Bağımsızlık Yolu Onur Kurulu Başkanı, Lefkoşa milletvekili adayı Tahsin Oygar, BRT'de yayımlanan ve tüm parti temsilcilerinin katıldığı Seçim Özel 2022 açık oturumuna katılarak ekonomi konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Partiden verilen bilgiye göre, “Krizi sebep göstererek halk için acı reçeteler hazırlayan, döviz mevduatları değer kazanan, hükümetleri istihdamı azaltmakla tehdit eden ultrazenginler ve sermaye sahipleri için ekonomide bir sıkıntı olmadığını, bilakis onların zenginliklerine zenginlik kattıklarını” söyleyen Oygar, emekçiler içinse durumun tam tersi olduğunu belirtti.
Bilhassa örgütsüz özel sektör emekçisinin hakkını dahi arayamadığını ifade eden Oygar, bir bilim olarak ekonominin, kime karşı ve kimin yanında planlandığının önemine vurgu yaptı. En emel çelişkinin emek-sermaye çelişkisi olduğundan bahseden Oygar, “ülkedeki ekonomik kalkınma modellerinin Türkiye'den belirlendiğini” ifade ederek, sermaye birikiminin kurumsallaşamadığını ve "vur-kaç" yöntemini izlediğini savundu. Oygar, bu nedenle emek yanlısı ekonomi politikalarının önemli ve gerekli olduğunu belirtti.
Genelde sol fikirlerin ütopik olduğu iddia edilse de, ülkede rejim partilerinin söylemlerinin gerçek dışı olduğunu belirten Oygar, "para politikalarını yönetecek Merkez Bankası'nın elimizde olmadığı, ekonomik kalkınma modelimize kendimizin karar veremediği bir ortamda, hiçbir vaatlerini gerçekleştiremeyecekler." dedi.
Pandemi ve döviz krizinin ortaya çıkmasından önceki ekonomik büyüme dönemlerinde, bu ülkede emekçilerin aleyhine olan Sosyal Güvenlik Yasası ve Göç Yasası'nın geçirildiğini, kamunun küçültüldüğünü, özelleştirmeler yapıldığını anlatan Oygar, kamu ve özel sektör emekçilerinin de birbirine düşürülmeye çalışıldığının altını çizdi.
Tahsin Oygar, hükümeti ele geçirenlerin iktidar olamadıklarını, ticaret burjuvazisi, akaryakıt kartelleri gibi sermayedarların onları yönettiğini savunarak, Bağımsızlık Yolu'nun planlı bir ekonomiden yana olduğunu söyledi.
Nüfus sayımı, İstatistik Kurumu'nun geliştirilmesi ve kimlikle girişin durdurulması vurgusu yapan Oygar, ihtişam ve gösteriş için, üstelik ülkemizin standartlarına da uyulmadan Külliye yapımına karşı olduklarını, bunun parasının Türkiyeli emekçilerin alın terinden geleceğini ifade etti.
“Ultra zenginlerden servet vergisi alınması, asgari ücretin en düşük kamu maaşına endekslenmesi ve iki ayda bir hayat pahalılığı oranında artması, büyük sermayeye sağlanan teşvik ve muafiyetlerin kaldırılarak küçük ve orta ölçekli esnafa destek verilmesi, özel sektörde sendikasız çalıştırılmanın yasaklanması” taleplerini dile getiren Oygar, kooperatifçiliğin ülkeye en uygun model olduğunu da belirtti.
Anayasa, demokratik kooperatifçiliği düzenlemesine rağmen, Kooperatif Merkez Bankası'nın gelmiş geçmiş tüm hükümetlerce siyasi emellerle işgal edildiğini öne süren Oygar, genel kurulunun derhal yapılması gerektiğini kaydetti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.