• BIST 8718.11
  • Altın 2240.804
  • Dolar 32.3322
  • Euro 35.1533
  • Lefkoşa 12 °C
  • Mağusa 12 °C
  • Girne 15 °C
  • Güzelyurt 12 °C
  • İskele 12 °C
  • İstanbul 9 °C
  • Ankara 3 °C

Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

25.05.2017 tarihli mesajlar şöyle;
Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

Sn. Kutlu Evren, son icraatlarını sonrasında, Guinness Rekorlar kitabına girmeye hak kazandınız. Acapulco’larda özel odalarda yemeklerden sonra ülkeye turist olarak gelen ve 6 ay çalıştıktan sonra Concorde gibi ses hızını aştıktan sonra vatandaş olan Oktay Beyaztaş’a yaptığınız kıyak gerçekten alkışlanmaya değer. Sn. Evren, geçmişten günümüze kadar ayni hikâyelerin sürüp gittiğini görenlerdeniz. Mavro yerimo galsın bu işler hep torpil ile devam edip gidiyor. Geçmişler geleceğe, suyun suya benzemesinden daha çok benzemesi nedeniyle sizde geçmişten bir demet sundunuz. Ama unutmayın bir kişiye sunduğunuz bir demet sonrasında hakkı olup da vatandaş olmayanlar size bir buket takdim etmeyecek. 

**

Sayın Oktay Beyaztaş, gazeteci bazı arkadaşların haberlerine göre ülkeye 6 ay önce gelmiş ve Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaş yapılmışsın. Turist olarak geldiğin Ada’da sadece 6 ay çalışma izni ile bulunduktan sonra, 25/1993 sayılı Yurttaşlık Yasası’nın 9’uncu maddesinin (1)’inci fıkrasının (C) bendi uyarınca Bakanlar Kurulu kararıyla KKTC Yurttaşlığına alınmışsın. 25 yıldır bu Ada’da yaşayan ve çocukları bu ülkede doğan Abdürezzak Çokbekler, Sn. Oktay Beyaztaş’a bu torpilin büyüklüğünü sorarmısın belki bizde kıyısından köşesinden yararlanırız diyor. Sn. Beyaztaş, A ünlü düşünür Konfüçyus adalet kutup yıldızı gibi yerinde durur ve geri kalan herşey onun etrafında döner demişti. Bence torpil kutup yıldızı gibi yerinde durur ve herşey onun etrafında döner. Ne dersin?

**

Sn. Metin Münir, Cenevre öncesi Cenevre'de yapılacak ve Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da katılacağı zirve hakkında değerlendirme yaptığınız değerlendirmede "2017 KKTC’nin son yılı olabilir mi?" diye soruyorsunuz? Bence KKTC’nin son yılı 2016 oldu. O tarihten itibaren Bulut olup, KKTC’nin üzerine sürekli olarak yağan Erdoğan’ın YİĞİT çocuğu gideceğimiz köyün minarelerini bize göstertmeye çalıştı. Emir erlerimiz de sus pus olunca minarelerin şerefelerini bile görmeye başladık. Sn. Münir, kızlar beyaz atlı prens yerine artık beyaz yatlı prenslerini beklerken, bizlerde Ulu Hünkâr Erdoğan’ın ‘Bağladım’ fermanını bekliyoruz.

**

Sn. Yılmaz Öztürk TV'de haberlerde TC Cumhurbaşkanı Sn. Erdoğan’ı izliyordum. Haklı olarak şikâyet ediyordu. Nedir o Cafe, Restoran tabelaları, belediyelere söylüyoruz ama dinleyen yok. Söktürün şunları ve Kıraathane, Aş Evi gibi bizden olan tabelalar astırın dediğini söylüyorsun. Vallahi bu konuda haklısın. Hotel, Otel ve Model yerine bunlara, Hilton Han, Mare Monte konaklama ve Artemis Yatı evi desek, WC yerine de yüz numara, kenef ve hela olmazsa senin de dediğin gibi memişhane, kademhane, yüz numara desek Osmanlı karakterimize daha uygun hale gelmiş olur.  Sn. Öztürk gülü sevelim dikenine katlanırız dedik ama meğer gül yerine kaktüsü sevmişiz

**

 Sn. Okyay Sadıkoğlu sosyal medyadaki paylaşımında hükümete çağrı yaparak hükümetimizden talebimizdir. İşadamlarına da doğrudan gelir desteği yapılsın diyorsun.  Sevgili Okyay vallahi bu istek karşısında susma hakkımı müsaadenle kullanmak istiyorum. Ama bizim Süleyman amca o Okyay oğulcuğuma söyle, o memur, Polis veya devlette bir çalışan birisi değil ki ek iş olarak ekip biçsin. Ekince bu yıl kuraklık oldu kuraklık parası alsın. Yağmur fazla yağınca ekin çürüdü zarar ziyan parası alsın. Onun için avcunu yalasın da parmakları şişmesin diyor. Elçiye zeval olmaz. Ben elçilik görevimi yaptım.

 **

Sn. Hatice Özler Şahin, benim güzel ve iyi niyetli olduğuna inandığım güzel arkadaşlarım: "KKTC'yi koruma derneği’ başkanısın madem kadınların sorunlarına da el at galiba seçimden seçime uğruyorlar millete diyorsun. Vallahi bizim dernekler sosyal medyadaki kadının kocam beni dövmediği için ondan boşanmak istiyorum haberini görmüş olacaklar. KKTC’yi korurken vatan, millet, nurlu ufuklar kitabını henüz bitiremediklerinden oradan çıkamadılar. Yakında seçim olması nedeniyle de birceğez koltucuk belki kaparız hesapları da henüz bitmiş değil. Bu mival üzerine affınızı talep ediyorlar.  Sn. Şahin ben bir boş tencerelere, bir de sabah uykusuna hastayım. Bilmem anlatabildimmi?

**

Sn. Cenk Özdağ sosyal medyadaki paylaşımında,  Velesbit sürmeyi fortigonun üstünde öğrendik, Lefkoşa eski Lefkoşa iken. Hem iş hem gezme. Hasan Özdağ ve Girne Kapısının sembolü rahmetli seyyar kuruyemişçi Orhan ile. Yıl 1983 veya 84 diyorsun. Sevgili Cenk, mis gibi tüten yaseminlerden da bahsetmeni bekliyordum. Neyse, senin bahsetmediklerinden de müsaadenle ben bahsedip biraz nostalji yapayım.  Hisar altında top oynarken, Alizavraları taşa tuttuğumuzu, yorulunca ‘Solinanın’ ucuna takılan çeşmeden akan buz gibi suyu kana kana içtiğimizi, Baf Kapısında Loforiya şirketine ait köy tomofillerinin köylere gitmek için yolcu beklerken seyrettiğimizi, sokakta pirili oynarken ‘Enek’ seçmek için kavga ettiğimizi, Gulicikleri yedirirken nasıl mutlu olduğumuzu söylemek isterim. Şimdiki gibi anamız ağlarken, geride playback yapan da yoktu.

**

Sn. Ahmet Latif sosyal medyada paylaşılan haberde, Cumhuriyetçi Türk Partisinden ayrılarak Ulusal Birlik Partisi’ne geçme hazırlıkları yaptığın ileri sürülüyor. Derviş Eroğlu ve Akdoğan UBP Eski Örgüt Başkanı ve Yönetim Üyesi ile dün gece yemekte buluşup bir arada olman istifa edeceğine yoruldu. Haber sonrasında sosyal medya yıkıldı. Senin CTP içerisinde doğup, büyüdüğünü bilenler, Ahmet Latif kesinlikle birileri gibi yağlı bidda gibi dönmez dedi. Başkan güzel ahlak; bağışlayıcılık, sabır ve tahammüldür. Sende bu iddialara sabır ve tahammül göstermen gerekir değil mi?.

**

Sn. Mustafa Müezzin şu arıtma tesisi ile ilgili çok ciddi iddialar ortaya atılıyor. Hatice teyze bazı namüsait sertifikadan bahsederken, yanlış işlerden dolayı otellerin mağdur olacağını belirtiyor. Nermin ablanın da Hatice Teyzeden kalır yeri olmayınca o da bu namüsait sertifalara da yetkililerin ses etmediğini söylüyor. Adil amca ihalenin 28 Nisan’da sona erdiğini ancak kimin kazandığı belli değil diyor. Vallahi çok bilinmeyenli bir denklem gibi bir durum var. Çözmekte zorlanıyorum. Sn. Müezzin, bizim memlekette balçık duvara vurulur.  Tutarsa hoş, tutmazsa da.

**

Sayın İsmail Arter, gökten bereket yağarken herşeyin fazlası ziyandır sözünden hareketle galiba fazla yağmur da size fazlası ile ziyan yaptı. Bin yıllık alt yapı eksikliği size mal edilerek vurun abalıya misali ellerine ne geçtiyse size vurmaya çalıştılar. Birileri elinde kara bir boya beyaz sateni siyaha boyamaya çalışırken,  be amma bu alt yapı eksikliği yıllardır var ve birgünde tamamlanması imkânsızdır demedi. Sn. Başkan, Adalet topaldır, ağır yürür fakat gideceği yere er geç vardığı gibi senin de yanına geç de olsa varacak ve haklı tarafın olduğu da görülecek.

**

Sayın Sonay Adem seçimler ile ilgili geri sayım ağır ağır başladı. Ancak  vurduğu zaman ses getiren. Meclis kürsüsünden haykıran Sonay Adem’in şu sıralar çok sessiz olduğunu gözlemliyoruz. Bu sessizlik devam ederse bizim Adil amca senin içim  ‘Ölüm Marşı’ olarak da nitelendirilen Mozart’ın 9’uncu senfonisinin çalmaya başlayacağını söylüyor.  Sn. Adem siyaset turşu suyu gibidir. İçenin midesi bulanır. İçmeyenin ağzı sulanır. O ağzı sulananlar senin gücünü ve kazanabileceğini bildiği dikkat et ayağına androşu koymasınlar. Çünkü bu sessizlik hayra alamet değil.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler