Taner Ulutaş yazdı... Sucuoğlu ‘Sırat Köprüsünde’ sınav verecek!..

Sucuoğlu ‘Sırat Köprüsünde’ sınav verecek!..

Seçim bitti. Ama geçim derdi bitmedi. Birde karanlığımızı azda olsa aydınlatan, Fanoz, golorambi ve Lux birlikteliğimiz sona ermedi. Olsun bu durum nüfusumuza da etki edecek. Dışarıdan takviye kuvvet getirmek yerine, buna gerek duymadan kendi nüfusumuzu artıracağız. Yani elektrik gitti. Hava buz gibi, insanı yataktan başka ne ısıtabilir ki? Gelecek seçime hazır olun. Doğacak çocuklar ile birlikte nüfus 203 bin değil, 403 bin olacak.

Neyse seçim bitmesine bitti de yorgan, pardon koltuk gitmedi. Yerinde durduğu için kavgası da sürecek gibi. UBP’nin 2’li mi, yoksa 3’lü koalisyona mı evet diyeceği merak konusu oldu. UBP’de Seçimin galibi olmanın getirdiği tozpembe bir durum var. Sandıktan kazasız belasız çıkanlar, sandıkta kalmamanın dayanılmaz hafifliğini yaşıyor. Kısacası herkes mest. Ancak mest durumunun aksine ufukta beliren kara bulutlar var. 2’li koalisyonda da 3’lü koalisyonda da belki bu bulutlar ceviz büyüklüğünde dolu olup kremit kırmayacak, ama ahmakıslatan yağmur olup birilerini suppa sucuk ıslatarak zatürree edebilir.

 İsterseniz biraz açalım. UBP’de seçime girmeyen Hüseyin Özgürgün, Hamza Ersan Saner ve seçimi kaybeden Aytaç Çaluda gibi ağır toplar yok. Bu durum Sucuoğlu’nun elini rahatlatır. Ama kazanan ağır top çok. Bunların birçoğu bakanlık bekliyor. Kaldı ki, 2018 seçimi sonrasında, bakan yapılacağı sözü verilen İzlem Gürçağ Alptuğra ile Yasemin Öztürk bu defa sözünüzü tutun köşesinde beklemede duruyor.

Sunat Atun, Dursun Oğuz, Olgun Amcaoğlu, Nazım Çavuşoğlu, Kutlu Evren, Ali Pilli, Ünal Üstel, Zorlu Töre, Özdemir Berova, hepsi de bakanlık yapmış kişiler. Ve bakanlık beklemeleri çok doğaldır. Hadde eskilerden birisini, örneğin Ünal üstel’i veya Zorlu Töre’yi Meclis Başkanı yaptınız. Hasan Taçoy ve Hakan Dinçyürek’i de unutmamak gerekir. Geçtim, son seçimde partiyi derleyip toplayan ve bu başarıda büyük pay sahibi olan UBP Genel Sekreteri Oğuzhan Hasipoğlu’da sırada var.

Diyelim UBP 3’lü koalisyonda karar kıldı. 2 Bakanlık HP’nin, 2 Bakanlık DP’nin olacak. Başbakan haricinde geriye 5 bakanlık kalır. 11 ağır top dışında 2’de söz verdiğiniz ama bakan yapmadığınız,  İzlem Gürçağ Alptuğra ile Yasemin Öztürk var. Ekonomi Bakanlığından Sunat Atun’u bu zor virajı alırken kesemezsiniz. Keza, Dursun Oğuz ile Olgun Amcaoğlu’nunda öyle. Onlar, Maliye ve Eğitimi alırsa, bölgeler arasındaki denge için Nazım Çavuşoğlu’na da bir bakanlık verilecek. Dışişleri HP’ye verilmezse, oraya Oğuzhan Hasipoğlu gidebilir. Ama HP’ye verilmemesi halinde, hakkı olan başka bir bakanlığa yerleştirildiğini düşünün. Al sana, ver bana, neyim kaldı Hasan’a durumu hasıl olur. O zamanda yandı gülüm keten helva durumu hasıl olmayacak mı?

UBP, bence hükümeti, 2 bakanlık verip elini rahatlatacağı DP ile kurar. Neden derseniz, çünkü fazla bakanlık vererek kendi vekillerinin, beni bakan yapmadılar homurtularını çekmek istemeyecek. Bunun için DP’ye daha sıcak bakar düşüncesindeyim. Böylece bakanlık almayanların kırgınlığı yerine, HP’den kalacak 2 bakanlık sonrasında, bakanlık verdiği vekillerin daha çok partiye biyat etmesini sağlar. Ayrıca HP ve YDP ile yaşadığı tartışmalı, sıkıntılı süreci, DP ile yakaladığı istikrarı ve sıkıntısız hükümet etme yolunu,  tercih edeceği kanaatindeyim.

Tabi kurulacak hükümette, CTP dışında, hangi parti yer alırsa alsın, grup kuracak vekil sayısına ulaşmadıkları için komitelerde sadece UBP ve CTP Milletvekilleri olacak. Bu defa CTP’nin eline bakılacağı için sıkıntı yaşanacak. UBP- DP koalisyon hükümeti 27 vekil, UBP-DP-HP koalisyon hükümeti 30 vekil. Bu sayı belki mecliste karar almada ve yasaları geçirmede ellerini daha güçlü yapacak. Ama bir tarafta istikrar, diğer tarafta yaşanması muhtemel tartışmalı bir süreç.

Hem akıl var nizam var. Gücünü kaybeden bir HP’yi, neden koalisyon ortağı yaparak yeniden cilalasınki?. Veya birçok konuda sert tartışmalar yaşadığı, yükseliş gösterirken, motorları duran ve güç bela yere çakılmaktan kurtulan YDP’yi, neden koalisyon ortağı yaparak motorlarını tamir etsin ve onu yeniden uçursunki?

Sucuoğlu’nun bence bir başka sıkıntısı da, Elçiliğin çizeceği rota ve işaret edeceği parti ile koalisyon kurma mecburiyetidir. Birde, alışkanlık olduğu veçhile, bakanların listesi Elçiliğe götürülünce, gelecek talimatlar doğrultusunda, geçmişte olduğu gibi şu bakanı istemem. Şunu listeden sil, şunu koy durumunda listeden çıkartacağı bakanlardır. Peki, Sucuoğlu buna karşı çıkar mı? Diğerlerinin karşı çıktığı kadar o da karşı çıkar. Bu nedenle Sucuoğlu’nu, Sırat Köprüsünde’ zor bir sınav bekliyor.

Bir parantezde barajda kalan TDP’ye açmam gerek. Cemal Hocanın istifası sonrasında, bugün yapılması düşünülen genişletilmiş Parti Meclisi toplantısında, başkanlık için Mehmet Harmancı ikna edilebilir. Kaldı ki, Harmancı yaptığı açıklamada, birlik beraberlikten ve toparlanmadan bahsederken, kapıyı gındırdı. Geriye kapıyı itip açmak kalıyor. Bence de parti içerisinde sevilip sayılan ve büyük güven duyulan Harmancı, partiyi belli bir süreç içerisinde toparlayabilir.

Fıkra

Hiçbirşey hisetmedim de!..

Orta yaşlı yakışıklı, barda yalnız başına oturan fevkalade seksi sarışının yanına oturmuş. Laf lafı, laf kapıyı açmış tahmin edersiniz. Hangi kapıyı... Yatak odasının kapısını tabii. Soyunmuşlar.. Bembeyaz çarşafların üzerine uzanırlarken seksi sarışın sormuş: "Siz dişçisiniz galiba.." "Evet" demiş adam, biraz şaşkın.. "Nerden anladınız?.." "Yatağa girmeden önce ellerinizi ne kadar dikkatle, ne kadar titiz sabunladınız, ona dikkat ettim de.." Yarım saat sonra, seksi sarışın bir daha mırıldanmış: "Siz sadece dişçi değil, çok büyük, çok usta bir dişçi olmalısınız!.." Adam hafiften kasılmış. Yatağın başucundaki sigara paketine uzanırken mağrur mağrur sormuş: "Peki bunu nerden anladınız.

" "Hiçbir şey hissetmedim de.."