Rum tarafı tek yanlı AB üyesi yapılırken, Kıbrıslı Türkler'e ambargoyu sindiremiyoruz

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Reşat Akar, Annan Planı referandumunun 15’inci yıl dönümü dolayısıyla Jean Claude Juncker ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e mektup gönderdi.

Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Reşat Akar, Annan Planı referandumunun 15’inci yıl dönümü dolayısıyla Jean Claude Juncker ve BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e mektup gönderdi.

Yazılı açıklamasına göre Akar, mektupta, kapsamlı çözüm planına “evet” diyen Kıbrıslı Türklere verilen sözlerin hala yerine getirilmediğini vurguladı ve “Çözümsüzlüğün sebebi olan Rum tarafı tek yanlı AB üyesi yapılırken, Kıbrıslı Türklerin hala ambargolar altında tutulmasını içimize sindiremiyoruz” dedi.

Ercan Havaalanı’na doğrudan uçuşların başlatılması ve Larnaka üzerinden adaya gelen turistlerin KKTC’ye geçişlerinin engellenmemesi için karar üretilmesini talep eden Akar, Kıbrıslı Türklere yönelik ‘kısıtlayıcı’ önlemlerin artık son bulmasını, BM ile AB’nin insan haklarına saygı göstermesini beklediklerini de ifade etti.

Mektup şöyle:

“Yarım asrı aşkın bir süre Birleşmiş Milletler’in inisiyatifinde yürütülen Kıbrıs müzakerelerinde sonuç alınamadığı malumunuzdur.

Bildiğiniz gibi Kıbrıs sorununa kalıcı bir çözüm bulunabilmesi için gerek BM gerekse AB’nin büyük çabaları sonucunda ortaya çıkan Annan Planı 2004 yılında referanduma sunulmuş ve Kıbrıslı Türkler bu plana “evet” derken Kıbrıslı Rumlar “hayır” demişti.

O yüzden adanın bugünkü bölünmüşlüğünün sorumlusu Kıbrıslı Türkler değildir.
Hal böyle iken referandum öncesinde Kıbrıslı Türklere “Evet diyenler ödüllendirilecek” sözü veren AB’nin hala bu sözünü yerine getirmemesi üzücüdür.

“Hayır” diyerek hem BM’ye, hem de AB’ye verilen sözlü tutmayan Rum tarafının birliğe tek yanlı üye yapılarak ödüllendirilmesi içimize sindirebileceğimiz bir tavır değildir....Referandumun gerçekleştiği 24 Nisan 2004’ten bu yana tam 15 yıl geçmiştir. Kıbrıslı Türkler hala ekonomik ambargo altındadır... Kıbrıslı Türkler, AB yardımlarından yeterince yararlandırılmamaktadır...

Doğrudan uçuşların engellenmesi nedeniyle ekonominin öncü sektörü turizmde Kıbrıslı Türkler yeterince başarılı olamıyor. Ayrıca Larnaka Havaalanı üzerinden adaya gelen turistlerin kuzeye geçişleri engelleniyor. Kuzeyde konaklayacağını söyleyenler kötü muameleye tabi tutuluyor ve Havaalanından geri gönderiliyor.

Kıbrıs Rum basınına yönelik eğitim ve reklam katkıları, Kıbrıs Türk basınına verilmiyor...
Ayrıca tüm müzakere süreçlerinde Kıbrıslı Türklerin ‘siyasi eşitliğini’ kabul eden Kıbrıs Rum liderliğinin, son zamanlarda bunu reddetmesi nedeniyle müzakere sürecinin çıkmaza girdiği malumunuzdur.

Bu gerçekler karşısında Kıbrıslı Türklerin daha fazla ambargo altında tutulması insan hakları açısından da kabul edilemez bir durumdur.

Adanın yeniden birleşmesi yönünde irade kullanan Kıbrıslı Türklere yönelik ‘kısıtlayıcı’ önlemlerin artık son bulması hususunda ilgi ve desteğinizi bekliyoruz.”