Srebrenitsa'dan ders çıkarılmalı

SREBRENİTSA - Ferhat Demircan Srebrenitsa soykırımının 18. anma törenlerine katılan Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, burada AA muhabirine yaptığı açıklamada, Srebrenitsa'da gerçekleştirilen soykırımın insanlık tarihinde ender görülen bir olay olduğunu vurgluadı. Katliamın yapıldığı bölgenin, BM askerleri tarafından korunan, "uluslararası güvenli bölge" niteliğine sahip olduğuna işaret eden Çelik, "Üstelik bu insanlar kimseye saldırmamıştı. Uluslararası güvenli bölgede, uluslararası toplumun, BM'nin gözü önünde katliama uğradılar, şehit oldular. Bosna Hersek, 18 yıldır çocuklarının bir parçasını toprağa vermek için bekleyen annelerin vatanı. Uluslararası toplum buradaki büyük acıdan ders almalı" diye konuştu. Çelik, günümüzde Suriye'de yeni Srebrenitsalar'ın oluşturulmaya çalışıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Eğer insanlık orada ne olacağına dair kafa karışıklığı içindeyse, gelsin Srebrenitsa'ya baksın. Burada mezarlar, şehitler okyanusu var. Bundan ders çıkarılması gerekir. Humus, Halep ve Şam'ın yeni Srebrenitsa olmaması için herkesin sorumluluğunu  yerine getirmesi lazım.  Biz, yakın zamana kadar bu saldırılar durdurulsun, orada katliam politikasına son verilsin, Suriye yeni bir Bosna olmasın çağrısında bulunduk. Suriye, Bosna haline geldi. Uluslararası toplumun bunu seyretmesi, ahlaki olarak da siyasi meşruiyet açısından da sorgulanmaya yol açar. Burada, 18 yıldır çocuklarının bir parçasının bulunmasını bekleyen annelerin çığlığı buna yetmiyorsa, zaten söylenecek bir şey yok. İnsanlık adına bir umut olacaksa, herkesin barış içinde, bir arada yaşayacağı umudu, hala küçük bir umut olarak varsa, Srebrenitsa'dan ders çıkarılıp Humus, Halep ve Şam'da, rejim tarafından yürütülen katilamın durdurulması için uluslararası toplumun güçlü inisiyatif alması gerekir." "Yakınlığımız, zamansal ve konjonktürel değil" Bakan Çelik, Türkiye ve Bosna Hersek arasındaki ilişkilere dair, "Türkiye'nin, Bosna Hersek ile yakınlığı, zamansal, mevsimsel ya da konjonktürel değil" dedi. İki ülke arasında manevi bağların olduğuna işaret eden Çelik, "Bosna Hersek'i hiçbir zaman kendi başına bırakmayacağız ve onun kendi başına kalmasına müsaade etmeyeceğiz. Bizim gayretimiz, Bosna Hersek'in bundan sonra daha güçlü, ayaklarının üzerinde daha sıkı durabilen bir yapıya sahip olmasıdır" ifadelerini kullandı.  Çelik, Türkiye'nin, Bosna Hersek perspektfinin, Boşnaklar'a olduğu kadar, Hırvatlar'a ve Sırplar'a da barış vaad eden, onların da refahını gözeten bir perspektif olduğunu belirterek, "Tabiki Boşnak kardeşlerimizle olan bağımız, onlara ilgimiz ve desteğimiz ebediyete kadar devam edecektir" değerlendirmesinde bulundu.