Tatar: “Zamana oynamaya devam ediyor”

Tatar, Ulusal Birlik Partisi’nin Rum tarafının tutumu ile Kıbrıs konusundaki son gelişmeleri, oluşturulacak komisyon ile yetkili kurullarda değerlendireceğini ve sonuçları halkla paylaşacaklarını belirtti.

Ulusal Birlik Partisi (UBP) Genel Başkanı Ersin Tatar, “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Türkiye’nin garantisini sıfırlamayı hala bir çözüm için şart koşmasının, Rum liderin, bir anlaşma hedeflemediğinin, Kıbrıs’ı Yunan yapma hayali ile yaşadığının yeni bir kanıtı olduğunu” belirtti.
Yazılı bir açıklama ile Anastasiadis’in Rum halkına dün akşamki seslenişini değerlendiren Ersin Tatar, “Eskimiş pilava su katarak bize yeni çorba diye yutturmaya çalışıyor. Rum-Yunan ikilisi bilsin ki, Türkiye’nin etkin ve fiili garantisini içermeyen bir anlaşma Kıbrıs Türkü için asla kabul edilemez niteliktedir” ifadelerini kullandı.
“ZAMANA OYNAMAYA DEVAM EDİYOR”
Tatar, açıklamasında şunları kaydetti:
“Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Kıbrıs konusunda rol kesmeye, zamana oynamaya devam ediyor. Hayali, hidrokarbon sondaj çalışmalarını kullanmak, hidrokarbon yataklarının cazibesi ile bölgesel ve global müttefikler toplamak, Kıbrıs Türk’ü ile Türkiye’nin arasının açılmasını kollamak, bunun için çaba göstermek ve 1974 öncesi koşullara dönmektir.
Rum liderin son zamanlarda ortaya attığı merkezi yanı zayıf federal çözüm formülü de, bugüne kadarkiler gibi, zaman kazanmaya, kafa karıştırmaya, çözümcü imajı çizerek Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etmeye devam edişini örtmeye yöneliktir.
Rum lider, halkına kanatları güçlü federasyonu neden önerdiğini anlatırken, ‘her kurumda etkin katılım aramak, azınlığın bu hakkını kötüye kullanması, çoğunluğun hakkını engellemesi tehlikesini getirir. Bu gerek bakanlar kurulu gerekse de diğer federal kurumlar için geçerlidir. Kıbrıslı Rumlar, Kıbrıslı Türklere verilecek geniş hakların devletin işlevselliğini bozacağını düşünüyorlar’ diyerek, bizi hala azınlık olarak gördüklerini, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın ve bizim olmazsa olmaz dediğimiz siyasi eşitliğimizi ve yönetime etkin katılım şartımızı reddettiğini bir kez daha ortaya koymuştur.”

Anastasiadis’in Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin devamına “şiddetle karşı çıktığını” belirten Tatar, “2004 yılında AB müktesebatına girdiği Alman Büyükelçisi tarafından itiraf edilmiş, 1960 yılında BM tarafından onaylanmış bizim için vazgeçilmez olan bir uluslararası anlaşmayı 'çağ dışı' olarak nitelendirmiştir” dedi.

“YENİ BİR ORTAKLIK İSTEMİYOR”
Anastasiadis’in bütün derdinin Rum devletine dönüşen sözde Kıbrıs Cumhuriyeti ünvanını ve bunun kendisine getirdiği avantajları korumak olduğunu, yeni bir ortaklık istemediğini, Kıbrıs Türk tarafının var olan Rum Devleti’nin egemenliği altına girmesini hedeflediğini” ortaya koyduğunu belirten Tatar, şöyle devam etti: 
“Rum liderin hiçbir şey olmamışçasına Guterres Çerçevesi ışığında Crans Montana görüşmelerine kalınan yerden devam edilmesi isteği ise, toprak, mülkiyet konusunda kopardığı tavizlere, Türkiye’nin garantisinin kaldırılması tavizini de eklemek arzusudur. Anastasiadis’in konuşmasında diğer dikkat çeken bir nokta da Türk tarafının görüşmelere başlanması için ileri sürdüğü ucu kapalı, kısa zamanda sonuç almaya yönelik bir süreç konusuna hiç değinmemesidir.
Bu da demektir ki Rum lider Kıbrıs Türk tarafını daha uzun yıllar masa başında oyalayabileceğini zannetmektedir.”
Tatar, Ulusal Birlik Partisi’nin Rum tarafının tutumu ile Kıbrıs konusundaki son gelişmeleri, oluşturulacak komisyon ile yetkili kurullarda değerlendireceğini ve sonuçları halkla paylaşacaklarını belirtti. 
UBP Genel Başkanı Tatar, “Ancak şurası nettir; Rum tarafı, bizimle, Kıbrıs Türkü’nün hakkını, hukukunu, güvenliğini gözeten bir anlaşma yapmak niyetinde değildir. Bizim yapmamız gereken, birlik içinde devletimize sahip çıkmak ve uluslararası camia içinde hak ettiğimiz yeri almanın yollarını bulmaktır” ifadelerini kullandı.