ABD Elçisi'nden Kıbrıs Değerlendirmesi

Amerika Birleşik Devletleri’nin Kıbrıs Büyükelçisi John Koenig, ülkesinin Birleşmiş Milletler gözetiminde Kıbrıs barış görüşmelerinin başlamasıyla ilgili son görüşmelerin, yeni bir girişim için “iyi bir temel” sağladığını, bunun çok iyi hazırlanması ve makul bir süre içerinde iki bölgeli, iki toplumlu bir çözüme götürmesi gerektiğine inandığını belirtti. Büyükelçi Koenig, Maraş'ın geri verilmesinin potansiyel değer olacağını ve Kıbrıs sorununda olumlu bir şekilde dinamikleri değiştirebileceğini vurguladı.

Kıbrıs Haber Ajansı’na bir demeç veren ve Kıbrıs sorununda Türkiye’nin rolüyle ilgili bir soruyu yanıtlayan Koenig, Ankara’nın, sorunun devam etmesi nedeniyle Avrupa Birliği üyeliğinin gecikmesi ve BM Güvenlik Konseyi’nin gündeminde olması bakımından bir bedel ödemekte olduğunu söyledi.

Bunun iyi bir şey olmadığına dikkat çeken ABD’nin Kıbrıs Büyükelçisi, enerji sektörünün de bölgedeki bütün ülkeler için her birinin siyasi çatışmalarını çözmeye yardımcı olabilecek yeni yollar bulmak ve birlikte çalışmak için fırsat olduğunu bildirdi.

İkili ilişkiler konusunda da John Koenig, Kıbrıs hükümetiyle işbirliğinin uluslararası suç, terörizm ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede inanılmaz biçimde yardımcı olduğunu ifade etti.

ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi, “Kıbrıs coğrafik konumu nedeniyle bizim için oldukça önemlidir” şeklinde konuştu.

John Koenig, Anastasiadis hükümetinin önceki Kıbrıs hükümetlerinden daha yakın bir işbirliği taahhüdünde bulunduğunu ve adayı daha güçlü bir ortak haline getirdiğini anlattı.

Büyükelçi Koenig, ABD’nin barış görüşmelerinin başlamasına yardımcı olmasıyla ilgili girişimler konusunda da, Washington’un ilgili taraflarla son aylarda görüşmelerin sonbaharda ne zaman ve nasıl başlayacağına ilişkin çok aktif biçimde görüşmeler yaptığını duyurdu ve görüşmelere çok iyi hazırlanılması gerektiğini kaydetti.

Tüm bu görüşmelerin sonucunun ne olduğu sorusuna ABD Büyükelçisi Koenig, bazı şeylerin açıklığa kavuştuğunu, yeni bir girişiminin verimli olabileceği konusunda bilinçlenildiğini, makul bir süre içerisinde kapsamlı bir anlaşmanın sağlanmasının gerektiğinin anlaşıldığını söyledi.

Büyükelçi John Koenig şöyle dedi:

“Bunun kendisi bile BM gözetimindeki müzakerelerin başlaması için iyi bir zemindir. İlgili tüm taraflar bu görüşü paylaşmıştır.”

Mağusa’nın Maraş bölgesinin Birleşmiş Milletler gözetimine verilmesi ile ilgili olarak da Koenig, ülkesinin bu önemli adımın Kıbrıs sorununun dinamiklerini olumlu bir şekilde değiştirebilecek potansiyel değer olduğunu anladığını belirtti.

ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi John Koenig şöyle devam etti:

“Bu gözden geçirilmekte olan bir şeydir ve sanıyoruz taraflar arasında dikkatli bir şekilde ele alınmayı hak etmektedir. Bu tür adımlar, ilerlemede iyimserlik duygularını yeniden alevlendirmek, Kıbrıs’ta bir çözümün yaşamlarıyla ilgili elle tutulur birçok fayda sağlayacağı için akılcıdır. Varoşa’nın açılması gibi düşünceler, diğer konular da uygulanabilecek bu mantığı destekleyecektir.”

Bu mantıkta Türkiye’nin rolüyle ilgili olarak ise Büyükelçi Koenig, bunun Ankara’ya bağlı olduğunu, belki ileri bir aşamada, kendi görüşlerini berraklaştırmak için müzakereler başladığı yakın bir zamanda, bunun Kıbrıslı Türklerin yapması gereken bir şey olduğunu ifade etti.

Türkiye’nin Kıbrıs’ta barış çabalarında sorumluluğuyla ilgili başka bir soruyu yanıtlayan ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi, Washington’un Türkiye’deki son durumu takip etmekte olduğunu söyledi ve herkesin “Türkiye’yle ilgili görüşleri olduğunu, sağduyuları korumaları veya geçmiş haftaların değerlendirmeleri temelinde genel bir değerlendirme yapmaktan kaçınmaları gerektiğini” vurguladı.

John Koenig, “Herhangi bir tarafın taviz vermesini teşvik etmek için ek baskılar gerektiği yönünde bir mantığı Amerika Birleşik Devletleri’nin düşündüğünü sanmıyorum. Bizim gördüğümüz, çeşitli tarafların Kıbrıs’la ilgili bir çözümün değerini takdir ettikleridir ve biz tarafların olumlu değer üzerinde yoğunlaşmaları gerektiğine inanmaktayız” şeklinde konuştu.

Bölgesel enerji haritası üzerindeki görüşleri sorulan Büyükelçi Koenig, bu soruyu da şöyle yanıtladı:

“Deniz altındaki doğal gaz kaynakları bölge için büyük bir nimettir ve bu kaynaklar ‘yeni ve dinamik bir faktördür.”

“Bu bölge, yıllarca gerginlik içinde bir bölge olarak tanımlanmıştır. Belki bu gerginliklerin üstesinden gelmek için enerji alanında bölgesel işbirliği geliştirmede birçok yol vardır ve daha parlak bir gelecek yaratılabilir.“

Kıbrıs Haber Ajansı’nın (KHA) ‘Böyle bir işbirliğinin Kıbrıs sorununa siyasi bir çözüm bulunmadan sahiden gerçekleşip gerçekleşemeyeceği sorusuna da Koenig, “Kıbrıs’ta tabii ki önemli miktarda doğal gaz vardır. Dolayısıyla İsrail ve Türkiye doğal gaza büyük talep veren büyük bir piyasadır” yanıtını verdi.

Büyükelçi John Koenig, şöyle devam etti:

“Bölgedeki bütün ülkelerin, Mısır ve Lübnan dâhil, bu doğal zenginliğin en iyi şekilde sunulması fırsatını yaratmak için nasıl birlikte çalışabilecekleri üzerinde daha fazla düşünmeleri gerekmektedir. O zaman birbirleriyle ilgilenerek bu siyasi çekişmenin yeni yollarını bulmak için yolu açabilirler.

Amerika Birleşik Devletleri’nin, işgal bölgelerindeki kültürel mirasın korunmasıyla ilgili anlaşma konusunda başka neler yapabileceği sorusuna da Koenig yanıtında, anlaşmanın “ada genelinde uygulandığını ve ada genelinde işbirliği halinde kültür hazinelerinin uygunsuz biçimde götürülmesinin önlenmesine yardımcı olduğunu hatırlattı.

ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi John Koenig,

“Uluslararası suç, terörizm ve uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadelede karşılıklı işbirliğini değerlendirerek şöyle dedi:

“Bu olağanüstü faydalı olacaktır. Kıbrıs hükümetinden, polisinden ve diğer ilgili kurumlardan aldığımız destek ve işbirliğine oldukça fazla güveniyoruz.”

“Kıbrıs coğrafik konumu nedeniyle bizim için oldukça önemlidir ve işbirliği bunu bizim için daha da önemli hale getirmektedir.”

Daha fazla işletme ve yatırımı çekmek için yapılacak teşvikle bağlantılı olarak da ABD’nin Lefkoşa Büyükelçisi, enerji sektörüyle ilgili olumlu beklentilere değindi ve daha fazla ticari faaliyet için alanı genişletmede, karşılıklı vergi anlaşmalarının gözden geçirilmesi ve güncelleştirilmesi gibi belirli adımları tespit etme çalışmaları yapıldığını hatırlattı.

Adaya gelişinden bu yana meydana gelen değişikliklerle ilgili olarak da John Koenig, Kıbrıslıların Avro Bölgesi kararlarından sonra gerçekten zor olan duruma tepkilerinin “çok cesaret verici” olduğunu söyledi.

ABD Büyükelçisi Koenig, “Çok pratik bir şekilde tepki göstermelerinden (Kıbrıslıların) etkilendim. Kendilerini geliştirdiler, toparladılar. Olabilecek en hızlı şekilde bu krizden çıkma ve ileriye doğru yönelmek için yollar arıyorlar. Kıbrıslıların birçok becerisi girişim yeteneği vardır ve bunları yeniden keşfediyorlar” dedi.

John Koenig, Nikos Anastasiadis’in başkanlığa seçilmesiyle bir tür yenilenme olduğuna da değindi; Anastasiadis hükümetinin her zamankinden fazla ABD ile yakın işbirliği daha fazla sorumluluk aldığını kaydetti.

Büyükelçi John Koenig, “Bu hükümetin ve Kıbrıs’ın her zamankinden fazla ortak değerler konusunda daha güçlü bir ortak olarak sorumluluk üstlenmesini bekliyoruz” şeklinde konuştu.