İddialara göre, Ali Özmen Safa’nın sahibi olduğu inşaat şirketi Safaköy Sitesi’ni inşa aşamasında sitenin bakım ve yönetimi için de başka yan bir şirket kuruluyor. Bu kurulan şirket mülk sahiplerine koçanlarını verinceye kadar sitenin yönetimi ve bakımı üstleniyor.
Mevcut site yönetimi, kafasına göre para topladığı, ve toplanan paraların nerelere harcandığıyla ilgili hesap vermediği için sitede ikamet eden mal sahipleri mülkiyet haklarını kullanmak ve sitenin yönetimini üstlenmek için komite oluşturmak için karar alıyor.
Sitelerin yönetimini organize eden tek yasa olan Kat Mülkiyeti Yasasına göre site inşaatı tamamlandıktan sonra mal sahipleri tarafından bir site yönetimi oluşturulması ve sitenin bu yasa çerçevesinde yönetilmesi gerekiyor.
Oysa Safaköy’de mal sahipleri yıllardır tapularını alamadıkları gibi, mevcut site yönetimi suyu kaç paradan isterse o paradan satıyor. Kafasına göre katkı parası topluyor. Hiç bir zaman bu paranın nereye harcandığı konusunda hesap vermiyor.
Koçanlarını alamadıkları için mahkemede dava açan ancak 3 yıl gibi devam eden ve sonuçlanmayan davalar nedeniyle bu davaların çoğunu geri çeken site sakinleri çözüm olarak kendileri bir komite kurmak istediler ve yasaya uygun yönetim oluşturulması için çalışma yapmak üzere Avukat Belgin Boyra’yı tayin ettiler.
Çoğunluğu yabancı 161 konut sahibinin bulunduğu sitede site sakinleri toplanarak komite kurdular.
Avukat Belgin Boyra’nın anlattığına göre, yeterli çoğunluk sağlanamadığı gerekçesiyle Ali Özmen Safa kurulan komiteyi geçersiz saydı.
Boyra, kontrolü elinden kaçıracağını anlayan Ali Özmen Safa’nın komite kurulmasına büyük tepki gösterdiğini, Safa’nın toplantının ve komite oluşumunun demokratik olmadığı gerekçesiyle mahkemeye başvurarak ara emri aldırdığını ifade etti.
Boyra, Safa’nın komite kurulmasına karşı site sakinlerini “kanalizasyonu” kapatmakla tehdit ettiğini aktararak, “Bir malı satıp da kanalizasyonu iptal ederim demek mümkün mü?” diye sordu.
Safa’nın ara emrinin süresinin 2 Eylül’de sona erdiğini anlatan Boyra, Safa’nın kendisinin genel kurul çağrısı yaparak kendi topladığı insanlarla toplantı yapıp komite oluşturduğunu kendi yönetimini oluşturduğunu iddia etti.
Boyra, yasaya göre, gerçekleştirilen site toplantısında mülk sahibinin onay vereceği bir kişinin temsilci olarak katılabileceğini, bir temsilcinin de 8 mülk sahibini temsil edebileceğine dikkat çekerek, Safa’nın toplantıya oğlu ve bahçıvanın da bulunduğu her birinin 8 kişiyi temsil ettiği 8 kişiyle katıldığını kaydetti.
Boyra, site yönetiminin oluşturulması için yapılan seçimde, karşı tarafın verdikleri proxy’leri (temsilci belgesi) kontrol ederken, imzaların herhangi bir sözleşme üzerindeki imzadan kopyalanıp, tekrar Proxy formunun altına konulup tekrar fotokopi çekildiği şüphesine kapıldıklarını, temsilci belgelerinin sahte olabileceğini söyleyen Boyra yapılan seçimde Safa’nın seçimi 14 oyla kazanarak site yönetimini kendi istediği gibi oluşturduğunu söyledi.
Boyra, “Seçim sonucunda, site sakinlerinin, yani mal sahiplerinin istediği bir yönetim oluşmadı, Safa satıcı olarak mal sahiplerini temsilen oradadır. Kendisine yakın adamlardan komite oluşturdu.” Dedi.
Boyra, yapılan seçimde site sakinlerinin bahçıvanın site sakinleri adına oy kullanmasından da oldukça rahatsız olduklarını, ayrıca Ali Özmen Safa’nın ekibinin yönetimde yeniden yer alamsından ve sahte imzalarla oy kullanılmasından da rahatsız olduklarını dile getirdi. (MHA)
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.