• BIST 9516.57
  • Altın 2491.699
  • Dolar 32.5984
  • Euro 34.8278
  • Lefkoşa 26 °C
  • Mağusa 27 °C
  • Girne 24 °C
  • Güzelyurt 23 °C
  • İskele 27 °C
  • İstanbul 15 °C
  • Ankara 23 °C

Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

21.09.2017 tarihli mesajlar şöyle;
Taner Ulutaş'tan sahibine mesajlar

Sn. Zeki Çeler, paylaşımında hani hazırdık? Hani herşey tamamdı? Dahada rezili okullara gönderilen yoklama defterini bile basamadınız ve üzerinde TC Milli Eğitim Bakanlığı yazan yoklama defterlerini okullara gönderdiniz. Alın size Anafartalar Lisesine gönderilen yoklama defteri. Saatler değişmeden Jetlag oldun, haberin yok diyorsun. Sevgili Zeki, eğitimi geçtim. Uzayıp giden tren yolu gibi devam eden atamalarla, okundurduk yazındırdık ama bala gudelya bala gudelya bazı bakanlarımızla, alakaya maydanoz siyasi nedenlerle atanmış müdürlerle, ihalelerde ne kotarırım düşüncesi ile pusuda bekleyen bazı üst düzey görevliler ile biz Jet – Lag sınırını çoktan aşıp, pandoranın seçim kutusunun kapısına geldik. Kutunun kapısını sıkı sıkı kapattıktan sonra açılmaması için Japon yapıştırıcısı ile kapattıktan sonra Jet-Lag’lıktan ve bunlardan kurtulmayı planlıyoruz. Sn. Çeler aslında bu insanlar bizi hayal kırıklığına uğratmıyor. Sadece bizler yanlış insanlar üzerinde hayal kuruyoruz. Hepsi bu.

**

Sn. Turgay Hilmi, memlekette yeşil altlı mum ile iyi haberler ararken birde baktık ki karşı köşeden çıkarak bize doğru geliyorsunuz. Hayrola dediğimiz zaman gardaş engelli kardeşlerimize spor salonu yapılması için Almanya’da kolları sıvadık. Kalpleri insan sevgisi ile dolu arkadaşlarım Jens ve Jana Grosshans ile bütün sevenlerimiz bizimle olacaklar dedin. Demesine dedin de ağzımızı bir karış açık bıraktın.Sn. Turgay Hilmi, KKTC bataklığında gülistanlık pek olmaz diyenlere gülistanlığın en alasının olabileceğini sık sık gösteriyorsunuz.Riya ile paranın padişahı olanlardan değilsiniz. Parçalanmış gönül hırkalarını yama yaparak giyenlerdensiniz. Ve en önemlisi ülke insanı ile ağlayıp, onlarla gülenlerdensin. Ne mutlu bizlere ki senin gibi adam gibi adam birisine sahibiz.

 

**

Sn. Özen Hürsessosyal medyadaki paylaşımında, kaza yapıyorsun, polise adamın kazadan hemen sonra elinden içki şişesini dışarı attığını söylüyorsun.Görgü tanıkları da söylüyor. Adam kaza anında alkol alıyordu diyorsun. Çekici geliyor. Araban çekilirken içinde özel eşyaların var diye arabanın arkasından gidiyorsun. Polis de gece arıyor sana diyor ki biz alkol testi yaptık adam alkolsüz çıktı. "0" alkolü vardı.Diyorsun ki inanmıyorum adamın içki şişesini atarken gördüm. Diyor ki e eski şişeymiş de onu atmış arabadan. Size 5 yaşındaki çocuklar bile inanmaz kısacası Yemezler diyorsun. Sevgili Özen, adamın elindeki süt şişesiydi. Adam keçi sütü almış Rakı sanmasınlar diye pencereden dışarı attı. Haaaa anason kokusu da Rakıdan kaynaklanmıyor. Son zamanlarda süt güzel koksun diye süte anason katıyorlar o koku ondandır. KKTC For Ever’de adam kayırma ve torpil ağzımın kıyısında ‘yara’ gibidir. Azıcık gülsek ‘kan, gülmesek ‘Izdırap’ veriyor.

**

Sn. Bener BorhanKKTC'ye 90 günlük turist vizesi ile giriş yapan Sennur Gulbudak'a vatandaşlık verilmesinin ardından, Gulbudak'ın bu kez de Lefke Avrupa Üniversitesindeöğretimüyesi olarak işe alındığı belirtildi. Gulbudak'a yapılanözelayrıcalık UBP'yi karıştırdı diyorsun. Sn. Borhan adamın karnına vurmuşlar ah arkam demiş. KKTC For Ever bol kepçe lokantasının gındırık olan kapıları seçim işareti verildiği zaman sonuna kadar açılacak. Kepçe, kepçe yiyecekler tencerelere boca edilecek. İşte o zaman ne kırgınlık nede kızgınlık kalacak. Herkes huşu içerisinde verilen emirler ile demirleri kesecek. Bener gardaş elimde yalakalığın resmi var, hem de ücreti peşin ödenmiş. Bugün böyle yarın öyle diyerek hareket ediyorlar.

**

Sn.Kemal Altınkaya ola ki Lefkoşa Polis Müdürlüğünden 'karakter belgesi' alacaksınız.Sabah saat 8'de gelmeyin. Mesai 8'de başlar ama ilgili birim 8.30’da işbaşı yapar. Beklemeye mecbursun. Neden böyle diye sorup cevap alabileceğin biri zaten yok. Sırf zaman kaybı diyorsun açıklamanda. Sn. Altınkaya, o saatlerde Polis bir yerlerde kendisine biçilen bekçilik görevini yapıyordu. Nöbetten çıkanlar atılın evinize kadar gidip bir iki lokma atıştırın ve eylem var geri gelin dendiği için 10 dakikalığına evlerine gitmişlerdi. Geriye kalanlar banka ve finans kuruluşlarının tahsilatçılığı için görevlendirilmişler ve Mazbata tahsiline çıkmışlardı. Polis asli görevine tüm bu angarga işler bittikten sonra döneceği için vatandaş, mecburen bekleme modunda kalıyor.

 

**

Sn. Mehmet Enver Erkol, Girne’nin acilen İlkokula ihtiyacı var be baylar. Girne bu yükü kaldıramıyor. Artık Girne’de mevcut İlkokul ihtiyaca cevap vermiyor. Daha ne bekliyorsunuz?Ya yapın ya da istifa edin diyorsun. Da, Lefkoşa’daki okulları mı mamur ettiler? Yoksa Dipkarpaz’daki okullara partidaşları göndermeyi mi ikna ettiler? Yoksa her tarafı dökülen okulları mı tamamladılar? Balık baştan kokar derler ama Tuzda koktu Mehmet gardaş. Sn. Erkol bunlar eğitimin kalemimi kırmış olabilirler. Ama o kalemini kırdıkları eğitimin mürekkebinde boğulacaklarını unutmasınlar.

**

Sn. Kadri Fellahoğlusosyal medyadaki paylaşımınızda UBP -DP azınlık hükümeti iyice azdı. Küçük ülkemizde yüzlerce Vatandaşlıkları haladaha vermeye devam ediyor.Muhalefet partilerine çağrımdır.İçişleri Bakanlığında eylemi yaparsınız, Başbakanlıkta mı eylem yaparsınız, çadır mı kurarsınız. Ne yaparsanız yapın yeterki sessiz kalmayın. Gerekirse sesinizi uluslararası kamuoyuna duyurun diyorsun. Sn. Fellahoğlu, ceryanın tepe tepe bizi jet lag yaptığı, fiyatların akıllı telefonların yaptığı gibi deli ettiği, azınlık hükümetinin icraatları ile aklımızı başımızdan aldığı bu ülkede biz ölmeyi çoktan göze aldık da, yarın seçimler yapılıncabu efendilerden yanımızda kimleri götüreceğiz onu düşünüyoruz.

**

Sn. Halis Üresin, öncelikle Resmi Kabz Memurluğu ve Şirketler Mukayyitliği Müdürü mevkiine atanmanızı kutlarız. Sosyal medyada bir ziraat mühendisinin o daireye atanması eleştiri ve tepki topladı. Hâlbuki sizden büyük faydalar sağlamayı uman devleti umumiyenin mümtaz yöneticileri sizin lasancıkları ekerek şirketler mukayyitliğinde büyüyecek olan lasancıklardan seçim zamanı bol mahsul alınacağını hesaplıyor. Tabi sizin de seçimin kaybedilmesi halinde müşavirlik meyvesini yiyeceğinizi ve bu yönde çorbada tuzumuz olsun dedikleri düşünülüyor. Sn. Üresin, klavye icat oldu, delikanlılık bozuldu.Herkes klavye delikanlısı oldu. Müşavirlik icat oldu, ziraat Mühendisi kabz Müdürü, doktor eğitim bakanı, öğretmen de Tarım Bakanı oldu.

**

Sn. Hüseyin Ekmekçi gazetendeki köşe yazında, son söyleyeceğimi başta söyleyeyim. O dairede çalışan arkadaşlar, tayin istesin. Boşuna canınızı yemeyin. Tatlısu’da UBP belediye başkan adayı oldu, kazanamadı. Tarım Dairesi’nde işini de iyi yapan biri. Ama karşımıza, tamamen iş yaşamını ilgilendiren bir görevle çıkıyor.Yahu ama bu nasıl atama Allah aşkına?Seçime kalmış altı ay. Müşavir yaratma kaygısı ile hareket ediliyor.Halis Üresin’in ataması ile ilgili olarak  yeni müdür ziraat mühendisi diyorsun. Ah be Hüseyin, Eğitim Bakanı, Tarım Bakanı, İçişleri bakanı kısacası her işi yaparım abi ayakları ile ‘Süper Bakan’ olunduğu bu ülkede lasancıkları ekmekte uzman olan birisinin iş dünyasını çekip çeviren bir daireye müdür olmasına da alışmamız gerekir. Tavuğun da penguenin de kanatları var. Ama her ikisi de uçamıyor. Ancak birisi yüzerken tertemiz kutup sularında diğeri eşelenir b…. çukurunda. Yani bir hükümet işini temiz yapmaya çalışırken bir diğeri bal çukurundan medet ummakta. Ne diyelim?  

 

**

Sn. Biray Deliceırmak sevgili eşine gönderdiğin mesajında canım Lefkoşa’ya gittim jet lag oldum gelemiyorum. Düşündükçe gülüyor güldükçe jet lag oluyorum diyorsun. Ben senin Piyangolarda işi güzel güzel götürürken görevden alınman sonrasında 8 bin feet yükseklikten yere doğru pike yapan piyangolar idaresine baktıkça Jet Lag oluyorum. İş ve gelir hacmini artırdıkça sana diş bileyen ve kurumu kara geçirdiğin için saçlarını yolanları gördükçe duble Jet Lag oluyorum. Sevgili Biray, sen Jet lag olduğun için balı parmak batırmak suretiyle bile yiyemedin. Şimdi KKTC bol kepçe lokantasında bal kepçe ile götürülüyor. Bende bunları gördükçe Eğitim Bakanından bile fazla jet lag oluyorum.

**

Sn. Senem Gök sosyal medyadaki paylaşımında aman bu 'Jet-Lag' muhabbetinden de geri kalmayayım. Adana yöresinde CARTLAK diye bir kelime kullanılır. Anlamı ÇIPLAK'tır. Kaç gündür bu Jet-Lag'ı duya duya, niyeyse bu cartlak geldi aklıma. Jet-Lag Jet-Lag derken cartlak mı olduk ne? diyorsun. Da, sevgili Senem, biz Jet-Lag’ı duyunca Cartlak olmadık ki. Alacağına şahin vereceğine kaplumbağa olan hükümetlerimiz sayesinde o mertebeye ulaştık. Elektrik bizi tepe tepe cebimizde ne varsa ala ala Cartlaklaştık. Bankadan aldığınız 5 bin TL’yi 95 bin olarak öderken tümden cartlaklaştık. Memur devletine dönüştürüldüğümüz için itina ile kıynıkları soyulan. Halis Karpaz zeytinyağına bulandırıldıktan sonra hart diye geçirilen zam kazıkları ile Jet –Laglıktan Cartlaklığa dönüştük. Sonrasında hep Allah Kerim dedik. Demesine dedik de Kerim’in kuyusunun derin olduğunu ve inilince çıkılamayacağını bir türlü öğrenemedik. Haydi hayırlı Carlaklık

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler