Binlerce kaçak Türkiye'ye girmeye çalışınca...

Af Örgütü 'Türkiye'nin yaptığı acımasızlık' dedi

TC İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 2018 yılında Türkiye'ye Afganistan kökenli 29 bin 899 göçmenin kaçak girdiğini, 7 bin 100 tanesinin ise geri gönderildiğini belirtirken, Af Örgütü ise Salı günü yayımladığı raporda Türkiye'nin Afgan mültecilere ve sığınmacılara yönelik tutumunu 'acımasız' olarak nitelendirdi.

Adana'da İçişleri Bakanlığı Göç İdaresi Genel Müdürlüğü'nün düzenlediği Stratejik Yönetim ve İstişare Konferansı'nda konuşan Soylu, Iğdır ve Ağrı sınırına örecekleri 144 kilometrelik beton sınırın da 76 kilometresinin tamamlandığını söyledi.

Soylu, Türkiye'deki Afgan göçmenlerle ilgili, "2018 yılındaki kaçak göçmenlerin içinde 29 bin 899 kişi Afganistan kökenlidir. 2017'nin tamamında Afgan kaçak göçmen sayısı 45 bin 259 kişidir. Geçen yıl geri gönderilenlerin oranı yüzde 29, bu yıl gelen Afgan kaçak göçmenlerin geri gönderme oranı halen yüzde 10'dur" dedi.

Uluslararası Af Örgütü ise dün yayımlanan raporunda Afganistan'dan kaçarak Türkiye'ye giren yaklaşık 2 bin kişinin çok zor koşullar altında gözaltında tutulduğunu bildirdi.

Türkiye'nin Nisan ayı başından bu yana 7 bin 100 Afgan'ı yakaladığını ve Afganistan'a sınır dışı ettiğini de rapora ekleyen Af Örgütü'nün görüştüğü Türk yetkililer ise geri dönüşlerin gönüllü bir şekilde gerçekleştiğini ve Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği'nin (UNHCR) gözaltı merkezlerini düzenli olarak ziyaret ettiklerini söyledi.

'Zorla Türkçe belge imzalatıldı'

Ancak açıklamada, Af Örgütü görevlilerinin en az 2 bin Afgan'ın tutulduğu düşünülen Düziçi'ndeki çadırkentte tutulan bazı kişilerle telefonda görüştüğü ve bu kişilerin Türkçe bazı belgeleri imzalamaya zorlandıklarını söylediği de ifade edildi.

Kandahar'a gönderilen Afgan sığınmacı Af Örgütü'ne "Polis imzalamamız için bir kağıt verdi. İmzalamayı reddettim, ağladım. Çok yıkılmıştım. Birleşmiş Milletler'de çalışanlarla görüşme umuduyla Afganistan'ı terk ettik, bize yardım edebileceklerini düşündük. Kandahar güvenli değil, özellikle çocukları için" dedi.

Açıklamada, "Bu belgeler, Türk yetkililerin daha önce Suriye'den ve diğer yerlerden gelen mülteciler üzerinde baskı unsuru olarak kullandığı 'gönüllü sınır dışı formları' olabilir" denildi.

Af Örgütü, Afganlara yönelik düzenlenen operasyonların "boyutunun olağanüstü" olduğunu belirtirken, Türkiye'nin yöntemlerini "acımasız" olarak nitelendirdi.

UNHCR verilerine göre, Mart ayı sonuna dek Türkiye'de bu örgüte 169 bin 919 Afgan sığınmacı ve mülteci kayıt yaptırdı. Afganlar, Türkiye'de Suriyelilerden sonra kayıtlı resmi sayı olarak en büyük ikinci göçmen grubu.

Af Örgütü, Türkiye'ye gözaltındaki tüm Afganları serbest bırakma çağrısı yaptı.

İran üzerinden Türkiye'ye geçen Afgan göçmenlerin sayısı neden arttı?

İran üzerinden Türkiye'ye ulaşan Afgan göçmen sayısı son 2-3 ayda arttı. Göçmenler çoğu zaman yürüyerek, Iğdır, Ağrı, Van üzerinden Türkiye'ye geçiyor. Yüzlerce göçmen de Erzurum'daki geri gönderme ve geçici barınma merkezlerinde kayıtlarını yaptırıyor.

İltica ve Göç Araştırma Merkezi Başkanı Metin Çorabatır son 3 ayda İran üzerinden Türkiye'ye giriş yapan Afganların sayısının 20 bini bulduğunu ve göçmenlerin çoğunun İran'da yaşayanlardan çok doğrudan Afganistan üzerinden geçen yeni göçmen dalgası olduğunu söylüyor.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) verilerine göre Mart ayı sonuna dek Türkiye'de UNHCR'a kayıt yaptıran Afgan sığınmacı ve mültecilerin sayısı 169,919.

Türkiye'de kayıtlı Suriyelilerin sayısı 3,5 milyon, diğer ülkelerden Türkiye'ye sığınanların toplam sayısı da 365 bin.

Afganlar, Türkiye'de Suriyelilerden sonra kayıtlı resmi sayı olarak en büyük ikinci göçmen grubu.

Dünya genelinde UNHCR'a kayıtlı Afgan mülteci sayısı da 2,5 milyon.

Erzurum'da Afganlarla ilgilenen bazı sivil toplum kuruluşları ve yetkililer, İran sınırında 1,5 milyon Afgan uyruklu göçmenin de Türkiye'ye girmeyi beklediğini iddia ediyor.

UNHCR Türkiye Sözcüsü Selin Ünal ise bu iddiayı teyit edemediklerini söylüyor.

Sokaklarda yatanlar var

Afgan göçmenlerin bir kısmı sınırı geçtikten sonra Erzurum'daki 1500 kişilik geri gönderme merkezinde kalıyor. Ancak merkezde boş yer kalmayınca göçmenler de son haftalarda sokaklarda yatmak zorunda kaldı.

'200-300 km'lik yolu çıplak ayakla yürüyorlar'

Erzurum Kalkınma Vakfı (ER-VAK) Başkanı eczacı Erdal Güzel, göçmen dalgasının Erzurum'a ulaştığı 2011'den bu yana yardım çalışmalarına katılıyor ve göçmenlerin ihtiyaçlarını karşılamak için faaliyetler yürütüyor.

Erdal Güzel, "Son 2-3 ay içinden sağanak halinde göçmen akını oldu. Şu anda Erzurum'da sığınmacı pozisyonunda 400 ailemiz var. Ama son dönemde 200-300 km'lik yolu yürüyerek çıplak ayakla kat edip Türkiye'ye geliyorlar" diyor.

ER-VAK Başkanı yeni bir göçmen akını ihtimalinin de kaygı verici olduğunu söylüyor:

"İran sınırında 1,5 milyon göç potansiyeli olduğunu duyduk. O çok tehlikeli bir boyut bizim onu karşılayacak yapımız yok."

Bölge halkı, Iğdır, Ağrı yolundan yürüyerek geçen Afganların arabalara alınmaması konusunda da uyarılıyor, zira arabalarında göçmen bulunduranların 'insan kaçakçılığı' yapma suçlamasıyla karşı karşıya kalabileceği belirtiliyor.

Erzurum halkı ise kendi imkânlarıyla yardımcı olmaya çalışıyor.

'Ayakkabıları, çorapları yok'

Erzurum'a bağlı Pasinler ilçesi Belediye Başkanı Ünsal Sertoğlu, göçmenlerin geçiş yolundaki ilçede bir yardım çadırı kurmuş. Halkın katkılarıyla yoldan geçen göçmenlerin ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyorlar.

Yardımlar için belediyenin imkânlarından değil, halkın bağışlarından faydalanıyorlar.

Sertoğlu çalışmalarını anlatıyor:

"Geçen seneye göre çok ciddi bir yoğunluk var. Günde 500-600 göçmen geçiyor benim ilçeden hepsine sıcak aş veriyoruz. Kadınlar evlerinde pasta börek pişirip çadıra getiriyor. Resmi bir statümüz olmadığı için kalmıyorlar, yemek giysi veriyoruz sonra geçip gidiyorlar. Ayakkabıları, çorapları yok, acil ihtiyaçlarını temin edip gönderiyoruz."

Son aylarda göç dalgasının artmasının sebeplerinden biri, geçişi zorlaştıran yoğun kış şartlarının sona eriyor olması. Ama geçen yıllara oranla Afganistan'daki güvenlik ve ekonominin de giderek kötüye gitmesi göçü tetikliyor.

Göçün nedenleri

İltica ve Göç Araştırma Merkezi Başkanı Çorabatır, "Afganistan'da insanlar işsiz, fakirleşme artıyor, temel ihtiyaçların karşılanmasında güçlük çekiyorlar. Halkın da mevcut Afgan hükümetine karşı güveni azalıyor. İnsanların ümidi hem siyasi olarak hem de ekonomik olarak azalıyor" diyor.

Asya ülkelerinde toplumsal kalkınmayla ilgili araştırmalar yapan sivil toplu kuruluşu The Asia Foundation'ın (Asya Vakfı) 2017 verileri, ülkedeki memnuniyetsizliği ve göçün sebeplerini ortaya koyuyor.

Vakfın yaptığı ankete göre 2017 yılında fırsat bulunması durumunda ülkeyi terk edebileceklerini söyleyenlerin oranı bir önceki yıla oranla yaklaşık yüzde 9 artarak yüzde 38,8 oldu. Bu oran, Afgan tarihinde en yüksek ikinci oran olarak kayda geçti.

Araştırmaya göre ülkeyi terk edenlerin birinci sebebi ülke içindeki güvensizlik, IŞİD ile Taliban'ın saldırıyla oluşan şiddet ortamı. Araştırmaya katılanların yüzde 54.5'i de ülkeyi terk etme istekleri olarak işsizliği gösteriyor.

Türkiye'ye göç eden Afganların bir kısmı 2014'te yürürlüğe giren Yabancılar ve Uluslararası Koruma Yasası uyarınca geçici koruma kapsamına alınabiliyor.

Ama göç uzmanlarına göre çoğu, kaçakçıların da teşvikiyle Avrupa'ya yasa dışı yollarla geçme arayışında.

Uzmanlar, bahar ve yaz aylarının da gelmesiyle Türkiye'den Avrupa'ya göçün artabileceği görüşünde.