Fileleftheros gazetesine göre, Rum Büyükelçi Yakovidis, Türkiye’nin, BM Güvenlik Konseyi tarafından “yasal olarak geçersiz” ilan edilen ve dünyadaki hiçbir ülke tarafından tanınmayan (Türkiye dışında), - kendi ifadesiyle- çağrıldığı şekliyle “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti” adına, Güney Kıbrıs’ın tek taraflı ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölgesi”nde, araştırma yapmak/faydalanmak için genişletilmiş haklar talep ettiğini savundu.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 4 Ekim 2018 tarihli açıklamasına atıfta bulunarak bu açıklamaların yanıtsız kalmasının mümkün olmadığını ileri süren Yakovidis, Güney Kıbrıs’ın, “Münhasır Ekonomik Bölgeler” de dahil olmak üzere yetki alanındaki deniz bölgelerinde, Uluslararası Hukuk ve Deniz Hukukuna göre, haklarından şüphe duymadığını belirtti.
Güney Kıbrıs’ın komşu ülkelerle imzaladığı anlaşmalara ve büyük şirketlere doğal gaz ve petrol araştırma izinleri vermesine de değinen Yakovidis, Rum Yönetimi’nin, “Kıbrıslı Türklerin, bütün Kıbrıslılar gibi eşit pay hakkına sahip olacağını” açıkça dile getirdiğini de ifade etti.
Türk kıta sahanlığı ve Güney Kıbrıs’ın tek taraflı ilan ettiği “Münhasır Ekonomik Bölgesi” arasındaki karşıt iddialara ilişkin olarak Yakovidis, Uluslararası Hukukun “iki taraf arasında, müzakereler aracılığıyla anlaşma sağlanmaması durumunda konu hakkında üçüncülerin uzlaşmasına (Uluslararası mahkeme veya hakemlik) karar verdiğini belirtti.
Yakovidis, bunun, keyfi talepler ve şiddetin kullanılması aracılığıyla değil, devletler arasındaki anlaşmazlıkların çözümlenmesi için barışçıl bir yöntem olduğunu söyledi.