• BIST 8718.11
  • Altın 2240.86
  • Dolar 32.3271
  • Euro 35.1407
  • Lefkoşa 12 °C
  • Mağusa 12 °C
  • Girne 15 °C
  • Güzelyurt 12 °C
  • İskele 12 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Ankara 3 °C

ERHAN ARIKLI’YA AÇIK MEKTUP 1..

Ayşegül Garabli

Sn. Erhan Arıklı,
Öncelikle vekilliğinizin hayırlı olmasını tüm samimi duygularımla diliyorum.
Zira son günlerde vekil olmanın vermiş olduğu özgüvenle olsa gerek söylemlerinizin pek de hayra alamet olmadığına tanıklık ediyoruz.
Pek bir şahlandınız.
Hatta öyle ki sizin partinizden olanlar ve sempatizanlarınız bile maksadını aşan ifadeler ile sağa sola sataşıyorlar.
Onları kınamamak lazım çünkü seçim sürecinde partinizin kampanyası bu tema üzerine kurulmuştu.
Neymiş efendim UBP dışındaki partiler, özelliklede TDP ,YDP’nin başında Türkiyeli bir başkan olduğu için ,sizinle koalisyon görüşmesi yapmıyorlarmış. Irkçılık yapıyorlarmış.
Bu nedenle mecliste yeteri sayıda Türkiyeli millet vekili yokmuş. Hatta  bırakın millet vekilini önemli hiçbir mercide , müdür veya müsteşar bile Türkiyelilerden atanmıyormuş. 
Oysa ülke nüfusunun % 60’ı Türkiye kökenliymiş ve mecliste gerekli oranda temsil edilmiyormuş.
Birincisi siz Türkiyelisiniz diye sizinle görüşülmüyor da UBP başkanı Afrikalı mı ki onunla da görüşülmüyor?
Tam aksine siz Türkiyeli- Kıbrıslı ayırımı üzerine bir politika kurarak halkı ırkçılık ve milliyetçilik üzerinden bölmeye çalıştığınız için bu oluşumun dışındasınız.
Zira bu yaptığınız artık modası geçmiş bir yöntem olsa da yine de tehlikeli.
Ben çocukluğumu Doğu Anadolu’da geçirdim.
Orada da bu söylemler Türk- Kürt üzerinden yapılıyordu.
İnsanlar “sırf Kürt oldukları için” mecliste temsil edilmedikleri yönünde kışkırtılıyorlardı.
Bu doğru bir ifade değildi ancak var olan apayrı bir Kürt sorunu kullanılarak insanların manevi değerleri sömürüldüğü için insanlar köken üzerinden birbirlerine düşman edilmeye yetmişti.
Sonuçta ise bu ayrımı çıkaranlar çıkar elde ederken Kürt ve Türk bir çok ana kuzusu gencecik yaşta toprağa gönderilip ardında bir çok gözü yaşlı ana bırakmıştı.
Hala daha aynı oyunun parçaları devam ediyor.
O yüzden bu tür ayrılıkçı ve ırkçı söylemlerin kullanılmamasına özen gösterilmeli.
Çünkü bu söylemlerle gelecek oyların her biri göz yaşı getirmeye aday oylardır.
Diğer yandan Bu ülkenin nüfusunun % 60’ Türkiye kökenli olduğu halde mecliste yeterli temsiliyetlerinin olmadığı argümanı kullanılıyor.
Aslında bu sonuç bu iddialara o kadar güzel bir cevaptır ki.
Eğer % 60 sizin bu argümanınızı onaylayıp size oy vermiyorsa, bu argümanı, yani ayrılıkçı yaklaşımınızı onaylamadığı içindir.
Yani bu oran size “Bizi köken üzerinden bölmeyin. Biz kendimizi bu topraklara ait hissediyoruz ve bu ülkenin doğru yöneteceği politikaların olmasını istiyoruz” diyor.
O yüzden siz de lütfen bu halka saygı duyup, yönetime bu ülkenin çıkarlarını koruyacak politikalarla aday olun.
Zira “Türkiyelilerin Partisi” olduğunu iddia etmeye devam ederseniz, ben de size surlar içerisinde her gün uyuşturucu ile fuhuş ile baş başa kalan bir çoğu göçmen olan çocukları sorarım.
Onlar Türkiyeli değil mi?
Kaç defa gidip o çocuklarla ilgilendiniz?
Şahsi olarak bile kaç tanesinin sorunu ile ilgilenip çözüm bulmaya kalktınız.
Oysa biliyor musunuz, bir Barış Başel var, bir Ömür Yılmaz, bir Ömür Özkaleli, bir Mine Atlı ve daha adını sayamayacağım onlarca kişi var kendi ceplerinden para harcayarak bu çocukları kurtarmaya çalışan.
Ve biliyor musunuz ki bu insanların hiç birisi Türkiyeli değil, sadece kalpleri insan sevgisi ile dolu.
Eğer bu insanlardan biri ile Surlar içerisine gitmeye kalkarsanız ya da yanınıza Mehmet Harmancı’yı alıp giderseniz, oradaki hiç kimsenin sizin yüzünüze dahi bakmayıp, bu insanların boynuna atladığını görürsünüz.
İşte bu burada yaşayan Türkiyeli- Kıbrıslı halkının gerçeğidir.
Okullarda yaşanan arkadaşlıklar ya da komşuluklar artık böyle bir ayrımın olmadığının gerçeğidir.
Geçmişte özellikle yaratılan bu ayrım yok oldu artık ancak bu gün var olan sorun ise benim Türkiye’de dahi onay vermediğim suç potansiyelindeki insanların gelip burada suç işleyerek beni ve tüm Türkiyelileri utandırmasıdır.
Örneğin bir Bertan Zaroğlu’nunKıbrısta yaşayıp Kıbrıslıların ekmeğine ortak olduğu halde Kıbrıs halkına hakaret edip, kadınları hakaretleriyle aşağılaması  ve Türkiyeli oluşunu siyasi malzeme yapması bir Türkiyeli olarak benim için utanç kaynağıdır.
O yüzden Kıbrıs’ın kuzeyinde yaşayıp burayı memleketi gören herkes, insanları köken üzerinden değil, davranışları üzerinden değerlendiriyor.
Lütfen uzun uğraşlarla inşa edilen bu birlik ve beraberliğin temellerine çıkar uğruna nifak tohumları atmayınız.
Aslında size yazacağım inşaat işçilerinin sorunları ve sendikalarla ilgili söylemleriniz de vardı ama o da yarına kalsın.

  • Yorumlar 2
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
    Yazarın Diğer Yazıları