• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • Lefkoşa 26 °C
  • Mağusa 24 °C
  • Girne 23 °C
  • Güzelyurt 25 °C
  • İskele 24 °C
  • İstanbul 19 °C
  • Ankara 24 °C

BRAVO!! BRAVO!! BRAVO!!!

Ayşegül Garabli

EL-SEN Maliyenin elektriğini kesti, KIB-TEK yasa dışı olarak tekrar bağlattı
KIB-TEK’in özelleştirme senaryosunun özeti bu işte.
Hatta K.K.T.C’ nin özeti bu.
Birileri doğruyu yapar ama ne yazık ki, siyasiler ve mevki sahipleri anında
yapılan doğruları bozar.
Çünkü amaç belli, K.K.T.C’yi ekonomik olarak Türkiye’ye bağımlı hale
getirmek.
Oysa KIB-TEK yıllardır EL-SEN’in bu gün yaptığını yapmış olsaydı, hatta
sadece maliyenin değil, tahsilat yapamadığı otellerin, kumarhanelerin,
belediyelerin v.s elektriğini kesseydi bu gün ne özelleştirilmesinden söz
edilebilirdi ne de halk kurum çalışanlarını suçlayabilirdi.
Bırakın kurum çalışanlarını suçlamayı, halk kurumun yanında yer alırdı.
Örneğin zamanında Cratos Otel’in elektrik borcu 9 Milyon TL ye ulaşana
kadar beklenmeyip elektriği kesilseydi, hadi kesilmedi, o dönemin hükümeti
tarafından borcun silinmesine izin vermeseydi, halkı bu konuda bilgilendirip ,
yanına alarak eylem yapsaydı bu gün Yakın Doğu Üniversitesi, emsal göstererek
“benim de 5 Trilyon 800 Milyon TL elektrik borcumu silin” diyebilir miydi?
“Elektrik kurumu özelleştirilsin” denecek zemin doğar mıydı?
Gerçi KIB-TEK ile ilgili “özelleştirme” hükmü çoktan verilmişti ve EL-SEN’in
eski yöneticileri de büyük emek vererek sorun çözmeye çalıştılar.
Günlerce AKSA’ya verilen alım garantisinin ne kadar yanlış olduğunu
anlatmaya çalıştılar.
Kuruma ait çalışır durumdaki santrallerin sırf AKSA dan elektrik almak için
nasıl devre dışı bırakıldığını anlattılar.
UBP hükümetleri döneminde imzalanan ve KIB-TEK’i zarar uğratan “alım
garantisi sözleşmesinin” CTP döneminde tekrardan yenilendiğini anlattılar.
Hem de CTP hükümeti alım oranını %50ler den % 70lere çıkararak tekrardan
imzaladı bu sözleşmeyi.
Otellerden, kamu kurumlarından kullandıkları elektriğin bedelini alamadıklarını
ve alınamayan bu paraların, halkın faturasına yansıtıldığını anlattılar.
Ancak tüm açıklamalarını teknik bir dille yaptıkları için kendilerini yeterince
anlatamadılar.

Bırakın kendilerini anlatmayı, sanki sorun çalışanların maaşlarıymış gibi suçlu
bile ilan edildiler.
Oysa bir çalışan ne kadar maaş alabilirdi ki?
Tüm elektrik kurumunda çalışanların maaşları hesaplansa acaba Cratos Otel’in
elektrik borcu olan 9 Milyon TL nin ya da YDÜ’nün borcu olan 5 Trilyon 800
Milyon TL nin kaçta kaçı eder.
Maliyenin borcunu hesaba katmıyorum, diğer otellerin, kumarhanelerin v.s
borcunu söylemiyorum daha.
Demek ki neymiş?
Sorun çalışanların maaşı değilmiş.
Hesap ortada.
Gerçi çalışanların maaşlarının gündem yapılması maksatlı gündem değiştirme
operasyonuydu.
Gündem değiştirilerek hem silinen borçlar gizleniyordu, hem de öteden beri
kafaya konmuş olan özelleştirmenin yolu yapılıyordu ama o dönem halk bunu
görmek istememişti.
Artık kral çıplak.
Her şey net olarak ortada.
EL-SEN’in şimdiki yöneticileri artık borçların %90 oranında tahsil edildiğini
söylüyor.
KIB-TEK ‘in 4lü koalisyon dönemindeki mütevelli heyeti de yaptıkları
projelerle KIB-TEK’in AKSA’ya ihtiyaç duymadan ülkenin elektriğini
karşılayabilecek üretim yapabileceğini açıklamıştı.
Demek ki asıl sorun siyasilerde ve hükümetlerde.
KIB-TEK doğru bir politika ile yönetilirse kendi ülkesine yetecek elektriği daha
ucuza üretebilir.
EL-SEN’ de bunu söylüyor zaten.
“Biz kendi kendimize yeteriz” diyor.
“Halkın öz varlığı olan kurumumuzu Türkiye’deki özel sermayeye yem
etmeyiz” diyor.
“Sorun maddi ise o zaman borcu olanların elektriğini keseriz” diyor.

Ben de hem haklı hem de etkili bu mücadeleyi alkışlayıp,
BRAVO diyorum.
İlk kez doğru ve etkili bir yöntem seçilmiştir.
Güzel bir mücadele şekli.
Ancak hiçbir mücadele halksız başarıya ulaşmaz.
O yüzden halk için verilen bu onurlu mücadelede halkın da çalışanların yanında
olacağını umuyorum.
Zira, bu mücadele sadece elektrik mücadelesi değildir.
Halkın elinde kalan son kalenin düşürülmesine engel olma mücadelesidir.
Var olma ya da yok olma mücadelesidir.
Bu mücadele hepimizin mücadelesi.
O yüzden herkesi, birlikte mücadele etmeye çağırıyorum.
Ve bu mücadeleyi veren tüm emekçileri saygıyla selamlıyorum.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları