• BIST 9645.02
  • Altın 2430.366
  • Dolar 32.529
  • Euro 34.865
  • Lefkoşa 18 °C
  • Mağusa 16 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 20 °C
  • İskele 16 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 18 °C

"Bu maddeleri içeren ürünlerin satışına izin verilmemeli"

Anonimus Hareketi, “Fruktoz ve Glikoz Şurubu ile Aspartam içeren ürünlerin insan sağlığına zararlı olduğuna işaret ederek, bu ürünlerin satışına izin verilmemesi ve ülkeye girişlerine yasak getirilmesi gerektiği belirtti.
"Bu maddeleri içeren ürünlerin satışına izin verilmemeli"

Hareket Başkanı Barış Mamalı yazılı açıklamasında, dünyada sadece kanser, kalp veya şeker hastalıklarının artış göstermediğini, hafif hastalıklardan sayılan alerji vakalarında da büyük artış görüldüğüne dikkat çekti.

Mamalı, bu konuda en korkulacak durumun yeni nesillerin bu şartlar içinde ne yapacağı ve nasıl hareket edeceğinin olduğunu belirterek, “Çünkü anne ve babaların bile çocuklar üzerindeki hakimiyeti ve kontrolü gittikçe kaybolmakta; çocuklar medyadan yapılan reklam bombardımanlarıyla işlenmiş çok şekerli, tuzlu, bir sürü katkı maddeleriyle doldurulmuş gıdaları tüketmeye heveslendirilmektedirler” dedi.

Barış Mamalı, kanserin en sevdiği madde olan şekerin, kanserli hücreleri beslediğini belirterek, şekerin insan sağlığı açısından tehlikesine dikkat çekti.

Son 50 yılda şeker hastalığının 700 kat artış gösterdiğini, “şeker hastalığının” diğer birçok hastalığa da yol açtığını belirten Mamalı, şekerin çağın en korkulur hastalıklarından biri olduğunu kaydetti.

Mamalı, bütün kolalı içkilerde ve meyve sularında, mısırdan elde edilen sentetik-suni tatlandırıcı olan yüksek “fruktozlu mısır şurubu (high-fructose corn syrup/HFCS)” olduğunu da belirterek, şöyle devam etti:

“Diğer büyük tehlike; vücuda alınan şekerin genellikle kimyasal yollarla elde edilmiş ürünler olması ve özellikle meşrubatlar başta olmak üzere yüzlerce hatta binlerce gıdada kullanılan fruktoz, glikoz gibi suni hale getirilmiş tatlandırıcıların kullanılmasıdır. Çocuklarımıza aldığımız ve adına ‘yemiş’ dediğimiz ürünlerin çok büyük oranında bu anlattığımız şuruplar bulunmaktadır.

Yapılan bilimsel çalışmalar ve diğer birçok araştırma sonucu kolalı ve kolasız içeceklere ve diğer gıdalara katılan yapay tatlandırıcı fruktozun karaciğer yağlanmasına neden olduğu, bunun da siroz, aşırı kilo alma, diyabet hatta kansere kadar uzanan hastalıkları tetiklediğini bize açık olarak göstermektedir. Bu tip tatlandırıcı ihtiva eden içeceklerin karaciğere alkol kadar zarar verdiği artık bilinen bir gerçektir.”

Barış Mamalı, şu anda tatlandırıcı amaçlı olarak kullanılan en büyük tehlikelerden birinin de “Aspartam” olduğunu belirterek, bu madde hakkında da şu uyarılarda bulundu:

“Çay şekerinden 180-200 defa daha tatlı olan Aspartam şu anda bu alanda pazar lideri ve diyet içeceklerin %80’inde yer almaktadır. Bir çay kaşığı Aspartam ile 169 kaşık şeker aynı tatlandırıcı etkiye sahiptir.

Aspartam’da % 50 oranında bulunan “fenilalanin”in bu yüksek dozu beyinde hasar bırakmakta; % 10 oranında bulunan “metanol” ise bağırsaklarda kanserojen bir maddeye (formaldehit) dönüşmektedir. Metanol ölümcül bir zehirdir.

Tüm bu gerçekler karşısında çok geç kalmadan ve insanlarımız daha fazla zarar görmeden bu tür zararlı içeriklere sahip ürünlerin satışına izin verilmemeli hatta ülkeye girişlerine yasak getirilmelidir. İnsan sağlığına önem vermek devletin asli görevi olmalı ve bu konuda hiçbir olumsuzluğa tolerans tanınmamalıdır.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler