Zira kanser tedavisinde kullanılan ilaçların hali hazırda yüksek miktarda yan etkileri bulunuyor ve bu ilaçların besinler ile reaksiyona girmeleri de kanserde beslenmenin önemine ve nasıl olması gerektiğine özen göstermemizi mecburi kılıyor.
Gıda alımında yapılan en büyük yanlışların başında bizahiti kanserin oluşumuna da sebep olan, özellikle et ürünlerinin kızartma yahut tütsüleme yöntemleri ile pişirilmesidir. Besinlerin yapısında bozulmalara sebep olan ve onları kanserojen hale getiren bu tip pişirmelerin yerine haşlama, ızgara gibi daha sağlıklı yöntemler tercih edilmeli ve mümkünse sebzeler ile birlikte etler hazırlanmalıdır.
Beslenme düzenine ise özenle dikkat etmek gerekmektedir. Zira pek çok kanser vakasında fazla beslenme yahut dengesiz, zayıf beslenmeden kaynaklanan kiloların kansere sebebiyet verdiği tespit edilmiştir. Tek yönlü olarak yapılan beslenme hem vücudun ihtiyaç duyduğu vitaminlerden uzak kalmasına neden olacaktır hem dekanserli hücre oluşumunu hızlandırarak hastalığın daha da içinden çıkılmaz bir hale gelmesine neden olacaktır.
Bozuk ancak yenilebilir olan, bozukluğu farkedilemeyen besinlerin de özellikle sıcak ve nemli bölgelerde dikkatsizliklerden dolayı tüketildikleri, bu tüketimin ise sindirim sistemi kanserlerine davetiye çıkardığı görülmektedir. Pek çok ürünün üzerinde yazan kuru ve serin yerde saklayınız önerisi özellikle gıdanın farkedilmeyecek bir şekilde bozulmaya uğramasını önlemek için yer almaktadır.
Eğer ekonomik düzeyiniz yeterli ise her zaman organik gıdaları tercih etmeniz kanser tedavinizin daha kolay olmasını sağlayacaktır. Zira içeriğinde zararlı herhangi bir kimyasal yahut gen değişimi bulundurmayan organik gıdalar temelde vücudunuzun her zaman alması gereken gıdalar olmaktalar ve sağlıklı yapının korunmasına büyük destek vermekteler.