Pandemi ile beraber virüse karşı nasıl önlem alınması gerektiği konusunda tereddütler yaşayan bir grup da bebek bekleyen kadınlar oldu. Aşının ortaya çıkmasıyla beraber bu tereddüt daha da arttı ve aşı olmaları halinde bebeklerini tehlikeye atıp atmayacakları konusunda endişeler yaşadılar.
İngiltere’deki verilere göre son dönemlerde yeniden virüsün etkisini artırmasıyla beraber hastaneye yatanlar arasında aşı olmamış hamile kadınların yoğunlukta olduğu görüldü.
Midlands Hastanesi’nden bir yoğun bakım doktoru, hastalarının kabaca yüzde 10’unun hamile kadınlardan oluştuğunu söyledi.
AŞI İÇİN TEŞVİK EDİLMEDİLER
The Mail on Sunday gazetesinde yer alan habere göre; 9.000 İngiliz hamile kadınla yapılan bir ankette, kadınların dörtte üçünden fazlası doğum personelinin kendilerini aşıya teşvik etmediğini belirtti.
44 yaşındaki Stella Creasy, bir ebenin kendisine aşı olması halinde risk aldığını söylediğini anlatıyor: “Ben oldukça şaşırdım. Ona kendi araştırmamı yapacağımı söyledim.” Creasy, iki doz aşıyı da olduğunu söyledi.
Hükümet başlangıçta, klinik araştırmalara dahil edilmedikleri için hamile kadınların aşılanmasını tavsiye etmediğini söylemişti; ancak Nisan ayında, 130.000’den fazla ABD’li kadından alınan veriler, aşının güvenli ve etkili olduğunu gösterdikten sonra, bu tutum tersine döndü.
Kraliyet Ebeler Koleji Genel Müdürü Gill Walton, hamile kadınların aşıyı mümkün olan en kısa sürede yaptırmalarını tavsiye ettiklerini söyledi.
HASTANEYE YATAN HAMİLE KADINLARIN SAYISI 7 KAT ARTTI
Dailymail’in haberine göre; COVID ile hastaneye kabul edilen hamile kadınların sayısı mayıs ayından bu yana yedi kat arttı. Özellikle de ebeler ve doğum personeli tarafından kendilerine aşı olmamaları gerektiği söylenmesinden bu yana hamile kadınların neredeyse %99’unun aşısız kaldığı belirtildi.
Sosyal hizmetler uzmanı olarak çalışan Stacey Knights da hamileliğinde aşı olmayan kadınlardan biri. 27 yaşındaki Knights, kendisine söylenenlerden ve okuduklarından yola çıkarak COVID’e yakalanırsa, sadece kötü bir grip geçireceğini varsayıyordu. Ancak hamileliğinin üçüncü ayında virüsü kapan Knights yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “Yaşlı ya da hasta değilim, bu yüzden virüsü kapsam bile tamamen iyi olacağımı düşündüm. İş yerimde virüsü kaptım. Birkaç gün sonra ambulansla hastaneye kaldırıldım. Korkmuştum. Tren çarpmış gibi hissettim. sürekli kusuyordum ve ateşim çok yüksekti.”
Solunumu sabit kalırken, testler Stacey’nin bağışıklık sisteminin kontrolden çıktığını gösterdi. Tehlikeli bir böbrek enfeksiyonu geliştirmişti ve potansiyel olarak ölümcül bir pıhtı riski altındaydı.
“Taburcu olduğumda bir ay boyunca steroid enjekte etmeye devam etmek zorunda kaldım, bu da beni hasta ve bitkin yaptı. Bebeğim için çok korktum ama neyse ki sağlıklı kalmış gibi görünüyor. Bu kadar hasta olacağımı hiç tahmin etmemiştim.”
BEBEKLER GENELLİKLE ACİL SEZARYEN İLE DOĞUYOR
Oxford Üniversitesi Hastane rakamlarına ilişkin bir analiz, COVID ile kabul edilen hamile kadın sayısının mayıs ayından bu yana yedi kat artarak haftada 28’den 200’e çıktığını gösterdi.
Midlands’daki bir yoğun bakım doktoru, “Rakamlar hızla artıyor. Anne çok hasta olduğu için bebekler genellikle acil sezaryen ile erken doğmak zorunda kalıyor” dedi. Ve Oxford Üniversitesi araştırmacıları tarafından NHS verilerinin analizine göre, bu COVID kurbanlarının yüzde 99’u aşısız.
Şimdi uzmanlar NHS doğum personelini aşılar hakkında yanlış bilgi yaymak ve virüsün hamile kadınlara yönelik riskini hafife almakla suçluyor.
Bir çocuk doktoru ve Hükümetin Aşılama ve Bağışıklama Ortak Komitesinin (JCVI) üyesi olan Profesör Adam Finn şöyle diyor: “Ebeler hastalarına aşı yaptırmalarını söylemekte tereddüt ediyor. Doğal olarak temkinliler ve doğmamış bebeği korumak istiyorlar. Pek çoğu, aşının çocuk üzerindeki etkisini henüz bilmediğimizden endişe ediyor. Oysa diğer aşılardan bunun bir sorun olmayacağını bilmek için yeterli veriye sahip olduğumuzun farkında değiller.”
İLK ŞÜPHE TOHUMLARI BÖYLE EKİLDİ
Hamile kadınlar, aşı güvenliği denemelerine dahil edilmedi. Ancak daha sonra ABD’deki 130.000 hamile kadından aşının güvenli ve etkili olduğunu gösteren veriler geldiğinde, anne adaylarına kendi yaş gruplarına aşının sunulması halinde aşı olabilecekleri belirtildi.
Buna rağmen uzmanlar, bu ilk gecikmenin hamile kadınların ve onlara bakanların zihnine ilk şüphe tohumunu ektiğini söylüyor.
Manchester Üniversitesi NHS Foundation Trust’ta danışman kadın doğum uzmanı Dr Teresa Kelly, “ABD ve İsrail gibi ülkelerde, hamile kadınların çok erkenden isterlerse aşıyı seçmelerine izin verildi. JCVI (Birleşik Krallık, Aşılama ve Bağışıklama Ortak Komitesi) daha temkinli bir yaklaşım benimsedi. Ancak bu önlem geri tepti, çünkü kadınların ilk duydukları; aşı olmamaları gerektiğiydi. Bu da bazılarının aşıyla ilgili bir sorun olduğunu düşünmesine neden oldu.”
HAMİLE KADINLARA YÖNELİK RİSKİ HAFİFE ALINDI
Kadın doğum profesörü Asma Khalil, The Mail on Sunday’deki Medical Minefield podcast’ine şunları söyledi: “Şu anda aşılar ve hamilelik hakkında güvenlik verileri alıyoruz. Aşının ölü doğum ve düşük riskinde herhangi bir artışa neden olmadığını biliyoruz, bu nedenle net bir mesaj vermemiz için kesinlikle doğru zaman.”
Bazı uzmanlar da pandeminin başlangıcından bu yana virüsün hamile kadınlara yönelik riskinin hafife alındığını söylüyor.
Imperial College London’da hamilelik sırasında COVID enfeksiyonları ve aşıları üzerinde çalışan bir immünolog olan Dr Viki Male ise hamile kadınların savunmasız olarak kabul edilmesi ve aşı önceliği verilmesi gerektiğine inanıyor: “Astım hastasıymış gibi tedavi edilmeliydiler.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.