Daha evvel laboratuvar ortamında kas ve damar üretilebilmişti ancak kol üretimi çok daha kompleks işlemleri gerektirmektedir. Çünkü kolda hem damar,kas,kemik hem de tendon bulunur. Bu da çok daha ciddi bir tıbbi teknolojiyle mümkün olabilirdi. Bu problem çözebilmek içinse daha önce laboratuvar ortamında üretilen organlar için kullanılan bir yönteme başvurup ölmüş bir farenin kolunu donör olarak kullandılar. Kol sadece temel damar ve siniri kalacak şekilde diğer kısımlardan arındırıldı. Ve ikinci bir fareden alınan damar ve kas hücreleri özel bir biyoreaktör taşıyıcı sayesinde donöre aktarılıp kolun gelişimi sağlandı.
Gelişimi sağlanan kol hücrelerinin fonksiyonları gayet iyi. Kas gücü ise yeni doğmuş bir farenin gücünün % 80’i kadar. Bu yöntem sayesinde damar ve sinirlerinin gelişimini sürdürebilmeyi düşünülüyor. Yeterli zaman ve imkan oldukça yöntemi diğer dokularda da uygulamak ve nihayetinde insanlar için kullanabilmek mümkün. (Ebru Şimşe/fizikist)