• BIST 9079.97
  • Altın 2323.82
  • Dolar 32.3831
  • Euro 34.8459
  • Lefkoşa 13 °C
  • Mağusa 15 °C
  • Girne 16 °C
  • Güzelyurt 15 °C
  • İskele 15 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 15 °C

İyileşmiş hastanın kanıyla ‘corona’ tedavisi Türkiye’de de başlıyor

İyileşmiş hastanın kanıyla ‘corona’ tedavisi Türkiye’de de başlıyor
İyileşmiş hastanın kanıyla ‘corona’ tedavisi Türkiye’de de başlıyor

Yeni tip corona virüsü salgınıyla mücadelede iyileşmiş hastalardan alınacak plazma kan ürünü ile kritik durumda olan hastaların tedavisine başlanacak. 

Sağlık Bakanlığı koordinasyonunda, Kızılay ve Hacettepe Tıp Fakültesi başta olmak üzere çeşitli üniversitelerin desteği ile çok yakın bir tarihte Covid-19 geçirip sağlığına kavuşmuş ve testleri negatif sonuç vermiş gönüllü donörlerden alınacak kandan, hastalığa karşı gelişen antikorların bulunduğu plazma ayrılarak ağır durumdaki hastalara nakledilecek.

‘Plazma toplanmasına 10 gün sonra başlanacak’

Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Osman Özcebe “Bir hafta 10 gün gibi bir süre daha geçtikten sonra, bu kişilerden plazma toplanmasına başlanacak diye düşünüyorum” dedi.

‘İkinci dalgada da kullanılabilir’

Sistem uygulanmaya başladığında toplanan plazmaların ihtiyaçtan fazla temin edilmesi durumunda, olası bir ikinci dalga ‘corona’ salgınında da kullanılabileceğini vurgulayan Özcebe şu bilgileri verdi: “Bu plazmalar uygun şartlarda dondurularak saklanabilirse, ileride muhtemelen eritilerek tekrar kullanılabilir. Ayrıca özel sanayi tipi ilaç ve kan ürünü üreten fabrikalarda, bu plazmaların işlenerek konsantre hale getirilip hazır ticari preparatlar haline de dönüştürülmesi de mümkün. Virüs bu arada bariz bir mutasyon geçirmez ve elimizdeki antikorlara hala duyarlı kalabilirse, yani hedef tahtasında kalmaya devam ederse, böyle bir avantajı da söz konusu olabilir.”

‘Yeni bir yöntem gibi sunulması yanlış’

Bu yöntemin yeni bir yöntemmiş gibi sunulmasının da doğru olmadığının altını çizen Prof. Dr. Özcebe sözlerini şöyle sürdürdü: “Daha önce de pandemi (küresel salgın) ve endemi (bölgesel salgın) şeklinde seyretmiş olan pek çok enfeksiyonda bu yöntem kullanıldı. Bunun tipik örnekleri 2009 influenza (H1N1) endemisi, 2014’de Ebola ve 2015’te MERS, bütün bu salgınlar sırasında bu antikor transferi yani pasif immünizasyon kullanılmıştır.

Covid-19 salgınında niye tekrar gündeme geldi? Çünkü yüzde 5’lik bir hastada, hastalık ağır seyrediyor; hastaların yaklaşık yüzde 1’ini de kaybediyoruz. Bu, yüzde 5’lik hastanın ise bir kısmı, yoğun bakımlarda solunum desteğine ihtiyaç duyuyor. Yani elimizdeki denenmiş ve kısmi olarak etkinliği gösterilmiş tüm tedavi yaklaşımlarına rağmen kesin çözümü yok. Hastalarımızın bir kısmını kaybediyoruz bu nedenle. Uygun bir organizasyonla, yapılması zor bir işlem değil plazma nakli ile pasif antikor tedavisi aslında. Türkiye’de de Sağlık Bakanlığı önderliğinde bu tedavi yapılabilir.”

‘Dünyada da plazma bağışı çağrıları başladı’

‘Corona’ salgınında pasif antikor tedavisinin ilk olarak Çin’deki meslektaşları tarafından küçük ölçekli çalışmalarla denendiğini hatırlatan Özcebe, sözlerini şöyle noktaladı: “Daha sonrasında Batı dünyasında yapılan beş hastalık bir çalışmada, pasif antikor transferinin ağır hastaların yoğun bakımdan, solunum desteğinden kurtulma ve taburcu olma şansını artırdığı gösterildi. Buna binaen dünyanın önde gelen büyük sağlık kuruluşlarından Dünya Sağlık Örgütü ile Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi, bu ayın 24’ü itibariyle bu salgında bu yöntemin kullanılabileceğini resmi olarak açıkladı ve ABD başta olmak üzere kamuoyuna da ilanlar verilip Covid-19 geçirip iyileşmiş kişilere plazma bağışında bulunma çağrısı yapıldı.”

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler