LAÜ Tarım Fakültesi Akademisyeni Helvacı, Zeytin Sineği Zararlısına Karşı Önerilerde Bulundu

LAÜ Tarım Fakültesi Akademisyeni Helvacı, Zeytin Sineği Zararlısına Karşı Önerilerde Bulundu

Lefke Avrupa Üniversitesi (LAÜ) Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi Öğretim Görevlisi Murat Helvacı, “Kıbrıs Yerli ve Gemlik Zeytin Çeşitlerinde Zeytin Sineği Zararlısının Etkisi” konusu üzerine bilgilendirmelerde bulundu.

    Helvacı, Kıbrıs adasının da yer aldığı Akdeniz havzası olarak da adlandırılan bölge dünyadaki zeytin ağacının %98’ine hakim olduğunu belirterek, Kıbrıs ve Girit, zeytinin ilk yetiştirildiği adalar olup, zeytin ağacının bugün ekiminin yaygın olduğu Akdeniz ülkelerine ilk dağıtım noktaları olmuş; bu nedenle zeytinin ikinci vatanı olarak kabul edildiğini ifade etti.

KKTC’de zeytin yetiştiriciliğinde ekonomik kayıplara neden olan birçok zararlı bulunmakta

   “Zeytinin Girit üzerinden Yunan ve Ege bölgelerine, Kıbrıs üzerinden ise Kuzey Afrika kıyılarına yayıldığı kabul edilmektedir. KKTC’de zeytin yetiştiriciliğinde ekonomik kayıplara neden olan birçok zararlı bulunmaktadır. Bunun başında, zeytinin ana zararlısı konumunda olan Zeytin sineği yer almaktadır” diyen Helvacı, zeytin sineği zeytin meyveleri olgunlaşmaya (yağlanmaya) başladığında yumurta bırakma organı (ovipozitör) aracılığıyla yumurtasını meyve içerisine bırakmakta ve yumurta meyve içerisinde açılıp meyve eti ile beslenerek zararını yaptığını belirtti ve açıklamasına şöyle devam etti; “Vuruklu olan meyve toprağa düşmekte ve kış mevsiminde Zeytin sineği larvası (kurtçuk) toprağın 2-3 cm. altında pupa (uyku dönemini) geçirip ilkbaharda toprak yüzeyine çıkmaktadır. Topraktan çıkan yeni erginler, meyveler yağlanmaya başlayana kadarki dönemi çiçek nektarları ile beslenerek geçirir ve bu şekilde yaşam döngüsünü devam ettirir. Zeytin sineği meyve dökümlerine neden olması yanında zeytinyağı asit oranını da artırmakta ve zeytinyağı kalitesinin de düşmesine neden olmaktadır. Ülkemizde ağırlıklı olarak Kıbrıs Yerli ve Gemlik zeytin çeşitlerinin üretimi yapılmaktadır. Bu bağlamda bu zeytin çeşitlerinde Zeytin sineği zararlısının etkisini belirlemek için farklı bölgelerdeki zeytin bahçelerinden meyve örnekleri alınıp zarar görmüş meyve sayımları yapılmıştır.”
 

Zararlı böceğe karşı farklı mücadele yöntemlerinin uygulanması ile zarar oranı minimum indirilebilmekte

   Helvacı çalışmasında, elde edilen verilerle çevresel koşullar arasındaki ilişkiyi belirlemek için karşılaştırma yapıldığını ve bunun sonucunda 20 0C’nin üzerindeki sıcaklıklarda Zeytin sineği zararlısının her iki zeytin çeşidinin meyvesinde neden olduğu zarar oranının artmış olduğunun görüldüğünü belirtti. Bununla birlikte bu çalışmada, yüksek sıcaklıklarda Kıbrıs Yerli zeytin çeşidinin Gemlik zeytin çeşidine kıyasla zeytin sineği zararlısına karşı daha hassas olduğunun tespiti yapıldığına dikkat çeken Helvacı, zarar oranındaki artışın ise zeytinyağı asitlik oranında artışa ve zeytinyağı kalitesinin düşmesine neden olduğunu dile getirdi. “Bu zararlı böceğe karşı farklı mücadele yöntemlerinin uygulanması ile zarar oranı minimum indirilebilmektedir” diyen Helvacı, “Kış döneminde arazi sürümü yapılması Zeytin sineğinin yaşam döngüsünü önemli derecede etkilemekte ve sezon içerisinde kimyasal ilaç kullanımını da azaltmaktadır. Bu nedenle kış döneminde arazi sürümü yapmak çok önem arzetmektedir” diyerek üreticilere önerilerde bulundu.