Çavuşoğlu: ABD'li yetkililerin açıklamaları 'saçma'

Çavuşoğlu, çürükler' temizlendiğinde ordunun mücadelesinde daha etkin olacağını belirtti.

Darbe girişiminin ardından yaşanan gelişmelere ilişkin yabancı basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Çavuşoğlu'na, ABD ulusal istihbarat direktörü James Clapper'ın, dün yaptığı bir açıklamada Türkiye'de darbe girişimi sonrası orduya yönelik tasfiyelerin ABD öncülüğünde İslam Devleti'yle mücadelede yapılan işbirliğine zarar verdiği şeklindeki açıklamalarına dair değerlendirmeleri soruldu.

ABD'li generallerin bu açıklamalarını 'saçma' bulduğunu belirten Çavuşoğlu, "DEAŞ ile mücadele kapasitesine sahip olanlar sadece paralel yapı mensupları değil. (ABD'li generaller) sadece paralel yapıya mensuplar DEAŞ ile mücadele ediyor derlerse, bunu şiddetle reddederiz. Ordudaki tasfiyelerle DEAŞ mücadelesi zayıflamadı aksine çürükler temizlendiğinde ordu mücadelesinde daha etkin olur. ABD'li generaller "bizim adamlarımız" derse bu saçmalıktır, bu açıklama doğruysa ve art niyet yoksa bilgisizliktir, talihsiz bir açıklamadır" değerlendirmesinde bulundu.

Clapper, "Muhataplarımızın birçoğu tasfiye edildi veya tutuklandı. Bunun Türklerle işbirliğini daha zor hale getireceğine dair bir şüphe yok" ifadelerini kullanmıştı.

 

Çavuşoğlu, darbe girişiminin ardından Gülen cemaati ile bağlantılı olduğu iddiasıyla kamuda, yargıda, orduda ve medyada görevden alınan, gözaltına alınan ya da tasfiye edilen kişilerle ilgili olarak Batılı ülkelerin dile getirdiği endişe ve eleştirileri de değerlendirdi.

'BİZE DEMOKRASİ DERSİ VERMEYE ÇALIŞAN ÇOK SAYIDA SİYASETÇİ GÖRDÜK'

"Avrupalı dostlarımızın yaklaşımından rahatsızız; bize demokrasi dersi vermeye çalışan çok sayıda siyasetçi gördük" diyen Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü:

"Paralel yapı ile bağlantılı hakim ve savcılar önceden biliniyordu, yasal işlemleri devam ediyordu; darbeden sonra harekete geçmek elzem oldu..Polis içinde daha önceden temizlik yapılmasaydı bu darbe girişimi başarılı olabilirdi. Gözaltındaki gazeteciler birçok davada üçüncü şahıslar aleyhine delil üretilmesi faaliyetinde bulunan kişiler; gerçek gazetecilerden ayırt etmek lazım. Bir gazeteci suç işliyorsa yargılanmaktan muaf olmamalı ama basın özgürlüğünü de sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz."

'GÜLEN'İN KAÇMA İHTİMALİ VAR' HATIRLATMASI

 

Daha önce Gülen ile ilgili davalarla ilgili acil tutuklama talebinin ABD'ye iletildiğini belirten Çavuşoğlu, Adalet Bakanlığı'nın şimdi de darbe girişiminde Gülen'in rolü ile ilgili dosya üzerinde yoğun olarak çalıştığını ve tamamlanmasının ardından Adalet Bakanı ile ABD'ye ziyaret edebileceklerini hatırlattı ve, "Gülen'in üçüncü ülkelere kaçma ihtimali var, ABD'nin tedbir almasını istedik bir an önce iade edilmeli" dedi.

Darbe girişiminin ardından 'paralel yapıya' yönelik mücadelenin daha etkin ve hızlı yürütülmesini sağlayacağı gerekçesiyle ülke genelinde üç ay süreyle olağanüstü hal (OHAL) ilan edilmişti.

'OHAL SÜRECİNDEKİ ADIMLARI AVRUPA KONSEYİ İLE PAYLAŞACAĞIZ'

"OHAL sürecini şeffaf şekilde sürdüreceğiz, bu süreçteki adımları Avrupa Konseyi ile paylaşacağız. Şu andaki tüm uygulamalarımız hukuk üstünlüğü ve yasal çerçeve içinde olacaktır" diyen Çavuşoğlu, AB ülkelerinin darbe sürecinin ardından sadece eleştirilerde bulunduğunu ve konuyla ilgili bilgi almak üzere herhangi bir üst düzey ziyaret talebi olmadığını belirtti.

"Avrupa'dan bir tek Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Jagland Türkiye'ye gelmek istedi, Konsey ile işbirliğimizi sürdüreceğiz" diyen Çavuşoğlu, yaşanan darbe girişimine rağmen Türkiye'nin Rusya ve İsrail gibi ülkelerle başlattığı normalleşme çabalarının da süreceğini belirterek, "Rusya ile ilişkilerimiz NATO ve AB ile ilişkilerimize alternatif değildir" dedi.

Çavuşoğlu, darbe girişimi sırasında İncirlik'teki komutanın ABD'ye sığınma talebinde bulunduğuna dair kendilerine de bilgi geldiğini ancak bu talebin kabul görmediğini de açıkladı.