Cinsel İlişki süresi ne kadar olmalı?

İşte herkesin merak ettiği o soru...

İtalya'nın ünlü seksoloğu Alessandra Graziottin, en yaygın cinsel problemlerin erken boşalma ve ereksiyon sorunu olduğunu söylüyor.

1 dakika bazı şeyler için yeterli bir zamandır. Ama seks için değil! Ve ülke erkeklerinin yüzde 20’si yalnızca bir dakika boyunca seks yapabiliyor. Türk Androloji Derneği’nin yaptığı araştırma bunu söylüyor! Yani her 5 erkekten birinin erken boşalma sorunu var.

İtalyan'ın ünlü seksologu Alessandra Graziottin, Milano’daki H. San Raffaele Resnati’de Jinekoloji ve Tıbbi Seksoloji Merkezi’nin Direktörü. Her şeyi, hepimizin anlayabileceği gibi cevapladı.

En yaygın cinsel problem ne?

Erken boşalma ve ereksiyon problemleri. Erkekleri psikolojik olarak kötü etkilemesinin yanında kadınlarda da büyük bir hayal kırıklığı yaratıyor. Erkekler bu sorunu konuşmaktan utanıyor ve tedaviden kaçıyorlar. Oysa erken boşalma, çözümü olan ve çok sık rastlanılan medikal bir durum.

Ne kadar sık?

Türkiye’de her 5 erkekten 1’i erken boşalma sorunu yaşıyor. Türk Androloji Derneği tarafından açıklanan, ülke çapında 2.593 çift kapsamında yürütülen tıbbi araştırma sonuçlarına göre oran bu. Yani ülkeniz toplam yetişkin erkek nüfusunun yüzde 20’si.

Diğer ülkelere göre yüksek bir oran mı bu?

Hayır. Dünyanın farklı ülkelerinde çok büyük bir değişkenlik göstermiyor. İtalya ve Almanya’da da benzer bir oran var. ABD’de ise yüzde 24.

Kaç dakikadan önce boşalmaya “erken” diyoruz?

Uluslararası tanımlamayı kriter olarak kabul edersek, 'penisin vajinanın içinde kaldığı zaman' bize başlangıç girişi ile boşalma arasındaki zamanı verir. Tanımda çok kısıtlı bir sınırlama var ve süreyi “1 dakikadan az ise” olarak kabul eder. Türk Androloji Derneği’nin erken boşalma konusunda başlattığı bilgilendirme kampanyasının sloganı da, “Bazen doğru süre bir dakikadan daha fazlasıdır.”

Bu durumda iki dakika “normal” mi oluyor yani?

Sağlıklı kabul edilen, aralıksız devam eden dört ya da beş dakikadır. Erken boşalma, boşalmanın cinsel birleşmeden hemen önce veya cinsel birleşmeyi takip eden bir dakika içerisinde gerçekleşmesi halinde olur. Boşalmayı geciktirememe, ejakülasyonu kontrol edememe ve bu yüzden duyulan kişisel stres de bu cinsel fonksiyon bozukluğunu karakterize eder.

Sekste en ideal süre ne kadar olmalı?

Bu sorunu cevaplarken öpüşmeyi, ön sevişmeyi hesaba katmıyorum. Bizim için önemli olan vajinaya girişten boşalmaya kadar olan süreç. Bu dört ya da beş dakika olabilir. Yani ön sevişme ve artı 5 dakika. Ancak ön sevişme hiç atlanmaması gereken bir konu. Erkek, kadının ihtiyaçlarını görmeli, ona ilgi göstermeli, öpmeli. Elbette boyut, sertleşme kalitesi, zamanlama, beceriklilik, yaratıcılık ve sevgiyi sevişmeye dönüştürmek… Bunların hepsi iyi seks için gerekli.

Erken boşalma sorununun tedavisi ne?

Bu sorunun, hayat boyu var olan ve önceleri yokken sonradan ortaya çıkan dört tipi var. Her dört tipinin başta ilaç tedavisi olmak üzere değişik tedavi yöntemleri bulunuyor.

Cinsel ilişkiden önce erkeğin mastürbasyon yapması iyi bir çözüm mü?

Bunu yapan çok erkek var, genellikle gençler… Mastürbasyon sonrasında penisin duyarlılığı azalır. Bu da boşalmanın gecikmesine neden olur. Bunun gibi kendi kendine yardım teknikleri kısa vadede işe yarayabilir ama erken boşalma sorununu azaltmaktan çok artırabilir de.

Neden?

Çünkü sorunu azaltmak için kontrol edilmesi gereken cinsel duyuları bilerek göz ardı ediyor ve öteliyor. Daha da kötüsü mastürbasyon yaparken bilerek acele ediyor. Ejakülasyonu kontrol etmeyi öğrenmesi gerekirken, boşalmayı kontrol eden mekanizmaların gelişimini daha da engellemiş oluyor.

Peki neden tedavi olmuyorlar?

Utanıyorlar ve hatta öfkeleniyorlar.

Bunda utanacak bir şey yok ki? Her gün aynı şeyi tekrar yaşamak daha rahatsız edici olmalı...

Ayrıca tedavinin önündeki bir engel de doğru olduğu sanılan yanlış bilgiler. Bu sorunun geçici veya psikolojik olduğunu düşünüyorlar. Yaşlanmanın doğal bir sonucu olduğunu sanıyorlar. Çözümü olduğunu ya da nereye gitmeleri gerektiğini bilmiyorlar. Bir kısmı da bunun bir sorun olduğunun farkında değil.

“Psikolojik olduğunu düşünüyorlar” dediniz. Psikolojik değil mi?

Olabilir de, olmayabilir de. Aşırı kilo, prostat iltihabı, tiroid hormonu artışı gibi genel sağlık problemleri sebep olabilir. Ya da kişinin duygusal problemleri, yaşadığı travmatik bir cinsel deneyim de olabilir.

Uzun süren, heyecanını kaybetmiş evliliklerde bu sorun daha mı fazla görülüyor yoksa tersi mi?

Uzun süreli ilişkilerde sık görülüyor. Ayrıca fazla çocuğu olan, düşük gelir ve eğitim seviyesine sahip erkeklerde erken boşalma sorununa daha sık rastlanıyor.

Kadın nasıl etkileniyor bu durumdan?

Bu durum kadınları da çok strese sokuyor. Verilere gore partneri erken boşalma yaşayan kadınların yüzde 40’ı seks yapmak istemiyor, heyecanlanmıyor, arzu duymuyor. Yüzde 37’si ise ıslanma sorunu yaşıyor. Yüzde 52’si orgazm olamıyor. Öfke, tedirginlik ve suçluluk duygusu da cabası… Bu büyük bir hasar. Erkek tedavi olmazsa seksüel ve duygusal ilişki bozuluyor. Kadın hayal kırıklığı yaşıyor. İlişkideki zorluklar artıyor ve ikisi de mutsuz oluyorlar.

Kadın sorunun kendinden kaynaklandığını da zannedebilir...

Çoğu kadın bunu düşünüyor. Zaten erken boşalma problemi yaşayan hastaların partnerlerinde de cinsel işlev bozuklukları sık görülüyor. Kadın jinekoloğa gidiyor; “Islanma problemi yaşıyorum, seks yapmak istemiyorum, orgazm olamıyorum” diyor. Oysa sorun onda olmayabilir. Yani aslında kadındaki cinsel işlev bozukluğunun nedeni erkekteki bozukluk... Kadın sadece taşıyıcı! Eğer kadın kendinde bir sorun görüyorsa, önce erkeğin bir sorunu olup olmadığını düşünmeli. Kendisine şunu sormalı: “O nasıl? Onun cinsel problemi olabilir mi?” Bu çok önemli...