Şahali: “KKTC kendi giderlerini karşılayacak duruma geldi”

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali, KKTC’nin kendi giderlerini karşılayacak duruma geldiğini belirtti.

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali, KKTC’nin kendi giderlerini karşılayacak duruma geldiğini belirtti. 

Cumhuriyetçi Türk Partisi’nden (CTP) yapılan açıklamaya göre partinin Gazimağusa ilçesi dün akşam Vadili’de toplantı düzenledi. Toplantıda, Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali, CTP Milletvekilleri Asım Akansoy, Fikri Toros ve Salahi Şahiner hükümet icraatlarını anlattı. 

Yurttaşların sorularını da yanıtlayan CTP’li heyet, sorunları not etti. CTP Gazimağusa İlçe Başkanı Oktay Kayalp’in açılış konuşmasını yaptığı toplantı yaklaşık iki saat sürdü. 

ŞAHALİ: “KKTC KENDİ GİDERLERİNİ KARŞILAYACAK DURUMA GELDİ”

Tarım ve Doğal Kaynaklar Bakanı Erkut Şahali de yaptığı konuşmada tarım alanında hükümetin icraatları konusunda katılımcıları bilgilendirdi. 

2018 yılının zor bir yıl olduğunu ifade eden Şahali, 2019’da toplum olarak daha çok dayanışarak zorlukların üstesinden geleceklerini belirtti. 

Dövizde yaşanan yükselişin tüm maliyetleri artırdığını, kamu maliyesinin de zor günler yaşadığını söyleyen Şahali, üstün bir çabayla bu artışları halka minimum yansıtmak için uygulamalara gittiklerini kaydetti. 

Mazot fiyatlarının son dönemde bir miktar düşüşünün rahatlama sağladığını ifade eden Şahali, “Başbakanın ve maliye bakanının da ifade ettiği gibi Türkiye’de yapılan sistem değişikliği nedeniyle devletin yeniden yapılanması sürüyor. Dolayısıyla TC’den aktarılması gereken kaynak henüz sistemli bir şekilde ulaşmıyor” dedi. 

Şahali, 2018’de gelmesi gereken 400 milyonluk kaynağın sadece 100 milyonunun serbest kaldığını belirtti. Şahali, bu rakamın 35 milyonunun Ankara’da ihale edilmiş, Kıbrıs’ta gerçekleştirilen projelerle ilgili ödemeler olduğunu, 65 milyonunun ise burada ihale edilmiş kaynağı Türkiye’den gelen projeler olduğunu kaydetti. 

Aktarılamayan kaynağın 200 milyonunun GKK’nın maaşları olduğunu ve geri kalan 100 milyonun ise irili ufaklı projelere Türkiye’nin katkısı olduğunu ifade eden Şahali, “Bu neyi gösterir bilir misiniz; bu ülkede nüfus artmadığı takdirde, TL’nin değer kaybetmemesi durumunda ya da doğal afet yaşanmadığı sürece, KKTC kendi giderlerini karşılayacak duruma geldi demektir” dedi. 

TC’nin yardımlarına elbette ki ihtiyaç olduğunu söyleyen Şahali, artan nüfus nedeniyle sağlık, eğitim ve altyapı yatırımlarının da artmasını gerektiğini kaydetti. 

Şahali, “Bu kendimize güven duymamız gerektiren bir konudur. Görev başındaki hükümet 4 partili bir koalisyon hükümetidir. CTP büyük ortaktır ama tek başına iktidar değildir. Yurttaşların CTP’den ne beklediğini çok iyi biliyoruz. Dürüstlük, şeffaflık ve adalet. Bunlar Kıbrıs sorunu ile birlikte bizim varoluş sebebimizdir. Biz bu ülkede yıllarca yapanın yanına kar kalır düşüncesine, devletine ve ülkesine olan inancını zayıflatan her duruma karşı adım attık, atmaya da devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. 

AKANSOY: “HAZİRAN’DAN SONRA SONBAHARDA MASA YENİDEN KURULABİLİR”

İlk olarak Kıbrıs sorununda yaşanan gelişmeler hakkında değerlendirmelerde bulunan milletvekili Asım Akansoy, konunun canlı bir konu olduğunu özellikle Doğu Akdeniz’de çıkan doğalgaz nedeniyle daha da önemli hale geldiğini vurguladı. 

Kıbrıs sorunu ile doğalgazın, nasıl ortaya çıkarılacağı ve nasıl dağıtılacağı konularının iç içe geçtiğini ifade eden Akansoy şöyle konuştu:

“Doğu Akdeniz havzasında bulunan doğalgaz miktarı Avrupa ülkelerinin elli yıllık ihtiyacını karşılıyor. Bu sadece şu anda bulunan gaz miktarıdır. Uluslararası alanda bu konu ciddi bir tartışma konusu. Bölgede ABD, İsrail, İtalya ve Fransa aktif olarak girişimde bulunuyor. Kıbrıslı Rumlar üzerinden açılan ihalelerle konu ilerlemektedir. Bizler Kıbrıslı Türkler olarak bu gazda hak sahibi olduğumuzu ve karar verme konularında bizlerin de dikkate alınması gerektiğini söylüyoruz. Bölgede ciddi bir gerilim var ve bunun nasıl şekilleneceği henüz belli değil. İki yol var. Ya bu dalaşmada güçsüz olan ezilecek, darmadağın olacak ya da aklın yolu birdir diyeceğiz ve hem Kıbrıs sorununun çözümü konusunda adil, eşit, iki kurucu devletli çözüme gideceğiz ve doğalgazı da adil bir şekilde paylaşacağız. Bu denli hassas bir süreçten geçiyoruz. BM’nin eli, atadığı özel temsilciyle masadadır. CTP olarak bugüne kadar verilen emek heba edilmemeli ve taraflar bu işi bitirmek üzere masaya gelmeli diyoruz. Bu iş artık çözüm odaklı olmalı. Bulunacak gaz Kıbrıs ve Türkiye üzerinden Avrupa’ya taşınmalı. Haziran ayına kadar pek bir gelişme beklemiyoruz ama sonbaharda müzakerelerin yeniden başlaması noktasında umutluyuz.” 

“VİCDANİ RET HAKKI DÜNYADA UYGULANAN ÇAĞDAŞ BİR NORM”

Yurttaşlardan gelen soru üzerine vicdani ret hakkı konusunda da bilgi veren Akansoy, bunun insan hakkı olduğunu, KKTC Meclisi’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini kabul ettiğini ve orada alınan kararlara bağlı olduklarını söyledi.

Konunun, bir bireyin siyasi, dini, ahlaki nedenlerle zorunlu askerliği reddetme meselesi olduğunu ifade eden Akansoy, “Kolay bir konu değildir. Herhangi bir kişi durup dururken ‘ben de reddediyorum’ diyemez. Kurul buna karar verecek ve başvuru sahibinin çok güçlü argümanları olması gerekecek. Silah tutarak askerlik yapan bir kişi 12 ay yapıyorsa silah tutmayarak yapacak kişi örneğin 18 ay yapacak. Konunun abartılmaması gerekiyor. Vicdani ret hakkı dünyada uygulanan çağdaş bir normdur” dedi.