İşte o açıklama;
Bir çok çağdaş ülkede imar planları belediyeler tarafından ülkesel kalkınma planına ve fiziki plana uygun olarak yapılır. Bizde bugüne kadar belediyeler (Bir kaç istisna hariç) bu konuda pek istekli olmadı, büyük bir bölümü olaya hiç karışmamayı tercih etti.
Mağusa, İskele, Yeniboğaziçi emirnamesinden sonra 3 Belediye başkanının inşaat sektörünün önemli temsilcileriyle de bir araya gelerek "emirnameye hayır, imar planına evet" dediğini görüyoruz.
O zaman artık daha fazla beklemeye gerek yok, dediğiniz gibi ve aslında hiç kimsenin karşı çıkamayacağı bir şey olan yani "doğayı ve geleceğimizi koruyacak" bir imar planı ortaya koymak için uzmanlarla ve sağlıklı katılım süreçleriyle çalışmaya başlayabilirsiniz. 1 yıl çok mu uzun, o zaman siz 3 ayda ortaya bir taslak koyun, toplum onun üzerinden tartışsın. Bizden de destek isterseniz elimizden geleni yapalım.
Gerekirse jüriler kurar imar planı önerileri arasından en iyisini seçeriz.
Hayır demek kolay, işi yapmak zor, ama artık iş zora girdi, dolayısıyla belediyeler gerçekten belediye ise plan girişimlerine karşı gelmeleri yetmez, alternatif çalışmaları üretip onlar üzerinden konuşması lazım. Çünkü siz alternatif olamazsanız, şehir planlama yasanın öngördüğü şekilde bu işi yapıp bitirecek. Başka da çaresi yok.