Lute Şubat’ta referans şartları taslağı getirecek iddiası

Önümüzdeki temmuz ayına kadar Kıbrıs sorunundaki durumların alacağı yönün kesinleşmesi gerekeceğini de kaydeden gazete, aksi takdirde Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün (UNFICYP) adada kalması konusunun sorgulanacağını öne sürdü.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri’nin Kıbrıs için atadığı geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un, bugünlerde Kıbrıs sorunuyla ilgili tüm metinlerin okumasını tamamlayacağı ve Şubat ayında Kıbrıs’a “referans şartları taslağı” getireceği iddia edildi.

Fileleftheros gazetesi “İki Kesimli İçin Sonun Başlangıcı” başlıklı haberinde, referans şartları taslağının reddedilmesinin beklendiğini, bunun ise federasyon döngüsünü kapatacağını ve Kıbrıs sorununun çözümü için diğer yollara yolu açacağı iddiasında bulundu.

Lute’un Kıbrıs sorununun oyuncularını, Kıbrıs sorunu çözüm perspektifinin iki kesimli iki toplumlu federasyon modeli temelinde canlı kalıp kalamayacağını tespit etmek için “kritik bir teste” tabi tutmayı amaçladığını öne süren gazete, Lute’un Şubat ayında Kıbrıs’a geleceğini ve yanında referans şartlarına dair bir de taslak getireceğini ileri sürdü.

Gazete, “Lute’un metni reddedilirse, ki Guterres’in yakın çalışma arkadaşı ve BM bunu çok olası bir ihtimal olarak addediyor, o zaman adanın yeniden birleşmesine ilişkin federasyon modelinin terk edilmesi sürecinin başlayacağını ve artık iki toplum arasında başka işbirliği yolları aranacağını” öne sürdü.

Önümüzdeki temmuz ayına kadar Kıbrıs sorunundaki durumların alacağı yönün kesinleşmesi gerekeceğini de kaydeden gazete, aksi takdirde Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün (UNFICYP) adada kalması konusunun sorgulanacağını öne sürdü.

BM Genel Sekreteri’nin şimdiden tarafları hazırladığını ve raporunda ara bölgede ortaya çıkacak olan herhangi anlaşmazlıkların çözümü için mekanizmalar meydana getirilmesi tavsiyesinde bulunduğunu kaydeden gazete, devamla “diplomatik bir kaynağın” gazeteye, Jane Holl Lute’un bugünlerde, Kıbrıs müzakerelerinin kazanımını teşkil eden tüm metinlerin okumasını tamamlayacağını söylediğini iletti.

Lute’un Kıbrıs sorunundaki doğrudan müdahillerle yaptığı görüşmelerden elde ettikleriyle birlikte, referans şartlarıyla ilgili bir taslak hazırlayacağını yineleyen gazete, Rum kesiminin, liderlerin diyaloğun sürmesine izin verecek olan çerçevede hemfikir olmaktan önemli ölçüde kaçınmalarından ötürü, metnin ayrıntılı olmayacağını bildiği iddiasında bulundu.

Rum kesiminden bir kaynağa dayanarak “Lute’un Kıbrıs sorunundaki üstünlüğe, adadaki tarafların değil Türkiye’nin sahip olduğunu anlamaya başladığını” da ileri süren gazete, Rum hükümetinden bir kaynağın ise gazeteye, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in “hevesli” bir şekilde referans şartlarının hazırlanmasını istediğini söylediğini aktardı.

Bir diplomatın söylediklerine dayanarak, BM Sekreterliği’nde, Jane Holl Lute’un görev süresinin uzatılmasına dair görüşmelerin şimdiden başladığını da öne süren gazete, referans şartlarının reddedilmesinin beklendiğini ve Lute’un görev süresinin de, durumların nasıl ve hangi modelle ileriye gidebileceğine dair karar süresini de kapsaması için uzatılmasının gündemde olduğunu ileri sürdü.

Gazete, “UNFICYP’in görev süresinin uzatılmasının BM Güvenlik Konseyi’nin önünde geleceği Temmuz’a kadar olan dönemin, iki kesimli iki toplumlu federasyon modelinin kurtarılması için son şans olduğunu kendilerine bildirildiği” iddiasına da yer verdi.

Kıbrıs sorununun çözüm modelinin değişmesinin, bir anda alınabilecek bir karar olmadığına da dikkati çeken gazete, “diplomatik kaynakların” BM’de, federasyonun en nihayet çalışmadığının tespit edilmesi halinde (ki bu temmuza kadar olacak) muhtemelen taksimin müzakere edilmesine yol açacak olan bir arayış başlayacağına dair bir fikir şekillenmeye başladığını iddia etti.

“Aynı düşüncelere” göre, federasyon modelinin terk edilmesinin Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın görev süresinin sona ermesinin ardından, 2020 yılı baharında tamamlanabileceği iddiasında bulunan gazete, Türkiye’nin hali hazırda iki kesimli iki toplumlu federasyon fikrinden uzaklaştığını ileri sürdü.

MAVROYANNİS İLE SİNİRLİOĞLU GÖRÜŞEBİLİR

Öte yandan liderlerin Kıbrıs’taki temaslarıyla birlikte, Rum kesimi ile Türkiye arasındaki gayri resmi temasların da donduğunu kaydeden gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis ile Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu arasında geçtiğimiz eylül ayında New York’ta yapılan görüşmenin ardından iki taraf arasında temasta bulunulmasına dair bir çaba gerçekleşmediğini belirtti.

Şu an Rum tarafının müzakerecisi Andreas Mavroyannis ise Türkiye’nin BM’deki Daimi Temsilcisi Feridun Sinirlioğlu arasında gayri resmi bir görüşme yapılmasına dair bazı düşünceler bulunduğunu haber veren gazete, görüşmenin önümüzdeki hafta New York’ta gerçekleşebileceğini ve Mavroyannis’in UNFICYP’in görev süresinin uzatılması meselesi için New York’ta bulunacağını kaydetti.

“Gerçek olan şeyin, hiç kimsenin Kıbrıs müzakerelerinin başlaması için acele etmediği olduğuna” da dikkati çeken gazete, bir diplomatın gazeteye “Dinamik (ivme) kayboldu. Şu an durumları bir çözüme doğru itebilecek kimse yok. Hasta canlıdır, fakat komadadır” dediğini de ekledi.

Kathimerini gazetesi ise “Lute ve UNFICYP İçin Beklemede” başlıklı haberinde, dikkatlerin UNFICYP’le ilgili karara çevrildiğini, Türkiye ile KKTC’nin ise Kıbrıs sorununu değil, başka konuları ortaya koyduklarını öne sürdü.

HRİSTODULİDİS

Haravgi ve diğer gazetelerde yer alan habere göre, Rum Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ise açıklamasında, UNFICYP’in görev süresinin uzatılması kararının içeriğiyle ilgili olarak BM Güvenlik Konseyi daimi üyeleri aşamasındaki görüşmelerin başladığını ve Rum kesiminin Güvenlik Konseyi’nin beş daimi üyesiyle de temas içerisinde olduğunu söyledi.

“Önümüzdeki iki haftayı kararın içeriği açısından belirleyici ve kritik olarak” nitelendiren Rum bakan, UNFICYP’in görev süresinin uzatılması konusunda bir sorun çıkmasını beklemediğini dile getirdi.

“Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ve Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, haziran ayından önce müzakerelerin başlamasını öngörmedikleri şeklindeki açıklamalarına da” atıfta bulunan Hristodulidis, Rum hükümetinin bu tezle hemfikir olmadığını ve müzakerelerin yeniden başlamasının kısa süre içinde gerçekleşmesi gerektiğini düşündüğünü idda etti.