• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • Lefkoşa 25 °C
  • Mağusa 26 °C
  • Girne 23 °C
  • Güzelyurt 23 °C
  • İskele 26 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 9 °C

Yok Hükmünde

Nezihi BEYAZ

Futbol Federasyonu Yönetimi, tarihinde olmayacak bir şekilde Disiplin Talimatını çarpıtarak spor yazarlığı-foto muhabirliği yapan üç arkadaşımıza ceza verilmesi açısından Disiplin Kuruluna sevk ettiğini bildiren yazı göndererek savunmalarını istedi.

Bu arkadaşlarımızdan Cemil Garip, maçın gözlemcisine hakaret etmiş ve ayrıca kendisine tehdit savurmuş. Erkut Mahsucu ve Senalp Canlıbel arkadaşlarımız da foto muhabiri yeleği ile ilgili tüzük maddesini çiğnemişler.

Bu fiillerin Disiplin Talimatında karşılıkları var ama kimlere var biliyor musunuz? Futbolculara, antrenörlere, başkan ve yöneticiler ile taraftarlara var.

Cemil arkadaşımız eğer maçın gözlemcisini tehdit etmiş ise, gözlemcinin yapacağı tek şey polise şikayette bulunup kendisinden davacı olmaktı. Cemil'in suçlandığı Disiplin Talimatı'nın 41. maddesi, karşılaşmanın görevlilerine karşı işlenen "Kişilik Haklarına Saldırı, hakaret, Küfür ve Tehdit" suçlarının kimler tarafından yapılacağı konusunda çok açık. (a) fıkrası futbolcuları, (b) fıkrası yöneticileri kapsıyor. (c) fıkrası ise Kulüp görevlilerine ve diğer kişilere, 2-15 müsabaka soyunma odasına ve yedek kulübesine giriş yasağını kapsıyor.

Bu, şu demek; Futbol Federasyonu'na hiç şekilde bağlı olmayan, organizasyonla ilgisi bulunmayan, orada bulunma amacı salt kamuoyunu müsabakadan haberdar etmek olan bir medya mensubunu Futbol Federasyonu olarak çıkardığınız tüzük veya talimatla cezalandıramazsınız demek.

Müsabaka görevlilerine karşı suç işleyecek olan kişiler sıralanırken; futbolcular, antrenörler, kulüp yöneticileri veya taraftarları baz alınmış, o nedenle de yedek kulübesine ve soyunma odalarına girişleri belirli sürelerle yasaklanmış. Disiplin Talimatı'nın maddelerini zorlayarak arkadaşlarımızı cezalandırma yolunu seçmek büyük bir pervasızlık doğrusu.

Yaklaşık 28 yıldır spor yazarlığı yapıyorum, böyle bir olayla karşılaşmadım. Ahmet Sami Topcan'ın Futbol Federasyonu Başkanı olduğu dönemlerde de kulüp yöneticiliği yaptım, o bile böyle bir şeye cesaret edememişti.

Yelek konusunda iki arkadaşımız hata yapmış olabilir. Bunun soruşturmasını Futbol Federasyonu değil, bizim derneğimiz yapar. Cemil konusunda ise, gözlemcinin bir şikayeti varsa polise gidebilir, Cemil'den davacı olabilir. Futbol Federasyonun böyle bir yetkisi olmadığı Disiplin Talimatı'nın 41, 46 ve 47. maddeleri okunduğunda çok açık şekilde görülüyor. Maddeleri zorlayarak arkadaşlarımızı Futbol Federasyonunun ceza yetkisi sınırları içine sokulması, hem büyük bir cüret, hem de spor yazarlarına aba altından sopa göstermektir.

Futbol Federasyonu Başkanı'nın etkisi altında kaldığını bildiğimiz Disiplin Kurulu, böyle bir şeye cesaret edip arkadaşlarımıza ceza vermeye kalkarsa, dernek olarak bunu kabul etmediğimiz gibi, tepki olarak hiçbir maç haberi vermeyeceğimizi kendilerine tebliğ etmeliyiz.

Bu yazıyı arkadaşlarımızın Disiplin Kurulunda ifade verdikleri dakikalar içinde yazıyorum. Netice ne olursa olsun, Futbol Federasyonu haddini aşmıştır ve bu durumu Dernek olarak kendilerine sert bir yazı ile bildirmek zorundayız. Aksi takdirde spor yazarları Futbol Federasyonu'nun şamar oğlanı durumuna düşer ki, bu durumda ne bağımsız spor yazarı kalır, ne dernek kalır, ne de onun yöneticileri...

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları