Avrupa Parlamentosu'ndan Mısır'a çağrı

BRÜKSEL Avrupa Parlamentosu (AP), Mısır'da yönetimin en kısa sürede demokratik yollarla seçilmiş hükümete devredilmesi çağrısında bulundu. Mısır'da ordunun yönetime el koymasının ardından AP Genel Kurulu'nda hemen bütün siyasi grupların desteğiyle kabul edilen karar metninde, "Askeri müdahalenin ardından Mısır'daki durumdan derin endişe duyulduğu" belirtilerek,  "Yönetim mümkün olan en kısa sürede demokratik yollarla seçilmiş hükümete devredilmelidir" denildi. AP kararında, ülkeleri için demokratik özlemler içindeki Mısırlılar ile tam dayanışma içinde olunduğuna işaret edilerek "adil ve özgür cumhurbaşkanlığı ve parlamento seçimleri yapılarak, tamamen kapsayıcı bir süreçle ve bütün demokratik aktörlerin katılımıyla hızla demokratik sürece dönülmesi" istendi. Enteresan Öte yandan, AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın sözcüsü Michael Mann, Mısır'daki gelişmelerle ilgili olarak, ordunun siyasete müdahalesinden yana olmadıklarını söyledi. Mann, AB Komisyonu'nun günlük olağan basın toplantısında, Ashton'ın Mısır'daki askeri müdahalenin ardından yaptığı açıklamada, darbeden neden bahsetmediği ve orduyu neden eleştirmediği konusunda çok sayıda soruyla karşılaştı. Mann, "Elbette ordunun siyasete müdahalesine taraftar değiliz. Açıklamamızda Mısır'da bütün taraflara hızla demokratik sürece dönmeleri çağrısı yaptık. Bu serbest ve adil seçimleri ve yeni anayasanın hazırlanmasını içeriyor ve bu (süreç) tamamen kapsayıcı olmalı" dedi. Ordunun "kan dökülmemesi için" müdahalede bulunduğunu belirtmesinin ve halkın geniş bir kesiminin yönetime karşıtı protestolara katılmasının "enteresan olduğunu" belirten Mann, Mısır'da kapsayıcı bir süreçte tam demokrasiye dönüş için "çalışabilecekleri herkesle çalışacaklarını" söyledi. Mann, Ashton'ın dün muhalif lider Muhammed el-Baradai ile görüştüğünü ve Akdeniz'in güneyinden sorumlu AB özel temsilcisinin Kahire'ye dün gece ulaşıp taraflarla görüşmelere başladığını aktardı. Michael Mann, Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin hayatından endişe edip etmediklerinin sorulması üzerine, "Mursi'ye ne olduğu hala belirsiz. Elbette nerede olduğunu ve kendisine ne yapıldığını açıklığa kavuşturmaya çalışıyoruz. (Mursi hakkındaki) herhangi bir yargı sürecinde insan haklarına bütünüyle riayet edilmesi, uluslararası standartlara tam uyum gerektiğini vurgulayacağız" dedi.