• BIST 9716.77
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • Lefkoşa 23 °C
  • Mağusa 23 °C
  • Girne 22 °C
  • Güzelyurt 23 °C
  • İskele 23 °C
  • İstanbul 18 °C
  • Ankara 22 °C

Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

Taner Ulutaş'tan mesajınız var!
Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

Sn. Serdar Denktaş, yapmış olduğunuz açıklamada, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde aday olmayacağınızı ve politik görüşünüze uygun bir adaya destek vereceğinizi açıkladınız. Bunu da çizmeleri giyip, sahaya inerek adayları takip ederek yapacağınızı ima ettiniz. İstişarelerim sonucu Kıbrıs konusunun ve siyasetin durumunu da değerlendirerek önümüzdeki 5 yılda halka en iyi katkıyı Cumhurbaşkanlığı yarışının dışında kalarak ancak bugüne dek edindiğim tecrübe-bilgi birikimini kamuoyuyla paylaşarak verebileceğim düşüncesine ulaştım ifadesinde bulundunuz. Tabi tecrübeleriniz sayesinde bu yarışta arka lifte bir çekme veya tandon bağında bir kopma olabileceğini ve yarış dışında kalabileceğinizi de sanırım tespit ettiniz. Sn. Denktaş, bugüne kadar zaman zaman eleştirilseniz bile halk nezdinde hatırı sayılır bir sempati topladınız. Gireceğiniz bu acımasız yarışta, dikenli tellerin elbiselerinizi parçalarken sizi yara bere içerisinde bırakması yerine ben bu işte yokum demeniz sanırım sizin açınızdan çok iyi olacak. Ayşaba, her kahve aynı tadı taşımaz. Nerede içiyorsan kiminle içiyorsan ona göre değişir vallahi Serdar ovlucuğum içimi zor Mıra içeceğinize hiç içmemesi iyidir dedi.

**

Sn. Olgun Amcaoğlu, Maliye Bakanı olarak yapmış olduğunuz açıklamada, halk arasında %4.9 olarak belirtilenhayat pahalılığı ödeneğinin %5.5 ile 6 olacağını duyurdunuz. Yani bundocukları biraz yukarı çekerek, ceplere biraz daha fazla paranın girmesini sağladınız. Ancak, tabiki sizin suçunuz olmamakla ve yasa gereği olmakla birlikte, 15 bin TL maaş alan birisinin cebine daha çok, 4000 TL maaş alanın cebine daha az  para girecek. Ayni domatesi, eti, tavuğu, fasulye ve patatesi yiyen zümreler arasında maaş uçurumun açılmasını, sanırım sizde tasvip etmiyorsunuz. Hayattabir oyun. Bizler ve bizlere uygulananlarda bir oyun. Ama inan bu oyunungrafikleri hoşuma gidiyor. Bu grafiklere baktıkça bu grafikleri çizenlere ağzımla sövmüyorum. Ama küfür edercesine bir yerim ile gülüyorum.

**

Sn. Mehmet Eziç, bugüne kadar birçok konuda, birçok insana yardım ettiğinizi, ayağı kayanın elinden tutarak kaldırdığınızı biliyoruz. Ama son yaptığınız işi duyunca inanın ağzımızdan ‘Yok artık’ kelimesi çıkarken bu Mehmet bey ne yüce gönüllü insandır demekten kendimizi alamadık. Aylardır işe alınmadıkları için sürünen ve Başbakanlık önünde eylem yapan CAS çalışanlarına bu soğuk kış gününde sıcak yemek servisinde bulunmanız ve hiçbir ücret talep etmemeniz yalnız CAS çalışanlarının değil, vatandaşın da gönlünde taht kurmanıza neden oldu. Yıllardır bazıları gibi bir tek kalpte bir çiçek olanların dışında birçok gönülde buket oldunuz. 404 not found” gibi, kimsenin arayıp sormadığı,iş adamları ve siyasiler gibi kimine yalandan, kimine inattan gülümseme yerine insanlara içten gülümsüyorsunuz. Hacı amca, Tanrı erkeği çok, “adamı” az yarattı. Sanırım bu nedenle Mehmet evladımı da adam gibi adam yarattı dedi.

**

Sn. Fikri Marasalıilk yaptığınız eyleme katılımın ve eylemin şeklinin çok başarılı olduğunu söylerken, eylemin bir hafta ertelenmesinden dolayı insanların umudunu yitirdiğini ve motivasyonunun azaldığını belirtmiştin. Düzenlemiş olduğunuz ikinci eylem ile ilgili olarak akordu bozuk gitar gibi ma katılım az oldu. İnsanların hırs ve tepkisi küllendi diyenlere aldırma. Ölen ölür Fikri kalan sağlar bizimdir abim. Eylem ile ilgili görsel açıdan ve imaj açısından yaptıklarınız tek kelime ile muhteşemdi. Sarı Tenekeler dahiyaneydi. Pankartlar söylenmek isteneni tam ifade ederek cuk diye yerine oturdu. Sevgili Fikri, şarkı sözlerini unutan solistin yanısıra sık sık detone olan şarkıcılar gibi hariçten gazel okuyanları boş verin. Sendikaların ve sivil toplum örgütlerinin yapamadıklarını yapmanın gururunu yaşayın. Bugüne kadar sağolsunlar, yaramızı görenler tuzluğu kapıp geldi. Bu noktada eğer iş ceza kesmeye kaldıysa, hakiminsizler,savcınında halk olarak bizler olduğunu unutmayın.

**

Sn. Osman Amca, Kıbrıs Türk Taşeronları Birliği Başkanı olarak yapmış olduğunuz açıklamada, Yeniboğaziçi-İskele- Mağusa İmar Planı’nın bir an önce düzenlenerek yürürlüğe girmesi gerektiğini belirttiniz. Ve emirnamenin 6 ay uzatılmasının çok uzun bir süre olduğunu, önümüzdeki birkaç ay içinde inşaat sektöründe ciddi düzenlemelerin olmaması durumunda ise iflasların çoğalacağını söylediniz. Da, şu sıralar millet seçim gailesinde. İflaslar olmuş. Şirketler batmış kimin umurunda Osman gardaş. Ortaklar, ‘küstüm oynamam’ diyerek, herşeyi rafa kaldırıyor. Hep hayırlısı yakın, vefasızı uzak olsun deriz. Ama bunların ne hayırlısı ve vefalısı kaldı. Ben bu arkadaşlar ile ancak,çay içerim.Çünkü kahvenin 40 yıl hatırı kalır unutamam.

**

Sn. Mustafa Billur, Grivas'ın ölüm yıldönümü anma töreninde Rum Başkanlık ofisi müdürü orada. Milletvekilleri, DİSİ ve ELAM parti başkanları, parti üyeleri, askerler, polisler ve belediyeler orada.Hepsi EOKA'yı kahraman görüyor. Hepsi Grivas'a minnettar. Hepsi EOKA'nın özgürlük ve adalete ilişkin mücadelesinin haklı olduğunu düşünüyor.Tek AKEL bu durumu eleştiriyor ve Parti başkanları orada olmamalı diyor.Disi ve Elam son başkanlık seçimlerinde 160 bin seçmenin oyunu aldı ilk turda.Biz kiminle Barış yapacağız? AKEL'le mi sadece? AKEL'in ilk turda aldığı oy sayısı 117 bin diyorsun. Sn. Billur, çorak tarlada ürün bitmez. Bu faşistler ile ilgili aklımdan geçenleri Şeytana anlattım. O bileyapma günah dedi. Haaa bu faşistlerin bir şeyi daha öğrenmeleri gerekir. Bizler, Lefkoşa’da Tanzimat  Mahallesinde hısar üstünde Büyüdük. Mağusa’da hendekte top koşturttuk. Baf’ta zivaniyayı fon deep yaparken, Larnaka’da babutsa mahallesinde pirili oynadık. Tek pirili için göz yaşları döktük..NEron Roma’yı yakmış. Anasını satayım biz o pirili için  bu faşistlerin tümünü yakarız.

**

Sn. Ertaç Hazer, sosyal medyadaki paylaşımında, hade hayırlısı diyanet radyosu yayına başlıyor. Cennet kulağınızın dibinde olacak. Anlayana dedin. KKTC’de mozaik yeniden düzenlendi. Bu mozaik içerisinde parçanın büyük kısmı dine ayrıldı. Mesele diyanetin radyosu değil. Mesele, saçı sakalı bir birine karışmış. Giyim ve kuşamları ile orta çağ görüntüsü veren, tarikat mensupları ile gizli gizli villalarda ders verirken, yılbaşını kutladığı gerekçesi ile çocuğun kafasında cetvel kıran örümcek beyinlilerin yarattığı tahribat meselesidir. Sevgili Ertaç, kirli bir nehiri içine alan deniz göl kadar değil, okyanus kadar olmalıdır. Bizim gibi sayı olarak eti budu belli, denizi geçtik göl kadar bile olamayan toplulukları, tedbir alınmazsa foseptik çukuruna dönüştürmeleri işten bile değil.   

**

Sn. S:Y henüz gençliğinin baharında, (28) kovboyculuğa soyunarak, Teksas’ın bir vilayeti haline dönüşen KKTC’de,  Mağusa'da faaliyet gösteren Thrones isimli eğlence mekanını kurşunlaman sanırım sana pahalıya patlayacak. Mağusa Kaza Mahkemesine çıkartıldıktan sonra yargıca nasıl bir savunma yaptığını doğrusu herkes gibi bende merak ettim. Evlat, kovboyculuk 1800’lü yıllarda kaldı. Vahşi batı günümüzde yerini yahşi batıya bırakırken, senin vahşi batıya özenmen, sanırım yanlış oldu. Ve doğru rotadan sapmana neden oldu. Dikkat et. Kanat vardır Doğanı padişaha götürür. Kanat vardır Kuzgunu Ieşe götürür.

**

Sn. Ecem İnce,  DAÜ İşletme ve Ekonomi Fakültesi, İşletme Bölümü Araştırma Görevlisi ve Turizm Fakültesi, Turizm İşletmeciliği Doktora Programı Öğrencisi olarak yapmış olduğunuz açıklamada,Kuzey Kıbrıs’taki Cittaslow- Yavaş Kentler’in sürdürülebilir bir yapıya sahip olmadığını belirttiniz. Kurulacak olan sistem sürdürülebilir olmalı. Yerel yönetimlere bu konuda çok büyük sorumluluklar düşüyor. Yerel yönetimlerin belirtilen eksikliklere daha fazla eğilim göstermesi, eksiklikleri belirlemesi ve bunların üzerine geleceklerini inşa etmesi gerekiyor ifadesinde bulundunuz. Sn. İnce, cep delik cepken delik. Cebe giren para o delikten akıp gidiyorsa bu sistem nasıl sürdürülebilir olacak dersiniz.  Güneşe bakarsan gölgeleri göremezsin.Gözlerimiz kamaştığı için gittikçe büyüyen olumsuzluk gölgelerini göremedik. Sessizlik de bir çeşit konuşma sanatıdır. Ama galiba biz sessiz şehir işini başka türlü anladık ve her türlü olanaksızlara sessiz kalarak sessizlik sanatını sürdürmeyi tercih ettik.

**

S.M.S.T Kusura bakma ama Kız arkadaşını ciddi şekilde darp ederek dişini kırdıktan sonra sana,sayın kelimesini kullanmam doğru olmaz. Henüz 20 yaşında, kadına şiddeti uygulamaya koyarsan, yaşın biraz ilerledikten sonra neler yapabileceğini düşünmek bile istemem. Bugün diş kırarken yarın kafa patlatarak kadının hayatına son verebilirsin. Bugün Lefkoşa’da 24 Ocak tarihinde kız arkadaşın, G.E’yi ciddi şekilde darp ederek ve ağzına tokat atarak dişinin kırılmasına sebep olurken yarın yapacaklarını düşünmek bile istemem. Kadına şiddete son vermez ve aklını başına toplamazsan bu yolun yol olmaktan çıkar. Evlat,  trip atmak Kıza, erkeğe ise gönül almak yakışır.Önceden türlü türlü, Ruh Halimiz vardır. Galiba kültür değişim sonrasında ne ruhumuz, nede hali kaldı.

****

Günün Fıkrası83154056_2748574398513626_7679471129487998976_n.jpg

Günün Sözü82987163_492488154995739_1021002782406082560_n.jpg

Günün Fotosu83467651_2444269985677979_5180685897141583872_n.jpg83436046_795499207593718_8780095325592354816_n.jpg

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler