Artık madende gaz ölçümü de yapılamadığı için her geçen dakikanın madencilerin hayati tehlikesinin arttığı anlamına geliyor. CHP heyetinden Malatya milletvekili Veli Ağbaba konunun 1. dereceden sorumlusunun vali olduğunu söyledi.
Kilimli'de kayyuma devredilen Deka Madencilik A.Ş. işçilerinin maden ocağında sürdürdükleri açlık grevi 9. gününe girdi. Dün işçileri DİSK Genel Merkez Yönetim Kurulu üyesi Kamber Saygılı ve CHP milletvekillerinden oluşan bir heyet ziyaret etmiş, polisin barikatı geri çekmek zorunda kalması üzerine işçilerle konuşulabilmişti. Ancak ziyaretten sonra takviye çevik kuvvet polisi getirilerek işçilere destek verenlerin işçilerle tüm temasını koparacak şekilde ocağın ağzına polis aracı yerleştirildi. İşçiler polisin müdahalesine karşı ocak girişinde küçük bir göçük yarattılar.
'VALİ VE EMNİYET MÜDÜRÜ SORUMLU'
Gün içerisinde basın toplantısı yapan Vali Ali Kaban, yaşanan sorunun tüm sorumluluğunu madenin önceki sahibi "paralelcilere" yıktı. Ocağın kayyuma devredildiği Nisan ayından beri ödenmeyen maaşlarla ilgili ise Eren Enerji isimli şirketin elindeki kömürün satılarak işçilerin maaşlarının ödeneceğini söyledi. Vali Kaban, "Sağolsunlar, şu an itibariyle oradaki kömürün Eren Enerji'ye nakledilmesi başlıyor. Öğleden sonra avans alınmak suretiyle işçilerimizin maaşların ödenmesine başlanacaktır. Ben bunun müjdesini vermek istedim" dedi.
Vali'nin bu açıklamasına karşın henüz işçilere herhangi bir ödeme yapılmış değil. Öte yandan ocağı ziyaret eden CHP heyetinden Malatya milletvekili Veli Ağbaba, "Vali telefonda dalga geçer gibi idare mahkemesine başvurun diyor. İdare mahkemesinden 15-20 gün sonra, 1 ay sonra cevap alın diyor. Bu çocukların canını kimse düşünmüyor. Bu insanlara bir şey olursa onların ölümünden vali ve emniyet müdürü sorumludur" açıklaması yaptı.
Gerek Vali'nin gerek CHP'li heyetin işçilere eylemi sonlandırmaları yönündeki çağrılarına işçiler madenden "Haklıyız, kazanacağız" sloganlarıyla yanıt verdiler. Polis aracıyla maden ocağının girişinin kapatılmasına karşı da madenin girişindeki bağları çözerek göçük oluşturdular.
İşçilerle ilgili Valiliğin iki yüzlü bir tutum aldığı görülüyor. Kendisini işçilerden yana göstermeye çalışan valiliğin maaşların ödenmesini güvenilir olmayan şirketlere bırakması ve emniyet ablukasını savunması işçilerin hayatını tehlikeye atıyor.
Zonguldak Valisi Ali Kaban, dün basına yaptığı açıklamada "Emniyet müdürlüğünde çalışanlarımız günlerdir bu arkadaşlarımızın güvenliği için başlarında bekliyorlar. ... İşçinin emeğinin alın terini vaktinde ve herhangi bir hileye hurdaya fırsat vermeden vaktinde yatıran şirketlerimiz olsun, böyle sahte üç kağıt üzerine kurulmuş yapılar olmasın" dedi. Eren Enerji isimli şirketin elindeki kömürün satılarak işçilerin maaşlarının ödeneceğini açıklayan Vali şirkete teşekkür etti. Ancak söz konusu kömürün başka bir özel maden sahibine ait olduğu ve kömürü kullandırmak istemediği iddiası önceki gün basına yansımıştı. Nitekim Vali söz verdiği halde maaşlar dün ödenmeye başlanmış değil.
Dün Hürriyet gazetesine açıklama yapan işçi temsilcisi Ömer Kaplan, "İçeride bir sıhhiye eğitimi alan kardeşimiz vardı. O da rahatsızlandığı için çıkarıldı. Şu anda bir çalışma yok. Öylece bekliyorlar. Polis sıkı güvenlik önlemi aldı. Kimseyi madenin ağzına yaklaştırmıyor" dedi. Vali Kaba "Sürekli gaz ölçümleri yapılmaktadır, sürekli kendilerinin sağlığını etkilemeyecek tarzda emniyet mensubu arkadaşlarımız tarafından destek verilmektedir" açıklaması yaptığı halde maden girişinin kapanması sonrası gaz ölçümlerinin de yapılamayacağı ve bunun büyük tehlike arz ettiği söyleniyor. solhaber
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.