• BIST 9783.4
  • Altın 2427.694
  • Dolar 32.5699
  • Euro 35.0032
  • Lefkoşa 31 °C
  • Mağusa 28 °C
  • Girne 26 °C
  • Güzelyurt 32 °C
  • İskele 28 °C
  • İstanbul 21 °C
  • Ankara 24 °C

Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

Taner Ulutaş'tan mesajınız var!
Taner Ulutaş'tan mesajınız var!

Sn. Ersin Tatar, sosyal medyanın dingili koptu. Sosyal Medyada, Siyasetçiye, bir haberi yapan gazeteciye, hatta sosyal medyada bir mesajı paylaşan birisine, haddini aşanlar, küfrün binini bir paraya satmaya başladı. Başbakan olarak, ülke ile ilgili olarak yaptığınız bir açıklama sonrasında, Başbakanlık makamına saygı sınırlarını aşarak, eleştiri yerine küfür etmeyi kendinde hak görenler, sessiz kalındığı için çıtayı giderek yükseltiyor. Sn. Tatar, eleştiri başka birşey küfür başka birşeydir. Makamlara saygısı olmayan hadsizlere, haddini bildirmekte hükümetin görevidir. Sosyal Medyada havaalanı çok ama maşallah uçurtma şampiyonu pilot çok.

**

Sn. Özdil Nami, çözüm ve Kapalı Maraş’ın açılması ile ilgili yaptığınız açıklama bence anlayıp da anlamamazlığa gelenler için ders niteliğindeydi. Kapalı Maraş’ın BM ile anlaşarak, Uluslararası bir çerçevede açılması gerektiğini belirtirken, vermiş olduğunuz örnekler, anlayana sivrisinek saz, ama anlamak isteyenler için davul ve zurna az niteliğindeydi. Kapalı Maraş açılsın, bunu Türkiye’de istiyor derken mali boyutunun da iyice düşünülerek hareket edilmesi gerektiğine vurgu yaptınız. Maraş konusunda bilir-bilmez işkembe-i kübradan sallayıp, boş teneke gibi tıngırdayanların, maşallah Tipi Tarlabaşı, egosu ise Nişantaşı.

**

Sn. Ayşegül Baybars, İçişleri Bakanlığı olarak,Sosyal Konut Projeleriyle dar gelirliler için 10 yılda 3 bin 500 konut inşa etmeyi ve 10 Yılda 3 Bin 500 Sosyal Konut hedeflediğinizi belirttiniz. Temeli 2021 yılında atmak ve 2 yıl içerisinde ilk etap projesini tamamlamak hedefinde olduğunuzu açıkladınız. Bu durum dar gelirli vatandaşlardasevinç yarattı. Yalnız, çamurlu suyun doğada kat ettiği yol sayesinde arındığını, insanın yaşamının önüne çıkarttıkları ile olgunlaştığını ve güzel işlere imza attığını bilmeyen çevrelerde ise bu durum rahatsızlık yarattı. Kısacası fincancı katırlarını ürküttünüz.Asgari ücret gibi kimse ile geçinemeyen bu tiplere boş verin tırıs gitsinler.

**

Sn. Narin Şefik Yeni Adli Yılın başlaması ile Lefkoşa Kaza Mahkemesi Ceza Davalarının, gündeminde 7 binin üzerinde dosya görüşülmek için beklemediği açıklandı.  Lefkoşa Kaza Mahkemesi ceza davalarında her ay 2 binin üzerinde polis ve trafik davaları dosyalanırken, günlük tutukluluk duruşmalarının da mahkemeyi kilitlediğine vurgu yapılıyor. Sn. Şefik, Mahkemelerimiz olmazsa olmazlarımızın başında gelir. Adalet terazisini kılı kırk yararcasına düzgün tutmaya çalışan yargıçlarımıza, dava okyanusunda yüz denilmesi de sanırım eşyanın tabiatına aykırıdır. Bu ülkede un var. Şeker var. İrmikte var. Eee helvayı yapacak ustalarda var. Ancak bu ustaların elini kolunu bağlayan siyasiler de var. Bu nedenle helvanın ortası hamur, altı cıvık cıvık kalıyor. 

**

Sn. Boysan Boyra, mecliste halkı yakından ilgilendiren faiz ve faizler ile ilgili gizli gizli yasa hazırlanmaya çalışıldığını dile getirdiniz. Zor durumda olan ve borcunu ödeyemeyen borçluları, 3 ay içinde yargıya taşıyacaksın diyen yasanın değişikliğine gidilerek, banka isterse beklenebilir denilecek dediniz. Halbuki, şimdiki yasa donuğa düşen bir borcun faizine, temerrüt faizi işleyemezsin diyor. Bu durum değişirse,banka eskiden olduğu gibi 3 - 5 sene bekledikten sonra, faize, faiz ekleyerek borcu kartopu gibi büyütecek ifadesinde bulundunuz. Faize dokunulmasını istemeyen bankalar ise yarın faizi kısıtlamayın. Ekonomiyi darmadağın edersiniz faiz konusunda kısıtlama getirmeyin diyecek dediniz. Sn. Boyradümeni iyi çevirmek için kaptan yapılanlar geminin rotasını salim liman yerine, mercan kayalıklarına çevirdi. Başına vurup elinden ekmeği alınan vatandaş ya yaşaşa diyerek bindikleri alamet ile felakete gittiklerini bilmiyor.

**

Sn. Mesut Genç, HP İskele Milletvekili olarak, Mecliste, anamıza döblek, babamıza tambura çaldırtan faizler ve borçlanmalar ile ilgili olarak başlatılan çalışmalar konusunda açıklamalarda bulundunuz. Nalıncı keseri gibi hep kendine yontan, yıkılan baraj duvarından akan sular gibi bankaların vatandaşı önüne katıp götürmesinin önüne set çekmeye çalışacağınızı belirttiniz. Yeni çalışmaların, borçlananın sözleşmeden cayabileceğini, faiz uygulamaları ve dövizle borçlanma hususlarında düzenleme içerdiğini belirttiniz. Artı kredi sözleşmelerinin de kargacık burgacık olmaktan çıkartılıp, okunabilir ve net olacağına vurgu yaptınız. Sn. Genç, bugüne kadar halka ocak eğri olsa da dumanı doğru tüter diyenler, odanın içini duman kapladığını ve boğulmak üzere olduğumuzu görmedi. Nihayet bir gören oldu.

**

Sn. İsmet Rüstemoğlu,  ihmal nedeniyle hayatını kaybeden Atlas Rüstemoğlu'nun halası olarak, varsa doktor ihmalini duyurmak için kolları sıvadığınızı gözlemledik. En değerli varlığınız, Atlas Rüstemoğlu’nun hayatını kaybetmesi ile ilgili raporun, sağlık Bakanlığı tarafından polise iletildiğini belirttiniz.  Ancak yapılan otopsi ve inceleme raporu hakkında Sağlık Bakanlığı’ndan, içerik ile sonuçları hakkında açıklama yapılmadığını dile getirdiniz. Ve raporun içeriği hakkında açıklama beklediğinizi belirttiniz. Sn. Rüstemoğlu, Allah’ım karşımıza Hipokrat yemini edip de yerine getirecek helal süt emmiş birini çıkar. Sütün markası önemli değil dedik. Ama bırak sütün markasını, zaman aşımı nedeniyle bozulan süt çıkarttılar.

**

Sn. Ahmet Aslan, soyadınız gibi aslan gibi bir insan sanan bir kadın sizin ile birlikte oldu. Sizin ile en özelini paylaştı. Ancak siz özel hayatının gizliliğini ihlal ederek, cep telefonu ile kaydettiğiniz onun en özelini yayınladınız. Sen nasıl bir insansın ki, sana güveneneleri ve en özelini açan insanları sırtından hançerlersin. Bence sana verilen 9 ay hapis cezası az bile geldi. Sanasayın demek zorunda kaldığım için kendime inan çok kızıyorum.Ahmet efendi, her erkek insan olarak doğar. Ama bazıları yoluna adam olarak, bazıları da erkek bozuntusu kopya olarak yoluna devam eder.

**

Sn. Celal Erdem Seycul,önlenemez bir hız ile yükselişini sürdüren Sanal Bet olayında sizin de isminizin geçtiği öne sürülüyor. Polis birçok bahis sitesine finansal hizmet sağladığınız gerekçesi ile yasa dışı sanal bet operasyonları kapsamında sizi Ercan’dan çıkış yaparken tutukladı. Girne’de mahkemeye çıkarttı. Mahkeme, nakit teminat ve iki kefilin kefaleti ile 500’er sizin tutuksuz yargılanmanız için emir verdi.Celal gardaş, hayat üç buçuk ile dört arasındadır. Siz sanal bet ile dört dörtlük bir yaşam sürmeyi hayal ederken, sanırım kumar oynattığınız kişiler parasını kaybettiği, sizin de yakalandığınız için bir yerleriniz üç buçuk atmaya başladı.

**

Sn. Ertuğrul Toroslu, sosyal medyadaki paylaşımınızda, Ermenilerin, Hocalı’da yaptığı katliama değinerek, 28 yıl önce Azerbaycan'da Karabağ 'da tam da bugün,9 yaşındaki kız çocuğunun nefes aldığı farkedilince diri diri ateşe atıldığı yerdir Hocalı. Ermeni çetelerinin yaptığı soykırımın adıdır Hocalı dediniz. Dediniz da dünya nedense üç maymunları oynuyor. Haaa birde dördüncü maymunu bunların yanına oturttular. Görmüyorlar, konuşmuyorlar, susuyorlar. Dördüncü maymunda eğilde gülle geçsin diyor. Sn. Toroslu, Türkiye’de artık yüz nakli yapılıyor. Ermenilerin soykırımını görmeyen ve hariçten gazel okumaya çalışan yüzsüzlere duyurulur.

**

Sn. Yaşar Ersoy, Afrodit’in kırmadık ceviz bırakmadığı fettan adası nasıl bir yer oldu dersiniz? Hoş görü sıfır aldı. Vizyon sınıfta kaldı. Emir erlerinin karnesinde geçme notu 10 olurken, ülkesi için yananların karnesini hep kırık notlar ile doldururlar. Sizi bir süre önce yasaklanan ancak emir demiri kesemeyince sonrasına hayata geçmesine izin verilen   “Yangın yerinde kabare” inadına kapalı gişe oynuyor. Tekme yemesine karşın, camın önünden ayrılmayarak ciğere bakan Ciğercinin kedisine inat millet, sokak kedisinin özgürlük felsefesini benimseyen sizlere destek vermesi sanırım, emir eri çağının artık sona erdiğini gösterir. Sn. Ersoy,  hocanın son duası sonrasında rahmetliyi nasıl bilirdiniz sorusunu sormaya az kaldı. Yolcudur Abbas bağlasan durmaz dediklerimize bir hissa daha yaparsak bu iş toprağı mezara atmaya kalacak.

**

Sn. Sibel Siber, saha dışında oyun oynamaya kalkanlar off –side durumundan kurtulamaz. Aldıkları pas sonrasında attıkları şu gol olsa bile geçerli addedilmez. Top ‘Barra’dan döndü denilerek birde dalga geçerler. Veya tribündekiler hep bir ağızdan ‘Şaka yaptık’ Şaka yaptık tezahüratında bulunurlar. Gelin siz sahaya inerek aday olduğunuzu açıklayın.. Açıklamayacaksanız hele bir susun. Çünkü söylediğiniz şarkıda detone oluyor, akortsuz gitarın teline vurdukça da kulak tırmalıyorsunuz. Ayşaba, Sibel gızıma selam söyleyin, bugün onu yere göğe sığdıramayanlar, yarın verdikleri hay sonrasında içi boş gurabiye çıktığını görünce onu bir hoşçakala sığdırırlar dedi.

**

Sn. Enver Mamülcü, Kıbrıs Türk İş İnsanları Derneği Başkanı olarak yapmış olduğunuz açıklamada, ülkenin geleceğinin popülist yaklaşımlarla tehlikeye atıldığını söyleyerek, “Bu tarz yaklaşımda bulunan kişi ve kişilere gerekli cevabı vereceğiz” dediniz.Aasgari ücrete yapılan zammı eleştirirken, siyasileri popülist olmakla, kısa vadeli kazanımlar için karar üretmekle ve ülkeye ihanet etmekle suçladınız. Sn. Mamülcü, Hatçe Teyze, balıkta ağlar ama denizin haberi olmaz. Zorla güzellik olmaz deyimi Ajda Pekkan istisna, Bülent Ersoy kanıttır diyenler, herhalde asgari ücreti ittire kaktıra kaldıran, bizim Asgari Ücret komitesini görmedi dedi.

***

Günün Fıkrası

Tuvalet temizlemiş olacaktım !..

Bir adam Microsoft şirketine iş için konuşmaya gidiyor.

Girmek istediği iş de tuvalet temizleyiciliği.

HR menajeri ile görüşüp tıkanmış bir lavaboyu temizleyip testten geçiyor.

HR menajeri adama testi geçtiğini, hangi gün saat kaçta iş başı yapması gerektiğinin kendisine e-mail yoluyla gönderileceğini söylüyor.

Adam, bilgisayarı olmadığını, dolayısıyla e-mail kullanmadığını açıklıyor.

HR menajeri :

" Üzgünüm ama e-mailiniz yoksa siz sanal olarak var sayılamazsınız ve bu yüzden sizi işe alamayız." diyor.

Adam çaresizce dışarıya çıkıyor ve " Ne yapsam, ne etsem...! " diye düşünürken cebindeki 10 dolar ile 20 kilo kiraz almaya karar veriyor.

Kapı kapı gezerek kirazları satıyor ve 2 saat içinde sermayesini 2 katına çıkarıyor.

" Bu şekilde ekmek paramı çıkarabilirim." diyerek her gün sabah erkenden kalkıyor ve kapı kapı dolaşarak kiraz satıyor.

Her gün sermayesi büyüyor.

Derken küçük bir kamyonet alıyor ve satışa devam ediyor.

Az bir zaman sonra, büyük bir kamyon ve birkaç küçük kamyonet alıyor.

 

5 SENE GEÇİYOR

Bu adam şu anda Amerika'nın en büyükleri arasında yer alan bir nakliyat şirketinin sahibi.

Bir gün ailesinin geleceğini düşünerek sigorta yaptırmak istiyor.

Sigorta şirketi kendisinden bir e-mail adresi istiyor.

E-mail kullanmadığını söylediğinde sigortacı :

" İlginç, e-mailiniz olmadan büyük bir holding kurmuşsunuz.

Bir de e-mailiniz olsaydı neler yapardınız...! " diyor.

Adamın cevabı :

" E-mailim olsaydı, şu an da Microsoft'ta tuvalet temizliyordum.

Günün Sözü88363663_182994919699402_8172566046885019648_n.jpg

Günün Fotosu88316085_1296509640738743_8390583818100146176_n.jpg88257507_196830951663305_5298576663448125440_n.jpg

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler