Doğu Akdeniz’de batmayan uçak gemisi olarak nitelendirilen Kıbrıs Ada’sına her dönemde ilgi büyük oldu. Dünyanın bir ucunda gözü paradan başka bir şey görmeyen ve ülkeleri küçük parçalara bölerek idare etmeye çalışan Sam Amca lakaplı ABD, yine bölge için yeni senaryolar hazırlamakta meşgul görünüyor.
Ortadoğu’da tutunamadığı dallarda, yaprak olmaya çalışmasına karşın zorlama çabalarla bunu yürütmeye çalışan ABD, sanırım, kaybetme noktasına geldiği Türkiye’yi yeniden kazanmak için tekrar siyasi rota değişikliğine gitti.
Bunun en bariz örneği Trump’ın, Pentagon’un çemberinden kurtulmak için arkasına aldığı sertlik yanlısı Yahudi lobisi AIPAC’ın telkinleri ile Rusya ile ilişkilerin iyi olmasını sürekli dile getiren Dışişleri Bakanı Tilerson’un görevden alarak yerine CIA’in bir nolu ismi Mike Pompeo’yu atamasıdır.
Hatırlarsanız bundan önceki bir yazımda CIA sorumlusuPompeo’nun, ABD Askeri Akademisinin en etkili isimlerinden birisi ile basına yaptığı açıklamada, 15 Temmuz kalkışması başarılı olmuş olsaydı, Kuzey Lefkoşa’ya da girecektik. Başkentsiz kalan bir ülke, ülke olmayacağına göre işi bitirecektim demişti.
İşte o Pompeo şimdi ABD Dışişleri Bakanı oldu. CIA’nın başına, Almanya Şansölyesi Angela Merkel’in, İngiltere Başbakanı TheresaMay’in birlikte eğitim aldığı gençlik arkadaşları olan GinaHaspel’in getirilmesi de sanırım ilginç.
Çünkü daha düne kadar hatırlarsanız ABD, İngiltere ile çatışıyor, hatta Londra, Manchester ve LasVegas’da karşılıklı terör estiriyorlardı. Şimdi ise İngiltere’de yaşanan casusluk olayı sonrasında bu üçlü Rusya’ya karşı kol kola girmiş durumda.
Irak’ta, Suriye’de yarattığı mezhep kavgasını bence İran’da da başlatıp bir Şii-Sunni kavgası sonrasında, İran’ı bunlar ile meşgul ederken, Rusya’yı, Gürcistan ve Ermenistan ile karıştırmak isteyecek. Ermenistan Cumhurbaşkanı SerjSarkisyan’ın, istifa ederek yerine Ermenistan Büyükelçisi, Kraliçe Elizabeth’in çok yakını ArmenSarkisyan’ın Ermenistan Cumhurbaşkanı olması, ABD’nin İngiltere ile birlikte bölgede ortak planlar yaptığını gösteriyor.
İngiltere ile ABD, Londra'da bir Rus ajan üzerinden, Rusya’ya karşı operasyon başlattı. Bu kez çok sert ve etkili bir ambargo planlanıyor.
Ambargoya Avrupa ülkeleri de katılınca, Rusya, sıkıntıya girebilir. Tabi bu noktada Rusya gaz ve petrol silahını kullanabilirmi sorusu akla gelir. Tabiki kullanır ve Avrupa’yı bu noktada sıkıntıya sokabilir. Rusya’nın bölgede güçlü kalabilmesi için Türkiye’ye şiddetle ihtiyacı var. Ayni şeyi Avrupa ve ABD içinde söyleyebiliriz. Washington, Türkiye'nin bu noktada Rusya ile yakınlaşmasını önlemek için çeşitli planlar yaparak, bu birlikteliğin önüne geçmeye çalışıyor.
Köşeye sıkışan Rusya gaz ve petrol kartını kullanarak, Türkiye üzerinden Avrupa’ya gönderdiği gazı keserek, Avrupa’yı kötü sıkıştırabilir. İşte bunu bilen Avrupa, kendisi için çok önem arz eden zengin Doğu Akdeniz gaz ve petrolünü ivedi olarak kontörlüne almak istiyor. Dolayısıyla da Rusya’ya bağımlı olmaktan kurtulmanın yollarını arıyor.
İşte bu nedenle Avrupa için çok zengin yataklara sahip Akdeniz’in doğusu ve Kıbrıs önemli.
Doğu Akdeniz’deki kesintisiz enerji kaynaklarını hem ABD hemde İngiliz yönetmek istiyor. Ancak bu planın içinde Türkiye olmazsa olmazlar arasında. Çünkü oyunun merkezinde Türkiye var. Bugüne kadar ABD’nin Türkiye’yi dışarıda tutarak geliştirmekte olduğu tüm planları zaman zaman büyük eleştiriler yaptığımız, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan, karşı atakları ile engellemeyi başardı.
ABD, Irak hatta Katar petrolünü, Türkiye’yi saf dışı bırakarak Akdeniz’e taşımak için Türkiye’nin sınırlarında oluşturmaya çalıştığı, Kobani, Cerablus, Menbiç, Elbab, Afrin koridorunu karşı hamle ile bozan Türkiye, bölgede Türkiye’siz bir oluşumun olmayacağını göstertmiş oldu.
ABD yalnız, Irak ve Katar petrolü ile değil Akdeniz’in doğusundaki yeraltı kaynakları ile de yakından ilgileniyor. 1 trilyon metreküpün üzerinde olduğu öne sürülen Doğu Akdeniz’deki gaz ve petrol yatakları, İsrail münhasır bölgesinde bulunan Tamar ve Leviathan bölgelerinde yeryüzü ile buluştu.
Aralarında uçak gemilerinin bulunduğu 74 adet savaş gemisi,kara kaşımız ve kara gözlerimiz için buralarda bulunmuyor. ABD’ye ait iki sismik araştırma gemisi Limasol limanında yine kara gözlere sevdalandığı için de bulunmuyor.
Evkafın su meselesine gelirsek, oyunun merkezinde olan ve her türlü oyun ile dış geçirilemeyen Türkiyesiz bu iş olamayacağını anlayan ABD, Rusya ile ilişkileri iyi olan Tilerson’u görevden alarak Pompeo’yu Dışişleri Bakanı yaptı. Yeni bir oyun kurulmakta. Bu paylaşımda hedef bölgedeki gücünü artırmakta olan Rusya ile bölgedeki Şii milisler ile İsrail için ciddi tehlike oluşturan İran’ın güç kaybetmesidir.
Ayrıca Ortadoğu’da ve azda olsa KKTC’de yatırımlar yapmaya başlayan Çin’in önünü keserek buralarda at oynatmasına fırsat verilmemesidir. Ve dikkat ederseniz, ABD ile İngiltere, düşmanlıklarını hatta karşılıklı terör olaylarını ip gibi keserek,birlikte hareket etme kararı aldı. ABD yeni geliştirdiği bu plan sonrasında,İdlip’te, Türkiye ile birlikte hareket etmeyi kabul etti.
Peki oralarda bu plan hayata geçerken, Kıbrıs’ta kavga devam edip gaz ve petrol süngüleşmesine göz yumulurmu dersiniz? Bence hayır. Bu pastadan Türkiye’ye de pay verilecek. Hatta yeni bir anlaşma zemini hazırlanacak. Bu zeminde bilmiyorum ama bir anlaşma sonrasında ortaya bir federasyon mu yoksa KKTC rafa kaldırılıp yeni bir Kıbrıs Türk Devleti mi, hayata geçer işte şimdilik o çok bilinmeyenli bir denklem olarak duruyor.
Son söylemleri nedeni ile kızdığımız Akıncı’nın açıklamalarına bakarsak, KKTC olarak isimlendirilen coğrafyada değişen siyasi rotayı daha iyi anlamış oluruz. Sonuçta ya bir çözüm ile oluşturulacak olan Federasyon, yada yeni bir Kıbrıs Türk Devleti.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.