Ahmet Uzun. Malumunuz olduğu üzere kendisi bir dönemin maliye bakanı idi. İcraatlarından çok kişisel tavırları ile tartışıldı durdu. Şaibe iddiaları üzerinden hiç eksik olmadı. Hala tartışılıyor. O kadar ki, aradan yıllar geçmesine rağmen sürekli gazetelere basın yayın kuruluşlarına açıklama gönderme gereği duyuyor hakkında çıkan iddialardan ötürü.. Bir türlü de meramını anlatamıyor. Peki neden? Nedeni çok açık aslında. Sayın Ahmet Uzun’un maliye bakanı olduktan sonra hakkında çıkan iddialar malumunuz olduğu üzere öyle böyle değildi. 1 olur, spekilasyon dersiniz, 2 olur iftiradır dersiniz, 3 olur siyasi hesaplaşmadır dersiniz, 4 olur yıpratmak için yapılıyor dersiniz. Ama maalesef bir türlü bu iddiaların ardı arkası kesilmedi. Her dönem devam etti. Sayın Uzun hep tartışıldı. Bu süreçte partisi de büyük zarar gördü. Oysa yapılması gerekenler belliydi. Bu iddialar araştırılabilir, soruşturma başlatılabilirdi. Kim tarafından? Meclis tarafından. Öyle uzun uzadıya konuyu ele almaya da gerek yoktu. Sayın Ahmet Uzun’un nihayetinde belli bir yaşam standartı vardı. Bu standart içerisinde kendisinin açıkladığı bir de mal varlığı bulunuyordu. Buna göre Sayın Uzun’un maliye bakanı olmazdan önce sıraladığı malı mülkü aşağıdaki gibiydi Yanılmıyorsam 2004 yılında yapılmıştı bu mal beyanı. Oyak sitesinde (Dinar Sok. No.24 Küçük Kaymaklı) 1 ev ½ hissesi kendisine ½ hissesi eşi Emel Uzun adına Dostluk tatil sitesinde (Sadrazamköy) 1 hane ev. (Ahmet Uzun adına) Ilgaz köyünde 6 dönüm tarım dışı arazi. (Emel Uzun adına) FU 111 Honda Fit Emel Uzun adına HC 101 Toyota araba Ahmet Uzun adına Bankalarda müşterek mevduat 11 125 sterlin, 84, 655 euro, 7,078 TL (39,085 € Emel Uzun’un İhtiyat Sandığı ikramiyesi 71.015 TL Emel Uzun’un İhtiyat Sandığı ikramiyesi 50.000 TL Ahmet Uzun’un İhtiyat Sandığı ikramiyesi Emel Uzun adına 15-20 bin TL’lik ziynet eşyası Barış Uzun adına Lefkoşa’da arsa (85.000 sterlin borç karşılığı ipotekte) Bunun bir de maliye bakanlığı dönemine ve sonrasına bakmakla zaten birçok şey anlaşılır hale gelebilirdi. Ama onca iddiaya, şaibeye rağmen Sayın Ahmet Uzun hakkında mecliste en ufak bir araştırma yapma gereği duyulmadı. Hal böyle olunca da aradan geçen yaklaşık 12 yılda hala Sayın Uzun toplumun önüne tartışmalı bir isim olarak çıkmaya devam etti. Hala devam ediyor. Meclis keşke Sayın Uzun’a aklanma şansı vermiş olsaydı. Ama vermedi. Sayın Uzun hep kendini savunmak durumunda kaldı. Bugüne kadar yaptığı açıklamalar da kamuvicdanını rahatlatmadı. Ve geldiğimiz günde hala konuşuluyor.