• BIST 9524.59
  • Altın 2489.018
  • Dolar 32.5474
  • Euro 34.68
  • Lefkoşa 17 °C
  • Mağusa 18 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 15 °C
  • İskele 18 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 17 °C

Viktoras Papadopulos’la Crans Montana Söyleşisi

Viktoras Papadopulos’la Crans Montana Konusunda Söyleşi
Viktoras Papadopulos’la Crans Montana  Söyleşisi

2017 yılının Temmuz ayında Crans Montana’da gerçekleştirilen Kıbrıs konferansında Rum tarafının heyetinde yer alan, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in yakın çalışma arkadaşı ve dönemin Rum Hükümeti Sözcü Vekili Viktoras Papadopulos, konferansta meydana gelenler konusunda Fileleftheros gazetesine bir demeç verdi.


Papadopulos’un, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in yakın çalışma arkadaşı olarak, Crans Montana konferansındaki olayları, en başından kritik yemeğe kadar bir görgü tanığı olarak yaşadığını yazan gazete, Papadopulos’un, konferansın kritik günlerinde Crans Montana’da bulunduğunu ve meydana gelen olaylar konusunda tutanaklar tuttuğunu belirtti.


Papadopulos’un, o günlerde tanık olduğu şeyleri, BM Genel Sekreterinin o dönem Kıbrıs Özel Danışmanı olan Espen Barth Eide’nin konferanstaki rolünü ve en nihayetinde konferansın çıkmazla sonuçlanmasının nedenlerini ortaya koyduğunu yazan gazete, Papadopulos’un, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Kıbrıs sorununda bir anlaşma ve çözüm ortaya çıkması için, son mesafeyi katetmeye kararlı olduğunu söylediğini aktardı.


Anastasiadis’in bunun için kendi önerilerini hazırlama ve sunma konusunda hareket ettiğini ve bu önerilerle birlikte önemli tavizlerde bulunduğunu öne süren Papadopulos, ancak Anastasiadis’in arzusunun Türk tarafından yanıt bulmadığını ileri sürdü.


Papadopulos’un Crans Montana konferansının son gecesi yaşananlar, Anastasiadis’in Çipras’la temasa geçmesi ve konferansta yaşananlardan da söz ettiğini yazan gazete, Papadopulos’un sözlerine kısaca şöyle yer verdi;


“BM Genel Sekreterinin çerçevesi, Crans Montana’daki konferansın ilk gecesi teslim edildi. Gece Ulusal Konsey toplantısı gerçekleştirildiğinde ve Başkan Anastasiadis çerçeveyi sözlü olarak ortaya koyduğunda ise, bunun yazılı olarak verilmesi istendi. Sonraki gün Başkan, Andreas Mavroyannis’e, çerçeveyi ve BM tutanaklarını Eide’den istemesini söyledi. Eide ise bir buçuk gün sonra en nihayet BM Genel Sekreteri tarafından sunulan çerçeveyle herhangi bir ilgisi olmayan bir çerçeve getirdi. Önemli değişiklikler vardı. Bizim taraf bunu şiddetli bir şekilde protesto etti. Eide iki saat sonra geri geldi ve tüm tarafları çağırmasının ardından, BM Genel Sekreterinin açıklığa kavuşturulmuş çerçevesine sahip olduğunu söyledi ve bunu taraflara dikte etti. Bu tam olarak ilk olduğu gibi değildi, fakat tatmin ediciydi. Bu Sayın Lute’un bulmaya gittiği ama bulamadığı bilinen tutanaktı. Ancak bizim taraf Sayın Mavroyannis’in Özdil Nami’yle yaptığı görüşmenin tutanağına sahiptir ve bunda sabahki görüşmede bahsedilenlere atıfta bulunuluyordu. Bahse konu tutanakla ilgili konu, Başkan Anastasiadis’in Eide’yle olan görüşmesinde gündeme getirildiğinde ve hem Başkan Anastasiadis hem de Nikos Hristodulidis tarafından iki kez Türkiye’nin müdahale haklarından ödün vermeye hazır olup olmadığı sorulduğunda ise; Eide’nin yanıtı bunun ‘rename’ ve ‘review’ koşuluyla kabul edildiği şeklindeydi.”


Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, müzakereler boyunca, yalnızca Annan Planının zayıf yönlerini değil, 1960 yılındaki Zürih Anlaşmalarının zayıf yönlerini de iyileştirmeyi başardığını iddia eden Papadopulos, Anastasiadis’in 11 Şubat 2016 tarihinde Rum Meclisinde yaptığı konuşmada, başardığı şeylerin büyük bir bölümünü detaylı bir şekilde analiz ettiğini savundu.


Dönemin BM Genel Sekreterinin Kıbrıs Özel Danışmanı Eide’nin, Guterres çerçevesini çarpıtmaya çalıştığını ve çerçeveden Güzelyurt’a (Morfu) yapılan atfı silip çıkardığını da iddia eden Papadopulos, Eide’nin yüz tane engel kayda geçirmesine rağmen, yıldızların Kıbrıs sorununun çözümü için aynı hizaya geldiğini söylediğini anımsattı.


Papadopulos, Eide’nin Kıbrıs sorununu çok iyi bilen kişilerden biri olduğunu, ancak çoğu kez sorunların kolayca aşılacağını düşünerek “pembe bulutların içerisinde yaşadığını” da ifade etti.
Papadopulos, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun konferans çerçevesinde gerçekleştirdiği görüşme konusunda ise şunları kaydetti:


“Başkan o günün gecesinde önerilerini verdiğinde, konferanstan çıkarken tesadüfen Sayın Çavuşoğlu’yla karşılaştı. Bu görüşmede Türkiye’nin niyetinin ne olduğunu ve garantiler konusunda nereye kadar varabileceğini araştırdı. Çavuşoğlu ise kendisine, Türkiye’deki darbenin bir yıl akabinde, milliyetçiliğin yükselişte olduğu bir dönem olduğunu, o yüzden şu anda Kıbrıs sorununda taviz verme gibi bir durum olmadığını söyledi.”
Anastasiadis ile Çipras arasında bir anlaşmazlık yaşandığı konusunda ise Papadoulos şunları söyledi;


“Akşam yemeğinden önceki gece, konferansın yapıldığı binanın koridorlarda, Türkiye’nin garantilerin ve müdahale haklarının kaldırılmasını kabul etmesi halinde, geriye kalan meselelerin çözülmesine zaman tanınması için, stratejik bir anlaşmaya gidebileceğimize dair bir tartışma vardı. Yunanistan ve Türkiye Dışişleri Bakanları askeri birlikler konusunda yetkilendirilmiş değildi ve garantiler ile müdahale hakları konusunda anlaşmaya varılsaydı, askeri birliklerin nihai sayısı konusunda anlaşmayı imzalamak için Başbakanların gelmesi gerekecekti. Görüşme başladığında, BM Genel Sekreteri, ya Türkiye’nin garantilerin kaldırılması konusunda hareket etmeye hazır olduğunu anladığı için, ya da iki kez söylediği üzere, Türkiye'nin tezini yanlış anladığı için Başbakanların gelmesini söyledi. Bütün gece bu konu tartışıldı (yani garantilerin kaldırılması) ve hem Kıbrıs Rum kesimi hem de Yunan tarafı Türkiye’nin garantilerin kaldırılmasını kabul edip etmediği konusunda izahat istediler. Akşam yemeği esnasında bir ara verildiğini ve Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras’ın, oraya gidebilmesi için Türkiye’nin tezini yazılı olarak vermesini yeniden istediğini biliyorum. Dolayısıyla BM Genel Sekreteri de Türkiye’nin tezini anladığı şekilde kayda geçirmeye çalıştı ve garantiler ile müdahale hakları konusundaki ‘review’ tezi de burada ortaya çıktı”.
 

Etiketler: , , ,
  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler