Rabia işareti için pişman değilim

İSKENDERİYE Mısır'a döndükten sonra ilk açıklamasını AA muhabirine yapan Muhammed Yusuf, " Aldığım madalyadan ve ülkemi başarıyla temsil etmekten dolayı çok mutluyum. Rabia işaretini, Rabia Meydanı'nın tahliyesi esnasında katledilen arkadaşlarımın anısına yaptım, pişman değilim" dedi. Darbe karşıtı gösterilerin sembolü haline gelen "Rabia işareti" yaptığı gerekçesiyle Mısır makamları tarafından hakkında soruşturma başlatılan Yusuf,  şöyle konuştu: "Birçok sporcu arkadaşım Rabia Meydanı'nda yapılan katliamda hayatını kaybetti. Madalyayı alırken onların benimle beraber olup taşıdığım sevinci benimle paylaşmalarını çok istiyordum. Fakat maalesef hayatlarını kaybettikleri için bu sevinci yaşayamadık. Arkadaşlarımın hatıralarını yad etmek, onların yaşadıklarını hatırlamak ve hatırlatmak için bu işareti yaptım." Müsabakalarda Mısır'ı başarılı bir şekilde temsil ettiğini ve altın madalya kazandığını belirten Yusuf, daha önce katıldığı müsabakalarda da aynı başarıyı sergilediğini hatırlattı. Uzun bir süredir Kung-fu yaptığını ifade eden Yusuf, "Mısır milli Kung-fu takımına 2003 yılında girdim. Geçen süre zarfında birçok uluslararası müsabakalara katılarak başarı elde ettim. Yapılan dünya şampiyonalarında, 2011'de Türkiye'de dünya beşinciliği, 2009 yılında Kanada'da dünya altıncılığı ve 2009'da Hindistan'da ise dünya birinciliğini elde ettim" diye konuştu. Kazandığı madalya ile ülkesi adına gurur duyduğunu söyleyen Yusuf, şunları kaydetti:  "Ülkemin adını yücelttiğim bu başarı sonrasında yaptığım 'Rabia işareti'nden dolayı eleştirilmem ve vatan düşmanı olarak itham edilmemden dolayı şaşkına döndüm. Yıllar süren emeğin sonucunda kazandığım başarıların bu şekilde ithamlar ile yok sayılması beni çok üzdü."  Yusuf, Kung-fu Federasyonu Başkanı Antrenör Şerif Mustafa'nın yurt dışından dönmesini ve soruşturmanın sonuçlarını bekleyeceğini söyleyerek, "Federasyonun vereceği kararın hukuka uygun olacağını umuyorum" ifadelerini kullandı. Yusuf, hakkında açılan soruşturma kapsamında Cemal Cezzar başkanlığındaki Mısır Kung-fu Birliği'ne uluslararası müsabakalara katılım yasağı getirilmesini de doğru bulmadığını ifade ederek, şunları söyledi: "Cezzar bey saygı duyduğum yöneticim. Fakat benim kişisel bir tercihimi yansıtan ve pişmanlık da duymadığım işaretimden dolayı birliğin müsabakalardan men edilmesi, kabul etmediğim ve haksız bulduğum bir harekettir. Bu yasağın kalkması gerekiyor. Yakın bir zamanda Malezya'da birliğin katılacağı bir müsabaka olacak. Bu yasağın kalkmaması durumunda, Mısır Kung-fu Birliği bu müsabakaya katılamayacak." Hakkında açılan soruşturmayla ilgili görüşlerini de açıklayan milli sporcu, " Spor hayatıma devam ediyorum. Günlük antremanlarım devam ediyor. Ülkeye altın madalya kazandırmış bir sporcunun haksız uygulamalarla spordan uzaklaştırılmamasını bekliyorum. Fakat bu gibi haksız bir uygulamaya tabi olsam bile sporu bırakmayacak ve uğradığım haksızlığın giderilmesi için çalışmaya devam edeceğim" diye konuştu. Hüsnü Mübarek rejimini sona erdiren 25 Ocak gösterilerine katıldığı esnada bacağından kurşunlandığını söyleyen Yusuf şunları kaydetti: "Gösteriler sırasında bacağıma bir kurşun isabet etti. Yapılan tedavi sonrasında merminin çıkarılamayacağını, bacağımda kalmaya devam edeceğini söylediler. Yaptığım sporu engelleyeceği ihtimalinden dolayı çok tedirgin oldum. Azimle çalışmalarıma devam ettim. Bir gün tekrar eski performansıma kavuşacağımı umuyordum. Bugün ulaştığım sonuç beni fazlasıyla memnun etti. Bacağımda hala mermi çekirdeği duruyor ve ben uluslararası müsabakada altın madalya ile ülkeme döndüm."  Yusuf, son olarak Mısır halkına kendisine verdikleri destekten dolayı teşekkür etti. Rusya'nın Saint Petersburg kentinde 18-26 Ekim günleri arasında yapılan organizasyonda Kung-fu dalında yarışan ve altın madalya kazanan Mısırlı milli sporcu Muhammed Yusuf, madalya teslim töreninde, Mısır'daki askeri darbeye yönelik tepkisini, giydiği "Rabia" işaretli tişört ve yaptığı "Rabia işareti" ile göstermişti. Yusuf, 90 kiloda İranlı rakibini 2-0 yenerek altın madalya kazanmıştı. Mısır Spor Bakanlığı, Yusuf'u ve Kung-fu Federasyonu yetkililerini, haklarında "spora siyaseti karıştırmak" ve "ülkeyi temsil ettiği halde toplumun çoğunluğunun kabul etttiği gerçeklerin dışında hareket etmek" suçlamalarıyla soruşturma açmıştı.