AB'den Mısır'daki şiddete kınama

BRÜKSEL AB Dışişleri Konseyi sonuç bildirisinde, Mısır’da yaşanan tüm şiddet eylemleri "mümkün olan en açık ifadelerle" kınandı. Bildiride, 30 Haziran 2013’te meydana gelen ve hem göstericilerin hem de güvenlik güçlerinin hayatlarını kaybetmesiyle sonuçlanan şiddet olaylarının henüz soruşturulmadığı not edilerek, geçici hükümete sözünde durarak şeffaf ve bağımsız bir soruşturmayı tamamlama çağrısında bulunuldu. AB’nin Mısır ile ilişkilere verdiği önemin altının çizildiği bildiride, 14-15 Ocak’ta yapılan referandumda yeni bir anayasanın kabul edilmesi olumlu şekilde not edildi. Bununla birlikte, referandum öncesinde ve sırasında tam kapsayıcı bir sürecin yokluğundan, toplumdaki kutuplaşmanın üstesinden gelmeye yönelik girişimlerin eksikliğinden ve muhalif görüşlere siyasi alanın kapatılmasından üzüntü duyulduğu kaydedildi. Mevcut ve gelecekteki yasal düzenlemelerin anayasa ve uluslararası standartlarla uyumlu olması ve bunların uygun şekilde uygulanmasının gereğine vurgu yapılan bildiride, anayasanın hükümetin tüm kanatlarında sivil kontrolü sağlayacak şekilde uygulanması ve sivillerin her zaman sivil mahkemelerde yargılanması gerektiğine yer verildi. Tüm Mısırlılara şiddete ve provokasyon, nefret söylemi gibi şiddeti körükleyecek eylemlere ve sadece kutuplaşmayı artırmaya hizmet eden siyasi açıklamalara son verme çağrısı yinelenen sonuç bildirisinde, uzun soluklu istikrar ve ekonomik düzelmenin ancak bu şekilde sağlanabileceği ifade edildi. Seçimlere gidilecek olunmasından memnuniyet duyulduğu aktarılan metinde, ancak tam kapsayıcı bir siyasi sürecin demokratik olarak seçilmiş bir hükümete ulaşılmasını ve müstakbel parlamentoda farklı siyasi görüşlerin adil şekilde temsilini sağlayacağı yinelendi. Şartların oluşması halinde AB’nin seçimleri izlemeye hazır olduğu kaydedilen sonuç bildirisinde, Mısır geçici makamlarından kapsayıcı, şeffaf ve inanılır seçimler için gerekli ortamın oluşturulması istendi. Siyasi muhalif ve aktivistlerin ayrım yapılmaksızın tutuklanmasının da dahil olduğu kötüleşen insan hakları durumundan endişe duyulduğu belirtilen belgede, ifade ve barışçıl gösteri özgürlüklerinin korunması gerektiği kaydedildi. Basın açısından kötüleşen ortama da dikkat çekilen Dışişleri Konseyi sonuç bildirisinde, yerel ve yabancı gazetecilere yönelik siyasi tutuklamalara, tehditlere ve tahriklere son verilerek tüm gazeteciler için güvenli bir çalışma ortamı yaratılması çağrısında bulunuldu. Siyasi muhalefete yönelik seçici adalet uygulanmasından duyulan endişenin sürdüğü bildirilen belgede, sanıkların, açık suçlamalar, düzgün ve bağımsız soruşturmalar temeline dayanan adil ve zamanlı dava haklarının güvenceye alınması istendi. Mısır halkına destek olma ve şiddeti reddeden tüm siyasi güçlerle diyaloğu koruma isteğini yinelenen AB bildirisinde bölgedeki önemli bir ortak olarak Mısır ile çalışılmaya kararlı olunduğu aktarıldı.