Hyatt, "ABD Kıbrıs’ı daha zengin bir halde görmek istiyor”

ABD Uluslararası Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kenneth E. Hyatt, Türk Ve Rum iş insanlarıyla bir araya geldi...

Adada temaslarda bulunan ABD Uluslararası Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kenneth E. Hyatt, Kıbrıs’taki iş insanlarıyla bir araya geldi.

Ara bölgede bulunan Chateau Status Restoran’da yer alan etkinlikte, Kıbrıs (Rum) Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Phidias Pilides ve Kıbrıs Türk Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros ile ABD’nin Lefkoşa  Büyükelçisi Kathleen Doherty  birer konuşma yaptılar.

Ardından  Hyatt, Kıbrıs’taki iş insanlarına “Çözüm Sonrası bir Ortamda Kıbrıs ve Doğu Akdeniz’de ABD ticaret fırsatları” konulu konuşma yaptı.

Etkinlik, resepsiyon esnasında gerçekleştirilen sohbetle sona erdi.

PILIDES: “FONKSİYONEL VE SÜRDÜRÜLEBİLİR BİR ÇÖZÜMÜ HER ZAMAN DESTEKLEDİK”

Kıbrıs (Rum) Sanayi ve Ticaret Odası Başkanı Phidias Pilides, adaya refah getirecek olan fonksiyonel ve sürdürülebilir bir çözümü her zaman desteklediklerini kaydetti, çözümün sadece ekonomik anlamda ve sadece Kıbrıslılar için değil tüm bölge için yararlı olacağını ifade etti. Pilides,  Kıbrıs’ta çözümün bölgeye güvenlik ve istikrar getireceğine inandığını kaydetti.

Çözümün Kıbrıs, Türkiye ve Yunanistan arasında daha geniş bir pazar ve ekonomik hareketlilikle beraber kâr sağlayacağını dile getiren Pilides, çözüm ile birlikte hizmet sektöründe de bir hareketlilik olacağını belirtti.

Daha fazla yatırımı adaya çekecek atılımların yapılması gerektiğini kaydeden Pilides,  Kuzey ve Güney’deki sanayi ve ticaret odalarının bölgede bulunan ciddi iş fırsatlarını değerlendirmek için çalışmalar yapması gerektiğini ifade etti.

Kıbrıs Türk Ticaret Odası ile yıllardır iş birliği içerisinde olduklarını ve iki taraf arasındaki işbirliklerini desteklediklerini kaydeden Pilides, bunu sürdürerek  çözüme giden yola destek vermeye devam edeceklerini söyledi.

TOROS: “KIBRIS, BÖLGEDEKİ EKONOMİK BÜYÜME, GÜVENLİK VE İSTİKRARIN MERKEZİ OLMA POTANSİYELİNE SAHİP”

Kıbrıs Türk Sanayi Odası Başkanı Fikri Toros da, Kıbrıs’ın AB’nin doğu tarafı için sağlayabilecekleri açısından  stratejik öneme sahip bir ülke olduğunu kaydetti. Çözümün ardından Kıbrıs’ın bölgedeki ekonomik büyüme, güvenlik ve istikrarın merkezi olma  potansiyeline sahip olduğunu ifade eden Toros, yapılan akademik araştırmaların adanın yeniden birleştirilmesinin her iki topluma da ekonomik yarar sağlayacağını gösterdiğini vurguladı.

Çözümle birlikte turizm, inşaat, ticaret, endüstri  gibi tüm sektörlerin faaliyetlerinin ve kârlılığının artacağını kaydeden Toros, bunlarla ilgili bazı rakamlar verdi. Toros, Kıbrıs Türk ekonomisi ve ABD ile olan ekonomik ilişkilerle ilgili bilgi de aktardı.

Toros, çözümün Kıbrıs Türk girişimcilerin ekonomik aktivitelerinin önündeki bazı engelleri kaldıracağını, bunun sadece ABD ile olan değil tüm dünya ülkeleriyle olan ticaret hacmine bir artış getireceğini anlattı.

Hidrokarbon yataklarının adada  çözüm  için önemli bir itici güç olduğunu vurgulayan Toros, ancak bunun ciddi bir sorun haline gelebileceğinin de gözlemlendiğini ifade etti.

Toros, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımının artmasının doğal gazın dünya pazarındaki değerini azalttığını  belirtti ve tüm bunların çözümün aciliyetini artırdığını vurguladı.

DOHERTY: “ÇÖZÜMÜN BÜYÜK BİR DESTEKÇİSİYİZ”

ABD’nin Lefkoşa  Büyükelçisi Kathleen Doherty  de konuşmasında, Kıbrıs için yeni bir gelecek inşa edilmeye çalışıldığını dile getirdi ve buna katkı sağlamak istediklerini söyledi.

Kıbrıs’ın ABD’li firmalar için iş ilişkileri kurulması ve yatırım yapılması açısından ideal bir yer olduğunu belirten Doherty, önceliklerinin bu tür ilişkiler sağlanması olduğunu ifade etti.

Doherty, çözümün büyük destekçisi olduklarını ve çözüm sonrasında sadece ABD ile değil, dünya ülkeleriyle de iş fırsatlarının çok yüksek olacağını dile getirdi.

HYATT: “ABD KIBRIS’I DAHA ZENGİN BİR HALDE VE TÜM EKONOMİK POTANSİYELİNİ ELDE ETMİŞ ŞEKİLDE GÖRMEK İSTİYOR”

ABD Uluslararası Ticaret Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Kenneth E. Hyatt da konuşmasında, ortak yarar getirecek, barışa ve bölge güvenliğine katkı sağlayacak, daha büyük ticaret ve yatırım imkanları  getirecek alanlarda ABD-Kıbrıs ortaklıklarının büyümeye devam ettiğini ifade etti.

ABD’nin Kıbrıs’ı daha zengin bir halde ve tüm ekonomik potansiyelini elde etmiş şekilde görmek istediğini dile getiren Hyatt, bu önemli hedefe ulaşabilmek için kapsamlı bir çözüme ulaşılması gerektiğini vurguladı ve adada çözümün süregelen politikaları olduğunu ifade etti.

Kıbrıs’taki iş insanlarının bir araya gelerek ortak sorunlara birlikte çözüm üretmelerinin ülkenin ekonomik büyümesini ilerleteceğini ve çalışanların refahına fayda sağlayacağını belirten Hyatt, Kıbrıs’ta iki kesimli, iki toplumlu bir federasyonun yabancı yatırımcıları adaya çekecek ve iş hayatındaki tüm çalışanlara yarar sağlayacak şartları oluşturacağını ifade etti.

“STATÜKO  BİR ÇOK FIRSATIN KAYBOLMASINA NEDEN OLUYOR”

Adadaki statükonun  bir çok fırsatın kaybolmasına neden olduğunu, adanın ekonomik gelişimini geciktirdiğini belirten Hyatt, bölünmüşlüğün ve belirsizliğin  kaybettirdiklerinden herkesin haberdar olmasını ve iş insanlarının liderlere ilerleme yönünde destek olmasını istedi.

Kıbrıs’ın bugün ABD için küçük  bir pazar olduğunu ancak ABD’li firmaların Kıbrıs’ın yükselişte olduğunu gördüğünü ifade eden Hyatt, adadaki ABD yatırımlarının gittikçe arttığına dikkat çekti.

Hyatt, mevcut ticari ilişkilerle ABD ve Kıbrıs pazarları  arasındaki ticaret ve yatırımın ciddi şekilde ilerleme elde edebileceğini kaydetti, bugün bunu  göstermek ve ABD’nin bunu sağlamaya yönelik taahhüdünü ortaya koymak için adada olduğunu ifade etti.

Sadece Kıbrıs’ın geleceği için değil, ABD-Kıbrıs ilişkileri konusunda da son derece iyimser olduğunu kaydeden Hyatt, daha yakın ekonomik ve ticari bağlar geliştirmek için  yapılması gerekenlerin Kıbrıs’ın elinde olduğunu dile getirdi. Hyatt bunları, adanın birleştirilmesi, iş ikliminin güçlendirilmesi,Trans Atlantik Ticaret ve yatırım ortaklığına giden sürecin bir parçası olmak olarak sıraladı.

Adadaki hidrokarbon sektörü için en yakın  pazarın G20 içerisinde en hızlı büyüyen Türkiye olduğunu, ancak mevcut durumda bunun gerçekleşemediğini  belirten Hyatt,  yenilenebilir enerjinin de büyümekte olan  bir alan olduğunu ifade etti ve özellikle Kıbrıs gibi güneşli bir ülkede ümit vaat eden bir alan olduğunu vurguladı.

Hyatt, adanın birleşmesinden sonra ulaşım sisteminin modernleşeceğini,  bilgi ve iletişim teknolojisinin gelişeceğini, adanın Doğu Akdeniz’de önemli bir iş merkezi olacağını vurguladı ve  tüm Kıbrıslıların kendilerine verebilecekleri en önemli hediyenin çözüm ve adanın birleşmesi olduğunun altını çizdi.