• BIST 9722.09
  • Altın 2428.571
  • Dolar 32.5199
  • Euro 34.8
  • Lefkoşa 21 °C
  • Mağusa 20 °C
  • Girne 23 °C
  • Güzelyurt 22 °C
  • İskele 20 °C
  • İstanbul 16 °C
  • Ankara 21 °C

3 Kadını Öldürüp, Kemiklerinden Sabun Yapan Psikopat Bir Seri Katil: Leonarda Cianciulli

Seri katiller, insan öldürmekten haz alan, yaptıkları işi itinayla ve özenle yapan psikopat ruhlu kişilerdir.
3 Kadını Öldürüp, Kemiklerinden Sabun Yapan Psikopat Bir Seri Katil: Leonarda Cianciulli

Tarih boyunca pek çok cani ruhlu seri katil yaşamıştır, onlarca insanın canını hiç düşünmeden almışlar ve kıyım gerçekleştirmişlerdir.

Ama bir tanesi var ki, yaptıkları ile bir insanın, insanlıktan ne kadar çıkabileceğinin, içindeki kötülükle birlikte neler yapabileceğinin en iyi kanıtıdır.

Ruhu kötülükle dolmuş bu seri katil bir kadın, ismi ise Leonarda Cianciulli.

İtalyan olan Cianciulli,1939-1940 yılları arasında tam üç kadını vahşice öldürdü.

İşlediği akıl almaz cinayetlere ve sonrasına geçmeden önce, onu bu ‘ölümlü’ yola iten hikayeye bakalım.

Dindar bir ailede yetişen Cianciulli, yetişkinlik çağına gelene kadar hurafeler, gelenekler ve falcılardan aldığı mistik öğretiler ışığında büyüdü.

Bir gün yine bir falcı ziyaretinde, kadın Cianciulli’e yakın zamanda evleneceğini, çocuk sahibi olacağını fakat çocuğunu koruyamayacağını ve öleceğini söyledi.

Korumanın tek yolunun ise bir takım büyü ve mistisizm temelli öğretiden geçtiğini anlattı.

Cianciulli kısa bir zaman sonra evlendi ve iki tane erkek çocuğu oldu.

Büyük oğlu 1939 yılına gelindiğinde patlak veren II. Dünya Savaşı’na gitti ve savaşta hayatını kaybetti.

Tek kalan erkek çocuğunu korumak için de birçok kişinin aklına bile gelmeyecek doğaüstü şeylerden medet ummaya, büyü ve mistisizme yönelmeye başladı.

İnsan katletme, ölülerden medet umma gibi hastalıklı duygular da tam bu noktada zihnine yerleşti..

Cianciulli’nin inandığı tek bir şey vardı: küçük çocuğunun kurtulması için tam 3 tane kurban vermesi gerekiyordu.

3 kişiyi öldürmesi ve bu kişilerden elde edilen sabunla çocuğunu yıkanması, pastayı da çocuğuna yedirmesi şarttı.

Bu hastalıklı düşüncesini öncelikle 1939 yılının sonlarına doğru uygulamaya geçirdi.

 

Yaşadıkları köyün yakınlarında, bir kadını kaçırdı ve baltayla vurarak öldürdü.

Daha sonra baltayla vücudunu parçalara ayırdı ve parçaları bir tencereye attı.

İçine, halk arasında kostik soda olarak bilinen sodyum hidroksit ekledi. Sonrasında ise, parçaları kalın ve karanlık bir poşet içinde çözene kadar karıştırdı ve elde ettiği karışımı bir foseptik çukuruna döktü.

Havzadaki kan pıhtılaşana kadar bekleyip, karışımı fırında kuruttu.

Öğüttükten sonra un, şeker, çikolata, süt ve yumurta ile birlikte biraz margarin karıştırarak, bütün malzemeleri bir arada yoğurdu.

Yaptığı pastaları oğlu Giuseppe ile birlikte çayın yanında yediler ve misafirlere de ikram etti.

Sıra sabun yapmaya gelmişti ve bunun içinde iki orta yaşlı kadını kafalarına taşla vurarak öldürdü.

İkisinin de eti yağlı ve beyazdı. Parçaları büyük bir fırında saatlerce eritti, elde ettiği erimiş karışımın üzerine onlarca şişe kolonya ve alkol döktü.

Ve kaynatmaya devam etti…

Sonunda elinde kremalı sabunlar olana kadar.

Bu sabunlarla önce oğlunu yıkadı, fazlalıkları da yine komşularına ve tanıdıklarına dağıttı Cianciulli.

1970 yılında cezaevinde iken hayata veda etti.

İşlediği cinayetler filmlere konu oldu.

Olaylardan birkaç zaman sonra eve gelen bir misafir, Cianciulli’den ve tavırlarından şüphelenerek polise gitti.

Polis sorgusunda tüm suçlarını itiraf eden Cianciulli, hemen tutuklandı. Mahkeme esnasında verdiği soğukkanlı ifadeler ve yaptıklarından hiçbir pişmanlık duymaması ile birçok insanın ilgisini ve elbette tepkisini çekti Cianciulli.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler