İsrail Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, söz konusu karara ilişkin, "UNESCO'dan saçma ve alakasız bir karar daha. UNESCO'nun bu kararı tarihe ve gerçeklere düşman olanlara hizmet edecektir" denildi.
Kararın üzücü ve gereksiz olduğu öne sürülen açıklamada, "Kudüs Yahudi halkının ebedi başkentidir ve UNESCO'nun bu kararı vakıayı değiştiremeyecektir" ifadelerine yer verildi.
KUDÜS İSLAMİ VAKIFLAR DAİRESİ KARARDAN MEMNUN
Ürdün Vakıflar ve İslam Mukaddesatı İşleri Bakanlığı'na bağlı Kudüs İslami Vakıflar Dairesi ise UNESCO'nun kararını memnuniyetle karşıladı.
Kurumdan yapılan yazılı açıklamada, şu ifadeler kullanıldı:
"UNESCO'nun kararı, İsrail işgal gücünün Kudüs'ü 1967'de işgal etmesinin ardından Doğu Kudüs'ün eski şehir bölgesinde yaptığı değişikliklerin gayrimeşru olduğunu teyit etmektedir. UNESCO'nun kararı fanatik Yahudilerin Harem-i Şerif’e yaptığı baskınları şiddetle kınandığını gösteriyor. Bu karar, Mescid-i Aksa'nın sadece Müslümanlara ait ibadet alanı olduğu ve işgal öncesinde olduğu gibi Ürdün Vakıflar Bakanlığı tarafından idare edilmesi hakkını teyit ediyor."
Polonya'nın Krakov kentinde dün toplanan 41. UNESCO Dünya Miras Komitesi, Filistin heyeti tarafından sunulan, Kudüs ve çevresinde İsrail egemenliği olamayacağına dair tasarıyı oy çokluğuyla kabul etmişti. Tasarıda, İsrail'in eski şehirde arkeolojik kazılar gerçekleştirmesi de kınanmıştı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.