Sahibine mesajlar
Sn. Tufan Erhürman, bazılarını o kadar korkuttun ki, afişlerine bile tahammülleri kalmadı. Afişlerde gördüğümüz bu yüz nedeniyle kalp krizinden tahtalı köye mi gidelim düşüncesi ile senden değil ama korku veren afişlerini yerle bir ettiler. Sevgili Tufan korkunun ecele faydası yoktur. Ülkenin değil çeşitli yerlerinde, dünyanın birçok ülkesinde afişlerine saldırsalar, bir mok yapamazlar. Afişlerine saldıranlar, senin çocukluk yıllarının, K.kaymaklı’da geçtiğini, bir Pirili için göz yaşı döktüğünü, Neron Roma’yı yakmışsa, senin o Pirili için sandıkları gara gavurma yapacağını bilmezler. Eğer bir ceza verilecekse, savcının da, yargıcın da sen olduğunu ve cezanın raconun sandıkta kesileceğini öğrenecekler.
**
Sn. Ahmet Beşerler, Mağusa Polis Müdürü olarak, isabetli bir kararınız sonrasında, Müdürlüğünüze bağlı polisler ile Müdürlüğünüzde görev yapan sivil hizmet görevlisi ve sivil işçileri PCR testine tabi tutmanız alkışlanacak güzel bir olaydır. Toplam 358 Covid-19 testinin negatif çıkması ayrıca sevindiricidir. Ancak, sizin personelinizin sağlığının yanı sıra muhtemel bir pozitif olay sonrasında, ailelerinin de bundan zarar görmemeleri için teste tabi tutmanız ondan daha güzel bir olaydır. Sn. Beşerler, bu davranışınız sonrasında, belli bir zümreyi aydınlatan sokak lambası olmadığınızı, aksine teşkilatı aydınlatan projektör olduğunuzu gösterttiniz. Ekmeğini çöpten çıkarana iğrenerek bakan halkımız, para için soyunana alkış tutmak yerine, sizin gibi böylesi güzel ve örnek teşkil edecek olaylara imza atan sizlere alkış tutması gerekir.
**
Sn. Asım Akansoy, barut fıçısına dönüşen Kıbrıs’ı hem Lavrov’un hem de Pompeo’nun ziyaret ettiğini dile getirdiniz. Büyük başların Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmelerinin, hayırlara vesile teşkil etmediğini ve Doğu Akdeniz’deki krizin görünen değil görünmeyen kısmının ne kadar büyük olduğunu anlatmakta olduğunu söylediniz. Ve “Doğu Akdeniz’de bütün faktörler arasındaki en derin kavganın Rusya ile ABD’nin bölgedeki hegemonya kavgası olduğunu belirttiniz. Bu ziyaretler tarafların pozisyon alma müdahaleleridir dediniz. Sevgili Asım, değerli dostum, ABD’nin bütçe açığının büyük olduğu ve önümüzdeki yıl bu açığın 170 trilyon dolara tekabül edeceğini, bir başka deyişle ekonomisinin iflas edebileceğini uzmanlar söylüyor. Birde ipek yolunun ‘Çin’ kontrolünde bölgeden geçmesi ve deniz altında trilyonlar ile ölçülen zenginliklerden nasibini almazsa, bay bay hapiness şarkısını kesin söyleyeceği dile getiriliyor. Kısacası, hep ipek yolunu kesmek hemde zenginlikleri elde etmek için kolları sıvamak zorunda kaldı. Mavi Vatan nitelendirmesi yapılan Doğu Akdeniz’i ağzında bal olan arı olarak görüyor. Ancak İngiltere ve Türkiye’nin bir araya gelerek ağzında bal olan arının kuyruğundaki iğne olduğunu göremiyor.
**
Sn. Şükrü Onbaşı, Tıp-İş Yönetim Kurulu Üyesi ve Devlet Hastanesi’nde Anestezi uzmanı olarak sosyal medya hesabınız üzerindenyapmış olduğunuz açıklamada, KKTC’de korona virüs nedeniyle 3’ncü bir hastanın yoğun bakıma alınmadığını söylediniz. Korona virüs nedeniyle kimsenin de hayatını kaybetmediğini belirttiniz. Ve asparagas haberlere kulak asılmaması yönünde çağrı yaptınız. Doktorum yoğun bakımda 2 hasta var. Ölen yok tamamda, yeterli oranda alınmayan tedbirler nedeniyle, hergün pozitif vakaların artması nedeniyle korku ile yatıp, kâbuslar içerisinde uyanan çok. Cavit amcanın (Covit 19) öpmesi ile değil, çektikleri heyecan ve korku nedeniyle tahtalıköye yolcu olacak da çok. Bize bir şey olmaz yönündeki hayallerim Paris, hergün karşı karşıya kaldığımız gerçekler ise Sarayönü.
**
Sn. Kasım Uluçaylı, Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Mustafa Zurnacı’ya, sürekli olarak gel canlı yayında karşı karşıya gelelim. Orada gerçekleri konuşup, Ak Koyun ile Kara Koyun belli olsun dedin. Canlı yayında, belgelerle, Malta’da olduğunu öne sürdüğün Hanya’nın Girit Adasında, İtalya’da olduğunu ısrarla vurguladığın Konya’nın da Türkiye’de olduğunu sana göstereyim ifadesinde bulundun. Seni gerçekleri konuşmaya davet ediyorum derken, Yeniboğaziçi halkının çoğunuz dostun, arkadaşın olduğunu ve gerçekleri onların da bilmesi gerektiğine vurgu yaptın. Hepimiz aynı gemideyiz. Birbirimize destek olmalıyız diyorsun. Da, Hatçe Teyze de Kasım ovlucuğuma selam söyleyin. Hepsimiz ayni gemideyiz ama ayni sıffatı taşımıyoruz. Dümeni iyi çevirmek için birileri ‘Kaptan’ bazıları da kaptana yağ çekmek için ofis boy yapıldı. Kaptan, kendisini gemi içerisine doğan güneş, kampçıları da gemideki çilekeşler sanıyor.
**
Bay X ve Bayan X gözünüz aydın. Dağ başını sandığınız ülkede, elinizi kolunuzu sallayarak, halkın sağlığını tehlikeye atacağınızı mı sandınız. Karantina denildiğinde bıyık altından gülerek içinizden hadde be barra deme dönemi bitti. Şimdi yapmış olduğunuz beyana veya taahhütlere ilişkin kuralların yanı sıra, izolasyon (tecrit) kuralına veya karantina kurallarına uymayanlara aylık brüt asgari ücretin 5 katı tutarına kadar para cezası ve yanında bonus olarak 1 (bir) yıla kadar hapis cezası geliyor. Karantina denince, gülücükler saçarak, rabbim selamet versin diyerek karantina yerinden ayrılmanız sonrasında, anamızı ağlatırken, geride play back ve vokal yapmanın cezasını sanırım misli ile ödeyeceksiniz. Sizin gibi aklı ı olmayan insanlar mutlu olamadıkları gibi bizleri de mutsuz ediyor. Alacağınız ceza sonrasında, kodese gidişinize, millet de boynunuz önde gidişinize hasta olacak.
**
Sn. Nevin Otçuoğlu, Kamp-Der Yönetim Kurulu Genel Sekreteri olarak, yapmış olduğunuz açıklamada, Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Mustafa Zurnacılar’ı hukuk ve diyalog yoluna davet ettiniz. Kamp alanındaki karavanınızın yüzü suyu hürmetine, daha önce yönetim kurulu üyeliği yaptığınız Kamp-Der’in hatırına, gelin ve size mide sancısı yaşatan sorun ve sıkıntıları birlikte çözelim demeye getirdiniz. Sn. Otçuoğlu, hukukun ‘Guguk’ yapılmaya çalışıldığı bir yerde, sıkıntı ve sorunları diyalog yolu ile değil, mide ilacı içerek gidermeye çalışanlar sanırım midelerinden de olacaklar. Buz gibi hayaller ve şekerden evler vaat edenler, yağan yağmur sonrasında ne buzdan hayallerinin, nede şekerden evlerinin kalacaklarını görecekler.
**
Sn. Benzinciler Birliği yönetim kurulu üyeleri, şimdi seçim zamanı, KKTC bol kepçe lokantasında, çukur tabaklara ‘’Allah ne verdiyse’ denilerek her şey boca edilmeye çalışılmasına tepki gösterttiniz. Avrupa Birliği Standartlarında ülkede 50 benzin istasyonu olması gerekirken, KKTC’de 150 benzin istasyonu bulunduğunu belirttiniz. Ve seçim döneminde, tüzüklere göre hazırlanan ekmek kadayıfının üzerine konacak olan dondurma ile her kilometrede bunların ensesi kalın, gerdanı sarkık, karnına vurulunca ah arkam diyenlere dağıtılacağını belirtiniz. Beyler mesele seçim değil. Mesele benzin istasyonu açmak da değil. Mesele dondurmalı ekmek kadayıfı ile oy sandıcıklarını doldurma meselesidir.
**
T.A sana sayın dememi önce dilim sonrasında da parmaklarım engelledi. Bu tiplere sayın demek insanlığa hakarettir dediler. Kumyalı‘da 16 yaşından küçük kız çocuğuna cinsel tecavüz cinsel istismarda bulunmak her insanın vicdanın kaldıracağı bir olay değil. Kumyalı ile Mehmetçik köyleri arasındaki ovalık alanda, araç içerisinde yediğin nane sanırım ilaçlı çıktı ve sağlığını bozacak. Sanırım o ilaçlı nane bir yerleri tahriş edeceği için kangrene dönüşecek ve kesilmeye mahkum olacak. Vallahi bence o fazlalıklar kökünden bumburo kesilmesi gerekir. Balta ve nacak ile kesilmezse ilaç ile kurutulsun. T.A efendi, her erkek, doğarken erkek olarak doğar. Ancak bazıları Adam olarak yoluna devam ederken, diğeri foto copi ve erkek müsvettesi olarak yoluna devam eder.
**
Sn. Bülent Dizdarlı, Yaşlılar oturmalı gençler durulmalı" açıklamanız sonrasında millete bir mesaj vererek, be efendiler oturun oturduğunuz yerde. Bu mavro beytambal kalsın, Cavit amca (Covit 19) son günlerde anamıza döblek babamıza cura çaldırıyor imasında bulundunuz. Hastalığa yakalananların yaş ortalamasının 45. buna karşın yoğun bakıma yatanların yaş ortalamasının 65.olduğunu ve bu rakamlardan hastalık her yaş gurubunda olabiliyor dersini çıkaracağımızı söylediniz. Gençler’de kronik bir hastalık yoksa, bağışıklık sistemini bozan bir durum yoksa, hastalığın çok daha hafif seyrettiğini, ancak bu gençlerin hastalığı yayan bir unsur olmasını engellemediğine vurgu yaptınız. Yine aynı rakamların, yaşlı kesimin ve ciddi rahatsızlıkları olan kişilerin bayağı risk altında olduğunu gösterdiğini belirttiniz. Bu nedenle acı olayların yaşanmak istenmemesi halinde yaşlılarımızı korumaya devam etmemiz gerektiğini söylediniz. Doktorum, bazılarını okundurduk, yazındırdık ama bala gudelya, bala gudelya. NAto mermer Nato kafa. Bu değerli açıklamalarınızı bir kulaklarından sokup, diğerinden Ferarri hızı ile çıkartıyorlar. Bazı tahta kafalı, beyin özürlülerden halk olarak çektiğimizi inan ABD Usame Bin Ladin'den çekmedi.
**
Sn. Emrah Yeşilırmak, kısa bir süre önce, Allahın cezası koronavirüsün, Yenierenköy’e de uğradığını ve belediye başkanlığını yaptığınız bölgenizde tespit edilen Covit 19 sonrasında bulaşın kaynağı olan ortamda bulunan vatandaşlara PCR testi yapılacağını belirttiniz. Bu konuda halka da çağrı yaparak yerinde bir uyarı sonrasında, gerekli önlemlerin alındığını ve sorunun hep birlikte kol kola girilerek aşılacağını söylediniz. Emrah başkan, uzun bir süredir sesini duymaz olmuştuk. Bana neden iki kulağımıza karşılık bir dilimiz var diye sorulduğunda, cevabını da vermişler ve çok dinleyelim az konuşalım diye demişlerdi. Seninde çok konuşmamanı buna bağlamış ve dinledikten sonra yerinde konuştuğunu gözlemledim. Kar taneleri örneğinde olduğu gibi bölge insanının bir birine zarar vermeden yol almalarının mümkün olduğunu da ispat ediyorsun. Yola devam başkan..
**
Sn. Devrim Barçın, sosyal medyadaki paylaşımında, İnsan Vicdanı ve Sosyal Devletin gereği, 10 Bin TL olan tabletin fiyatında KDV indirimi yapıp bunu 8 Bin TL yaptım demek değildir. İnsan Vicdanı ve Sosyal Devletin gereği ihtiyacı olan tüm öğrencilere tablet vermektir dedin. İşte bu yüzden ideolojiler önemlidir ve insan hayatına dokunmaktadır. Vicdanlı veya Vicdansız olmak, siyaseten durduğun yerle çok ilişkilidir dostlar ifadesinde bulundun. Sevgili Barçın, insanoğlu topraktan yaratılmıştır ve çok su verirsen çamurlaşır. Bazı siyasilerin çamur yerine nereye dönüştüğünü pek bilmiyorum. Ben pencereye baktığım zaman camdaki varsa kiri. Pencereden baktığım zaman da bahçedeki varsa yabani otları görürüm. Maalesef bizim cam parmak izi ile toz topraktan, bahçede yabani otlardan geçilmiyor.
**
Sahibine mesajlar
Sn. Tufan Erhürman, bazılarını o kadar korkuttun ki, afişlerine bile tahammülleri kalmadı. Afişlerde gördüğümüz bu yüz nedeniyle kalp krizinden tahtalı köye mi gidelim düşüncesi ile senden değil ama korku veren afişlerini yerle bir ettiler. Sevgili Tufan korkunun ecele faydası yoktur. Ülkenin değil çeşitli yerlerinde, dünyanın birçok ülkesinde afişlerine saldırsalar, bir mok yapamazlar. Afişlerine saldıranlar, senin çocukluk yıllarının, K.kaymaklı’da geçtiğini, bir Pirili için göz yaşı döktüğünü, Neron Roma’yı yakmışsa, senin o Pirili için sandıkları gara gavurma yapacağını bilmezler. Eğer bir ceza verilecekse, savcının da, yargıcın da sen olduğunu ve cezanın raconun sandıkta kesileceğini öğrenecekler.
**
Sn. Ahmet Beşerler, Mağusa Polis Müdürü olarak, isabetli bir kararınız sonrasında, Müdürlüğünüze bağlı polisler ile Müdürlüğünüzde görev yapan sivil hizmet görevlisi ve sivil işçileri PCR testine tabi tutmanız alkışlanacak güzel bir olaydır. Toplam 358 Covid-19 testinin negatif çıkması ayrıca sevindiricidir. Ancak, sizin personelinizin sağlığının yanı sıra muhtemel bir pozitif olay sonrasında, ailelerinin de bundan zarar görmemeleri için teste tabi tutmanız ondan daha güzel bir olaydır. Sn. Beşerler, bu davranışınız sonrasında, belli bir zümreyi aydınlatan sokak lambası olmadığınızı, aksine teşkilatı aydınlatan projektör olduğunuzu gösterttiniz. Ekmeğini çöpten çıkarana iğrenerek bakan halkımız, para için soyunana alkış tutmak yerine, sizin gibi böylesi güzel ve örnek teşkil edecek olaylara imza atan sizlere alkış tutması gerekir.
**
Sn. Asım Akansoy, barut fıçısına dönüşen Kıbrıs’ı hem Lavrov’un hem de Pompeo’nun ziyaret ettiğini dile getirdiniz. Büyük başların Güney Kıbrıs’ı ziyaret etmelerinin, hayırlara vesile teşkil etmediğini ve Doğu Akdeniz’deki krizin görünen değil görünmeyen kısmının ne kadar büyük olduğunu anlatmakta olduğunu söylediniz. Ve “Doğu Akdeniz’de bütün faktörler arasındaki en derin kavganın Rusya ile ABD’nin bölgedeki hegemonya kavgası olduğunu belirttiniz. Bu ziyaretler tarafların pozisyon alma müdahaleleridir dediniz. Sevgili Asım, değerli dostum, ABD’nin bütçe açığının büyük olduğu ve önümüzdeki yıl bu açığın 170 trilyon dolara tekabül edeceğini, bir başka deyişle ekonomisinin iflas edebileceğini uzmanlar söylüyor. Birde ipek yolunun ‘Çin’ kontrolünde bölgeden geçmesi ve deniz altında trilyonlar ile ölçülen zenginliklerden nasibini almazsa, bay bay hapiness şarkısını kesin söyleyeceği dile getiriliyor. Kısacası, hep ipek yolunu kesmek hemde zenginlikleri elde etmek için kolları sıvamak zorunda kaldı. Mavi Vatan nitelendirmesi yapılan Doğu Akdeniz’i ağzında bal olan arı olarak görüyor. Ancak İngiltere ve Türkiye’nin bir araya gelerek ağzında bal olan arının kuyruğundaki iğne olduğunu göremiyor.
**
Sn. Şükrü Onbaşı, Tıp-İş Yönetim Kurulu Üyesi ve Devlet Hastanesi’nde Anestezi uzmanı olarak sosyal medya hesabınız üzerindenyapmış olduğunuz açıklamada, KKTC’de korona virüs nedeniyle 3’ncü bir hastanın yoğun bakıma alınmadığını söylediniz. Korona virüs nedeniyle kimsenin de hayatını kaybetmediğini belirttiniz. Ve asparagas haberlere kulak asılmaması yönünde çağrı yaptınız. Doktorum yoğun bakımda 2 hasta var. Ölen yok tamamda, yeterli oranda alınmayan tedbirler nedeniyle, hergün pozitif vakaların artması nedeniyle korku ile yatıp, kâbuslar içerisinde uyanan çok. Cavit amcanın (Covit 19) öpmesi ile değil, çektikleri heyecan ve korku nedeniyle tahtalıköye yolcu olacak da çok. Bize bir şey olmaz yönündeki hayallerim Paris, hergün karşı karşıya kaldığımız gerçekler ise Sarayönü.
**
Sn. Kasım Uluçaylı, Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Mustafa Zurnacı’ya, sürekli olarak gel canlı yayında karşı karşıya gelelim. Orada gerçekleri konuşup, Ak Koyun ile Kara Koyun belli olsun dedin. Canlı yayında, belgelerle, Malta’da olduğunu öne sürdüğün Hanya’nın Girit Adasında, İtalya’da olduğunu ısrarla vurguladığın Konya’nın da Türkiye’de olduğunu sana göstereyim ifadesinde bulundun. Seni gerçekleri konuşmaya davet ediyorum derken, Yeniboğaziçi halkının çoğunuz dostun, arkadaşın olduğunu ve gerçekleri onların da bilmesi gerektiğine vurgu yaptın. Hepimiz aynı gemideyiz. Birbirimize destek olmalıyız diyorsun. Da, Hatçe Teyze de Kasım ovlucuğuma selam söyleyin. Hepsimiz ayni gemideyiz ama ayni sıffatı taşımıyoruz. Dümeni iyi çevirmek için birileri ‘Kaptan’ bazıları da kaptana yağ çekmek için ofis boy yapıldı. Kaptan, kendisini gemi içerisine doğan güneş, kampçıları da gemideki çilekeşler sanıyor.
**
Bay X ve Bayan X gözünüz aydın. Dağ başını sandığınız ülkede, elinizi kolunuzu sallayarak, halkın sağlığını tehlikeye atacağınızı mı sandınız. Karantina denildiğinde bıyık altından gülerek içinizden hadde be barra deme dönemi bitti. Şimdi yapmış olduğunuz beyana veya taahhütlere ilişkin kuralların yanı sıra, izolasyon (tecrit) kuralına veya karantina kurallarına uymayanlara aylık brüt asgari ücretin 5 katı tutarına kadar para cezası ve yanında bonus olarak 1 (bir) yıla kadar hapis cezası geliyor. Karantina denince, gülücükler saçarak, rabbim selamet versin diyerek karantina yerinden ayrılmanız sonrasında, anamızı ağlatırken, geride play back ve vokal yapmanın cezasını sanırım misli ile ödeyeceksiniz. Sizin gibi aklı ı olmayan insanlar mutlu olamadıkları gibi bizleri de mutsuz ediyor. Alacağınız ceza sonrasında, kodese gidişinize, millet de boynunuz önde gidişinize hasta olacak.
**
Sn. Nevin Otçuoğlu, Kamp-Der Yönetim Kurulu Genel Sekreteri olarak, yapmış olduğunuz açıklamada, Yeniboğaziçi Belediye Başkanı Mustafa Zurnacılar’ı hukuk ve diyalog yoluna davet ettiniz. Kamp alanındaki karavanınızın yüzü suyu hürmetine, daha önce yönetim kurulu üyeliği yaptığınız Kamp-Der’in hatırına, gelin ve size mide sancısı yaşatan sorun ve sıkıntıları birlikte çözelim demeye getirdiniz. Sn. Otçuoğlu, hukukun ‘Guguk’ yapılmaya çalışıldığı bir yerde, sıkıntı ve sorunları diyalog yolu ile değil, mide ilacı içerek gidermeye çalışanlar sanırım midelerinden de olacaklar. Buz gibi hayaller ve şekerden evler vaat edenler, yağan yağmur sonrasında ne buzdan hayallerinin, nede şekerden evlerinin kalacaklarını görecekler.
**
Sn. Benzinciler Birliği yönetim kurulu üyeleri, şimdi seçim zamanı, KKTC bol kepçe lokantasında, çukur tabaklara ‘’Allah ne verdiyse’ denilerek her şey boca edilmeye çalışılmasına tepki gösterttiniz. Avrupa Birliği Standartlarında ülkede 50 benzin istasyonu olması gerekirken, KKTC’de 150 benzin istasyonu bulunduğunu belirttiniz. Ve seçim döneminde, tüzüklere göre hazırlanan ekmek kadayıfının üzerine konacak olan dondurma ile her kilometrede bunların ensesi kalın, gerdanı sarkık, karnına vurulunca ah arkam diyenlere dağıtılacağını belirtiniz. Beyler mesele seçim değil. Mesele benzin istasyonu açmak da değil. Mesele dondurmalı ekmek kadayıfı ile oy sandıcıklarını doldurma meselesidir.
**
T.A sana sayın dememi önce dilim sonrasında da parmaklarım engelledi. Bu tiplere sayın demek insanlığa hakarettir dediler. Kumyalı‘da 16 yaşından küçük kız çocuğuna cinsel tecavüz cinsel istismarda bulunmak her insanın vicdanın kaldıracağı bir olay değil. Kumyalı ile Mehmetçik köyleri arasındaki ovalık alanda, araç içerisinde yediğin nane sanırım ilaçlı çıktı ve sağlığını bozacak. Sanırım o ilaçlı nane bir yerleri tahriş edeceği için kangrene dönüşecek ve kesilmeye mahkum olacak. Vallahi bence o fazlalıklar kökünden bumburo kesilmesi gerekir. Balta ve nacak ile kesilmezse ilaç ile kurutulsun. T.A efendi, her erkek, doğarken erkek olarak doğar. Ancak bazıları Adam olarak yoluna devam ederken, diğeri foto copi ve erkek müsvettesi olarak yoluna devam eder.
**
Sn. Bülent Dizdarlı, Yaşlılar oturmalı gençler durulmalı" açıklamanız sonrasında millete bir mesaj vererek, be efendiler oturun oturduğunuz yerde. Bu mavro beytambal kalsın, Cavit amca (Covit 19) son günlerde anamıza döblek babamıza cura çaldırıyor imasında bulundunuz. Hastalığa yakalananların yaş ortalamasının 45. buna karşın yoğun bakıma yatanların yaş ortalamasının 65.olduğunu ve bu rakamlardan hastalık her yaş gurubunda olabiliyor dersini çıkaracağımızı söylediniz. Gençler’de kronik bir hastalık yoksa, bağışıklık sistemini bozan bir durum yoksa, hastalığın çok daha hafif seyrettiğini, ancak bu gençlerin hastalığı yayan bir unsur olmasını engellemediğine vurgu yaptınız. Yine aynı rakamların, yaşlı kesimin ve ciddi rahatsızlıkları olan kişilerin bayağı risk altında olduğunu gösterdiğini belirttiniz. Bu nedenle acı olayların yaşanmak istenmemesi halinde yaşlılarımızı korumaya devam etmemiz gerektiğini söylediniz. Doktorum, bazılarını okundurduk, yazındırdık ama bala gudelya, bala gudelya. NAto mermer Nato kafa. Bu değerli açıklamalarınızı bir kulaklarından sokup, diğerinden Ferarri hızı ile çıkartıyorlar. Bazı tahta kafalı, beyin özürlülerden halk olarak çektiğimizi inan ABD Usame Bin Ladin'den çekmedi.
**
Sn. Emrah Yeşilırmak, kısa bir süre önce, Allahın cezası koronavirüsün, Yenierenköy’e de uğradığını ve belediye başkanlığını yaptığınız bölgenizde tespit edilen Covit 19 sonrasında bulaşın kaynağı olan ortamda bulunan vatandaşlara PCR testi yapılacağını belirttiniz. Bu konuda halka da çağrı yaparak yerinde bir uyarı sonrasında, gerekli önlemlerin alındığını ve sorunun hep birlikte kol kola girilerek aşılacağını söylediniz. Emrah başkan, uzun bir süredir sesini duymaz olmuştuk. Bana neden iki kulağımıza karşılık bir dilimiz var diye sorulduğunda, cevabını da vermişler ve çok dinleyelim az konuşalım diye demişlerdi. Seninde çok konuşmamanı buna bağlamış ve dinledikten sonra yerinde konuştuğunu gözlemledim. Kar taneleri örneğinde olduğu gibi bölge insanının bir birine zarar vermeden yol almalarının mümkün olduğunu da ispat ediyorsun. Yola devam başkan..
**
Sn. Devrim Barçın, sosyal medyadaki paylaşımında, İnsan Vicdanı ve Sosyal Devletin gereği, 10 Bin TL olan tabletin fiyatında KDV indirimi yapıp bunu 8 Bin TL yaptım demek değildir. İnsan Vicdanı ve Sosyal Devletin gereği ihtiyacı olan tüm öğrencilere tablet vermektir dedin. İşte bu yüzden ideolojiler önemlidir ve insan hayatına dokunmaktadır. Vicdanlı veya Vicdansız olmak, siyaseten durduğun yerle çok ilişkilidir dostlar ifadesinde bulundun. Sevgili Barçın, insanoğlu topraktan yaratılmıştır ve çok su verirsen çamurlaşır. Bazı siyasilerin çamur yerine nereye dönüştüğünü pek bilmiyorum. Ben pencereye baktığım zaman camdaki varsa kiri. Pencereden baktığım zaman da bahçedeki varsa yabani otları görürüm. Maalesef bizim cam parmak izi ile toz topraktan, bahçede yabani otlardan geçilmiyor.
**
Fıkra
Bir daha dene evladım
Kızının hamile olduğunu öğrenen anne can havliyle haykırır; -
Kimden peydahladın be o.... bu çocuğu söylee!
Kız birisine bir telefon açar, bir süre sonra evin kapısına bir Ferrari yanaşır,
İçinden yakışıklı uzun boylu bir delikanlı iner ve durumu
hem anneye hemde babaya anlatır -Efendim, ben konumum gereği
kızınızla evlenemem ama çocuk kız doğarsa, 1milyon dolarlık hesap ve
triblex villa, erkek doğarsa 10 milyon dolarlık hesap,
1 fabrika 1'de villa. Ama düşük yaparsa kusura bakmayın der.
Tam o sırada kızın babası lafa girer ve ‘Düşük yaparsa bi daha dene evladım..."
Günün Sözü
Günün Fotosu
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.