Sahibine Mesajlar
Sn. Asal Şübe Komutanı, askerlikte nizam ve intizam olduğunu ve asla kayırmacılık olmadığını bilenlerdeniz. Ancak galiba o işler de erozyona uğradı. Asal Şubede, 10 âdetin üzerinde hizmet yeri varken bir ikisi hariç hepsinin uzun süre çalışmamasını bıraktık. Omzunda bir çizgi olan teğmenden tutun da Astsubay’a kadar birilerinin yan kapıdan birilerini alıp işlemlerini yaptırtması bekleyenlere yapılan en büyük saygısızlıktır sanırım. Sn. Komutan sivillerin kalbi belki pazar gibidir giren çıkan belli olmaz. Ancak askerin kalbi mezar gibidir ve giren sevgiden dolayı birdaha çıkmazdı. Galiba o işte bitti.
**
Sn. Serdar Denktaş, küresel rekabet edilebilirlikten söz ederken KKTC’nin bu kürenin içinde yer almadığını belirttiniz. Hatta Türkiye Pazarında bile yer bulamadığımızdan dem vurdunuz. Vallahi KKTC’den bahsederken ‘Büyük Harfler’ kullanan Türkiye siyasi erki Akdeniz Spor Oyunlarında, Trabzon Gençler Olimiyatları ile Eskişehir’deki Hentbol Milli Maçında, önlerinden geçen Kıbrıs Cumhuriyeti Bayrağı ile Rum Gençlerini selamladıkları için KKTC insanını göremediler. Sn. Denktaş, kırılacak 206 tane kemiğiniz varken, nedense hep yaptıkları ile kemiklerimiz yerine kalbinizi kırıyorlar.
**
Sn. Asım Akansoy, çarpıcı bir açıklamada bulunarak hükümetin ülke içerisinde ekonomik tasarrufa açık onlarca kurum varken, eğitime yönelerek burs miktarlarında "ekonomik tasarrufa" gidildiğini söylemeniz sanırım sempati topladı. Sn. Akansoy, idare özürlüler ile ülke yönetiminde yeteneksiz kişiler, olmayan güçlerini ispat için iki yere saldırır. Biri emeklilerin maaşları ikincisi de öğrencilerin burs paraları. Böylelikle rüştlerini ispat ettiklerini sanırlar. Daha düne kadar ‘iyi niyetliler’ vardı, bir de ‘art niyetliler’. Şimdilerde yeni bir tür peydah oldu ‘niyeti belirsizler’.
**
Sn. Cemaliye Soğancı tarihi ve doğal çevreyi korumak, doğru planlama ile turizmi çeşitlendirmek ve tüm yıla yaymak gibi bir gailesi olmayan UBP-DP hükümetinin tam tersine ülke turizmine de siyasi rant ve çıkarlar uğruna ciddi zararlar verecek kararlar alarak, çalışmalar yaptığını kaydettiniz. Sn Soğancı, düzgün iş yapmak bazılarının işine gelmez. Nasıl ki, Kurt sisli havayı sever bazıları da ortalığın ala fıcırık toz duman olmasını bekler. Şimdi gelip bana hizmet için size döndüm deseler ben bunlara, masada unutulmuş çay gibiyim, artık soğudum. Hadde yallah derim.
**
Sn. Ahmet Savaşan, seyahat ürünü satışlarının, yeni teknolojiler ve iş modellerinin seyahat sektörüne eklenmesi ile birlikte 2020 yılında 2.5 trilyon dolara ulaşacağının hesaplandığını ve 2017 yılının sağlıklı yaşam tatilleri yılı olacağını ifade ettiniz. Uğraşlarınız takdir topluyor ama bu söylediklerinizi kimin yapacağını doğrusu çok merak ettim. Eğitim Adası yapacağız dedikleri KKTC’yi 3 K’ya, yani kumarhaneye, kerhaneye ve kara para aklama yerine döndürenler mi yapacaklar. Kızlar ‘Beyaz Yatlı Prenslerini beklerken bunlarda 3‘K’nin dört hatta beş ‘K’ya dönüşmesini bekliyor.
**
Sn. Çiğdem Aydın, öncelikle geçmiş olsun dileklerimizi lütfen kabul et. Apandisit ameliyatı basittir diyenlere sakın inanma. Her ameliyat risklidir. Allah seni sevenlerine bağışladı. Bak Aziz dayı, Çiğdem kızımız su gibi aziz olsun derken, aman programına tez dönsün bizi o güzel yüzünden mahrum bırakmasın diyor. Haaa birde gülün yanındaki ‘Isırgan otu’ görüntüyü bozdu dedi. Lütfen bukez Alihan isimli o ısırgan otunu yanına almamanı söyledi.
**
Sn. Ayhan Mahşekerfırtınalı yağmurlu bir pazarı daha yedik.Allah Kerim yarına arkadaşlar. Mutlu huzurlu sağlıklı akşamlar diliyorum diyorsun da Kerim’in kuyusunun derin olduğunu ve inince çıkılamayacağını da unutmamanı hatırlatırım.
Sevgili Ayhan bizim siyasilerin verdiği ip ile Kerim’in kuyusuna indik ama ip kısa geldiği için bir türlü kuyudan çıkamıyoruz.Siyasiler vardır sevgiye layıktır. Ancak siyasiler vardır sevginin en yücesini versende neyse boş ver söylemeyeyim.
**
Sn. Mustafa Serçelik, Merak ediyorum bugünkü iletişim çağında siyasilerin illa ki Avrupa ülkelerinde dolaşıp propaganda yapma isteklerinin ve bunları illa ki yasaklayan Almanya, Hollanda gibi ülkelerin niyetleri nedir? Oysa Avrupa’da yaşayan bütün Türkler, Türkiye televizyonlarını izliyor ve gazetelerini okuyor. Birçoğu da internete girebiliyor diyorsun. Da, niyet arı kovanına sokmaksa buna ne buyrulur dersin? Sn. Serçelik, artık birileri pahalı parfümleri bir kenara bırakıp, güven kokmalı.
**
Sn. Ahmet Karakaşlı, sosyal medyadaki paylaşımında gerçekten bu memleket ağzı iyi laf yapan ama yüreği beş kuruş etmeyen, gözünü para, makam şan, şöhret bürümüş siyasetçilerle, sendikacılarla dolu. Mücadele sadece mevcut sistemle değil esası bu hokkabazlarla diyorsun.Da, bu mücadele kiminle yapılacak lütfen onu da söylermisin? Gıccacığın işe girmesinden, oğlancığın sözleşmesinin uzatılmasından ve bir parça arazi verilmesinden başka bir şey düşünmeyen bu ahali ile mi yapılacak?
**
Sn. Hasan Nihat Erduran, Sosyal Medya’da Larnaka’nın sahilini paylaşırken, yaz geliyor. Burası Larnaka. Ayni bizim Rocks,Denizkızı, Merit, Acapulco, Mare Monte hem Oscar falan gibi derken arabadan in denizdesin diyorsun. Bence oralarda insana saygı yok. İnsan denize girerken önce 20-25 Törkiş Lirayı toka etmeli. Sonra bir dizi mücadeleden sonra denize ulaşmalı ki, denizin kıymetini anlasın. Ne o, hemen arabadan in ve bir kuruş bile ödemeden denize girme işleri? Burada yanlışsın Sayın Müdürüm.
**
Sn. Sedat Hacımehmet sorma be Facebook sana cevap vermekten usandım ne düşüneyim ki elektriği kesilip mum yakıp geceleyin evi yanan insanı mı? Yoksa bir annenin yoksulluktan sadece verilen ekmeği 4 çocuğuna bölüştürüp aç kalmamalarını mı? Yoksa evinde yatalak olan kapısını kimsenin çalmadığı engellilerimizi mi düşüneyim. Yoruldum diyorsun. Vallahi sen yoruldun ama ihale hortumcuları ile ganimetçi takımı 10’uncu küp henüz dolmadığı için yorulmadı sevgili Sedat. Bilmiş ol.
**
Sn.RamizShadi,bir aile gitti. 2 çocuk öksüz kaldı. Kim verecek bunun hesabını?Bulaşıkçıyışoför yapan firmamı ? Yoksa denetlemeyen devlet mi? Yoksa yıllardır her türlü gabağı kesen yollardan sorumlu tüm kurum ve kuruluşlarmıdiyorsun da bence bunun hesabını kimse vermeyecek. Çünkü seçim yaklaşıyor. Ölen ölür kalan sağlar bizimdir felsefesi henüz çok okunanlar yani ‘Best Seller’dir.
**
Sn. Gülgün Sahiröncelikle Sayıştay üyeliğiniz hayırlı olsun. Vallahi Diyanellos Fabrikasından bozma Meclisi Mebusan’ın mümtaz üyelerini o kadar uğraştırdınız ki, yorgunluktan kollarını kımıldatamayacak hale geldiler. Sn. Sahir Mecliste önceleri belki hiç bir şey yolunda gitmedi; ama hiçbir şey de sizi yolunuzdan etmedi. Kutlarız.
**
Sn. Av. Hasan Sözmener, adam gibi adam olunuz. Sanık genç bir kadınmış. Bu kadın hamile kalmış ve kendisine kürtaj yapılmasına izin vermiş. Genç kadına bir doktor tarafından kürtaj yapılmış. Genç kadın, kendisine kürtaj yapılmasına izin vermek suçu ile itham edilmiş. Aleyhindeki suçlamayı kabul etmiş ve mahkeme onu suçlu bulmuş ve ona, 9 ay hapis cezası vermiş. Sanığa bu suçtan dolayı 9 ay hapis cezası vermesi, yoğun bir şekilde tartışılmaktadır diyorsun. Da o kadının içinde bulunduğu durum hiç araştırılıp, soruşturuldu mu? Bir annenin bebeğini feda etmesi için ne gibi bir ruh durumunun içinde olduğu düşünüldü mü? Neyse nocoment.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.