• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • Lefkoşa 23 °C
  • Mağusa 23 °C
  • Girne 22 °C
  • Güzelyurt 23 °C
  • İskele 23 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 22 °C

Girne Üniversitesi Hastanesi Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu: “Takıntılarınızın Yaşamınızı Kısıtlamasına İzin Vermeyin”

Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Klinik Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu, obsesif kompulsif bozukluğun , obsesyon adı verilen tekrarlayıcı, kişiyi rahatsız eden takıntılı düşünce ve davranışlar döngüsü yaratan bir ruhsal hastalık olduğunu belirtti
Girne Üniversitesi Hastanesi Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu: “Takıntılarınızın Yaşamınızı Kısıtlamasına İzin Vermeyin”

Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Klinik Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu, Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB) Tanısı Alan Kişilerin, Obsesyonların Yarattığı Huzursuzluk ve Sıkıntıyı Düzenli İlaç ve Psikoterapi Yanında, Aile Desteği ile Yenebileceğini Kaydetti.

 

Dr. Suat Günsel Girne Üniversitesi Hastanesi Klinik Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu, obsesif kompulsif bozukluğun (OKB), obsesyon adı verilen tekrarlayıcı, kişiyi rahatsız eden takıntılı düşünce ve davranışlar döngüsü yaratan bir ruhsal hastalık olduğunu belirtti. Kişinin takıntılı düşüncelerini mantık dışı olarak değerlendirse de düşünmekten kendini alıkoyamadığını, yoğun huzursuzluk ve sıkıntı yaşadığını belirten Kaşifoğlu, bu kişilerin obsesyonların yarattığı huzursuzluk ve sıkıntıyı ortadan kaldırmak amacıyla yineleyici davranışlar ve zihinsel eylemler geliştirdiğini belirtti.

Yine de her takıntılı düşünce ya da davranışın OKB olarak değerlendirilmemesi gerektiğini de ifade eden Kaşifoğlu, bu tarz düşünce ve davranışların hastalık sayılabilmesi için kişinin günlük işlevlerini etkileyecek, kısıtlayacak, bozacak kadar şiddetli ve yoğun olması gerektiğini söyledi.

 

En Sık Rastlanan Obsesif Kompulsif Bozukluk Türleri

Bulaşma obsesyonu ve temizlik kompulsiyonu, en sık rastlanan obsesif kompulsif bozukluk türlerinden biridir. Elleri aşırı şekilde yıkamak, evdeki eşyaları aşırı temizlemek gibi etkilerle kendisini gösterir. Kontrol etme kompulsiyonları ile olan kuşku saplantıları da bir işi tekrar tekrar kontrol etme dürtüsü yaratan kompulsiyonlardır. Cinsel içerikli obsesyonlar, günah ya da yasak sayılan düşüncelerin akla gelmesiyle oluşan dini içerikli obsesyonlar da örnek verilebilecek türlerdendir. Her şeyin belli bir düzende olduğundan emin olunmasını zorlayan simetri/düzen obsesyon ve kompulsiyonları, sayma kompulsiyonları, kağıt, şişe, çöp gibi gereksiz şeyleri toplama dürtüsü yaratan biriktirme ve saklama kompulsiyonları da yine en bilinen türlerdendir.

 

Obsesif Kompulsif Bozukluğun Nedenleri

Obsesif kompulsif bozukluğun (OKB) nedenlerinin tam olarak bilinmediğini kaydeden Klinik Psikoloğu Feriha Kaşifoğlu, biyolojik ve  psikososyal etkenlerin bu hastalıkta etkili olduğunun düşünüldüğünü belirtti. Biyolojik etkenleri, beyin işlevlerinde bozulma, ebeveyn veya yakın derece bir aile üyesinin bu bozukluğa sahip olması (genetik faktörler) olarak tanımlayan Kaşifoğlu, psikososyal etkileri ise erken dönemde travmatik veya stresli olaylar yaşamış olmakla açıkladı.

 

Feriha Kaşifoğlu: “ OKB Tanısı Alan Hastaya İlaç ve Psikoterapi Eş Zamanlı Uygulanır.”

İnatçı bir hastalık olan obsesif kompulsif bozukluğun enellikle stres yaşanan zamanlarda şiddetlendiğini ve artıp yayıldıkça hastanın yaşamını kısıtladığını belirten Kaşifoğlu, takıntılı düşüncelerin günlük yaşamı etkileyecek, günlük işlevleri belirgin olarak kısıtlayacak düzeyde olduğunu kaydetti. Çoğu kişi için bazı düşünce ve davranışların ruhsal bir hastalık belirtisi olabileceğine karar verip uzmana başvurmasının zor olduğunu dile getiren Kaşifoğlu, birçok hastanın ayıplanacağı, dalga geçileceği, küçük düşürülebileceği düşüncesi ile hissettiklerini paylaşmaktan ve tedaviden kaçınabildiğini belirtti. Klinik Psikolog Feriha Kaşifoğlu: “Tedavi sürecinde bir uzman tarafından hastanın davranışları ve belirtileri değerlendirilip, OKB tanısı alan hastaya ilaç ve psikoterapi eş zamanlı olarak uygulanır. İlaç ve psikoterapi yanında aile desteği de tedavi sürecinde fayda sağlar. Terapideki amaç hastaların ritüellerini gerçekleştirmesini önleyerek korkularıyla yüzleşmelerini sağlamak ve anksiyetelerini azaltmaktır. Düzenli ve iş birliği içinde yapılan tedavi ile başarı sağlanabilir” ifadelerini kullandı

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler