Görevi devreden Ergün Olgun açıklamalarda bulundu

Cumhurbaşkanlığı Müzakereci görevini Özdil Nami’ye devreden Ergün Olgun, Kıbrıs müzakere sürecinde yeni bir fırsat penceresinden söz edilmekte olduğuna dikkat çekerek, Kıbrıs Türk Müzakere Heyeti olarak geçen iki ayda müzakerelere hazırlık mahiyetinde tüm çalışmaları tamamlayarak Birleşmiş Milletlere indikatif bir yol haritası verdiklerini ifade etti.

Ergün Olgun, “Bu çalışmalarımızı dün Cumhurbaşkanımız ve yeni Müzakerecimize arz ettik” dedi.

Görevini devlet geleneğine uygun şekilde devretmenin huzuru içinde olduğunu da belirten Ergün Olgun, “Yeni Müzakerecimize bu zor görevinde başarılar diliyorum” ifadesini kullandı.

“Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde gösterdiği büyük başarı nedeniyle Sayın Mustafa Akıncı’yı yeniden kutluyor, Cumhurbaşkanımız olarak görev süresinin başarılı olmasını diliyorum” diyen Olgun, Kıbrıs sorunu ve müzakerelerle ilgili görüşlerini de aktardı.

DEVİR TESLİM

Ergün Olgun yaptığı yazılı açıklamada, “26 Nisan 2015 Pazar günü Cumhurbaşkanı seçilmesini takiben 27 Nisan 2015 Pazartesi sabahı yeni Cumhurbaşkanımıza gönderdiğim SMS mesajında kendilerini kutlamış ve Temsilcisi ve Müzakerecisini belirleyebilmeleri için ‘Müzakereci’ görevimden, gerekli devri teslim formalitelerinin tamamlanmasının ardından, affımı istemiştim” dedi.

Cumhurbaşkanı’nın takdir ve talimatları üzerine görevini dün yeni Müzakereci Özdil Nami’ye devrettiğini kaydeden Olgun, Nami’ye başarı diledi.

Olgun, “Görevimi devlet geleneğine uygun şekilde devretmemin huzuru içinde büyük ölçüde Sayın Cumhurbaşkanımız ve yeni Müzakerecimizle de paylaştığım bazı değerlendirme ve düşüncelerimi kamuoyu ile de paylaşmak istiyorum” ifadesini kullandı.

“MÜZAKERELERDE ŞU AN…”

“BM parametreleri çerçevesinde sürdürülen müzakerelerde şu anda masada 2008-2012 dönemi yakınlaşmaları, 11 Şubat 2014 Ortak Açıklaması ve bu açıklamaya bağlı olarak Kıbrıs Türk tarafı ve Kıbrıs Rum tarafının altı müzakere başlığına ilişkin 2014 yılında yaptıkları önerileri var” diyen Ergün Olgun,  “Müzakereler yapılandırılmış, sıklaştırılmış, sonuç alıcı ve zaman tahditli bir anlayışla kaldığı yerden devam edecek ve köprü kurucu öneriler ve al-ver’lerle sonuçlandırılmaya çalışılacak” dedi.

Olgun şöyle devam etti:

“Geçtiğimiz Mart ve Nisan ayları itibarı ile Kıbrıs Türk Müzakere Heyeti olarak müzakerelere hazırlık mahiyetinde tüm çalışmalarımız tamamlanmış ve Birleşmiş Milletlere indikatif bir yol haritası da verilmiştir. Bu çalışmalarımızı dün Sayın Cumhurbaşkanımız ve yeni Müzakerecimize arz ettik.

“YENİ FIRSAT PENCERESİ”

Bilindiği gibi, müzakere sürecinde yeni bir fırsat penceresinden söz edilmektedir. Bu fırsat penceresinin müzakere sürecinde iki tarafın hak ve çıkarlarına saygılı ve dengeli bir uzlaşı ile sonuçlanabilmesi her iki tarafın böyle bir uzlaşıya eşit oranda ihtiyaç duyması ile mümkündür. Son dönemde Kıbrıs Türk tarafı olarak Ada’nın iki tarafında da hüküm süren mali/ekonomik krizin Ada’ya siyasi istikrar gelmesi ve işbirliği ile çözülebileceği, deniz yetki alanlarında hidrokarbon keşfi ve kullanımının lanete dönüşmemesi için tek yanlı girişimlerden kaçınılması ve işbirliği içinde hareket edilmesi gerektiği (bu ihtiyacın somut şekilde görülebilmesi Barbaros Hayrettin Paşa Araştırma Gemisi’nin bölgeye gelişi ile büyük ölçüde sağlanmıştır) ve zaten büyük istikrarsızlıkların hüküm sürdüğü bölgemizde tarafların Kıbrıs ihtilafını körükleyici/polarizasyonu teşvik edici hareketlerinin bölgede istikrarsızlığı daha da artırabileceği düşüncelerini ileri sürerek gerek Adadaki iki taraf gerekse ilgili dış aktörler bakımından dengeli bir uzlaşı için eşit motivasyon düzeyi yaratmaya çalıştık.

Beni göreve atayan Üçüncü Cumhurbaşkanımız Derviş Eroğlu’nun onayı, Müzakere Heyeti üyelerimizin katkıları ve Türkiye Cumhuriyeti Dışişleri Bakanlığı ile istişare içinde ileri götürdüğümüz kapsamlı çözüm odaklı bu inisiyatif sayesinde bugün önümüzde çok iyi değerlendirilmesi gerekli bir fırsat penceresi bulunduğunu düşünüyorum. BMGS’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Sn. Espen Eide’nin de bu fırsat penceresinin ortaya çıkmasına büyük katkıları olmuştur. Zaman sınırlı bu fırsat penceresinde tüm enerjinin bütünlüklü bir uzlaşıya verilmesinin uygun olacağını, uzlaşı öncesinde egemenlik/yetkili otorite konularına takılacak olası güven yaratıcı önerilerin zaman ve momentum kaybına yol açabileceğini, ve hatta Rum tarafında statükoyu devam ettirmek isteyenlere önceliği sözde güven yaratıcı girişimleri öne çıkararak kapsamlı çözümü yine öteleme fırsatı verebileceğini düşünüyorum. Yaptığımız temaslarda Sn. Espen Eide’nin de ayni değerlendirme içinde olduğunu gördük.

Hem Kıbrıslı Türklerin, hem de Kıbrıslı Rumların karşı karşıya olduğu bütün sorunların çözümünün anahtarının kapsamlı çözümde yattığı ve kapsamlı çözüm için karşımıza çıkan bu sınırlı fırsat penceresinin dikkatlerimizi dağıtmadan bu maksat için kullanılması gerektiğini değerlendiriyorum.”

“TÜRKİYE İLE İLİŞKİLERDE ÇIKAN SORUNLAR AİLE İÇİ MESELELER”

Türkiye ile ilişkilerde zaman zaman yaşanan sorunların aile içi meseleler olduğunu ifade eden Olgun, sorunların, gerek KKTC’de gerekse Türkiye’de, özellikle bu seçim döneminde, iç politikaya, medya ve popülizme malzeme yapılmadan uygun başka yollarla çözülmesi gerektiğini düşündüğünü vurguladı.

TEŞEKKÜR…

Olgun, “Yukarıdaki düşüncelerle müzakere sürecinin bugün varmış olduğu noktaya ve Kıbrıs Türk önerilerinin bugün ulaşmış olduğu yapıcı ortak akla katkıda bulunan geçmiş Cumhurbaşkanlarımız Rauf Raif Denktaş (Kurucu Cumhurbaşkanı), Mehmet Ali Talat (İkinci Cumhurbaşkanı ve Derviş Eroğlu (Üçüncü Cumhurbaşkanı) ile geçmiş müzakere süreçlerinde Kıbrıs Türk tarafını başarı ile temsil etmiş olan rahmetli büyüğümüz Süleyman Onan, rahmetli büyüğümüz Necati Münir Ertekün, Özdil Nami (yeniden Müzakerecimiz), Kudret Özersay, Osman Ertuğ ve hepsinin çalışma arkadaşlarına teşekkürü bir borç bilirim” dedi.

Son altı aylık görevi süresince “müzakere ekibinin sorumluluklarının yerine getirilmesi ve başarısı için canla başla çalışan” ekip arkadaşları Gülfem Veziroğlu Sevgili, Güneş Onar, Sülen Karabacak,  Serden Hoca, Oğuzhan Hasipoğlu, Sonat Altuğ, Özlem İnce, Ayşe Balcıoğlu, Bilgin Şenyurt Polatcan, Cemaliye Üreten, Fatoş Arnavut, İsmail Keleş ve

Fadime Sapanpalta’ya da teşekkür eden Olgun şöyle devam etti:

“Görevlerimizin icrasında bizlere desteği hiç esirgemeyen Cumhurbaşkanlığı Müsteşarı Hasan Güngör’e, Sözcü Osman Ertuğ’a, Daire Müdürü Nesligül Onurel’e, Müzakere Heyeti Danışma Kurulu değerli üyelerine ve Müzakere Heyetimiz ile istişare içinde çalışan Kültürel Miras Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Eş Başkanı Ali Tuncay’a ayrıca içtenlikle teşekkür ediyorum.

Son olarak, TC Dışişleri Bakanlığı ve TC Lefkoşa Büyükelçiliği yetkililerine Müzakere Heyetimize verdikleri destek ve BMGS’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide ile BMGS Misyon Şefi Lisa Buttenheim’a müzakere sürecine yaptıkları pozitif katkılar ve bizlerle geliştirdikleri yakın temas ve işbirliği için teşekkür ediyorum.”