ZMO'dan 'Üreticinin geleceği görebilmesi adına' öneriler

Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO), pandeminin başlamasıyla birlikte birçok ülkenin tarımsal üretimini gözden geçirerek üretime yönelik çeşitli destekler verdiğini ve ülkelerindeki tarımsal üretimi yeniden yapılandırma yönünde adımlar attıklarını kaydetti.

ZMO Başkanı Erkut Uluçam, yaptığı yazılı açıklamada yeni hükümetin kurulmasıyla tarımda yeniden yapılandırılması gereken sorunların başında tarımsal girdilerden en önemlisi olan enerji maliyetlerinde üreticilerin geleceği görebilmesini sağlamanın geldiğini bildirdi.

Uluçam, enerji maliyetlerinin içerisinde yüzde 300 zamlanan elektrik maliyeti ve yüzde 400 zamlanan mazot girdisi olduğunu kaydederek, hükümetin bu konuda "neler yapması gerektiğini" anlattı.

Uluçam açıklamasında şunlara yer verdi:

“Öncelikle tarımsal elektrik enerjisi kullanımında her bir kilovat başına 10 kuruş olan desteğin, üreticiye elektrik maliyetinin 1,5 TL/kilovat olacak şekilde yeniden düzenlenmesi gereklidir.

Güneş enerjisi kurulumlarında ise artık sadece üretim amaçlı olan kurulumlara izin verilmelidir. Yıllarca bankalara, cep telefonu şirketlerine, inşaat şirketlerine verilen gereksiz izinler tekrar gözden geçirilmelidir. Üreticilere verilen akaryakıt desteğinin ise yeniden güncellenerek 1,1 TL/litre olan alan bazlı desteğin 5 TL’ye çıkarılması gerekir. Örneğin kuru tahılda 12 litre/dönüm yılda olan desteğin (1,1 TL litre başına olan destek üreticiye 12X1,1=13,2 TL/dönüm olarak yansımaktadır) 12X5=60 TL/dönüm olması gerekir. Narenciyede ise yılda 20 litre/dönüm olan desteğin 20X1,1=22 TL/dönüm olan desteğin 20X5=100 TL/dönüm olması gerekir.

Enerji girdisinin yanında ise tarımda diğer önemli girdilerden biri olan kimyevi gübre maliyetleri de son 6 ay içerisinde yüzde 600 artış göstermiştir. Bu artışın üretime yansıması her geçen gün market raflarındaki yaş sebze ve meyve fiyatlarında da yansımaktadır. Özellikle kimyevi gübre tedariki ve üreticiye satış noktasında Zirai Levazımın yapısının güçlendirilerek gübre satışında ve kredilendirilmesinde yeniden denge unsuru olması sağlanmalıdır. Ürünlerimizi kooperatif çatısı altında satamasak da en azından girdi tedarikinde Zirai Levazımın denge unsuru olması sağlanmalıdır.

Tarım için olmazsa olmaz iki yasal düzenleme olan, Hal Yasası ve Toprak Koruma Yasası’nın bir an önce meclise sevk edilerek meclis alt komitelerinde tüm paydaşlarında davet edileceği bir şekilde yasaların bir an önce tamamlanması elzemdir.

Tarımda verimliliğin artırılması hususunda ise gerek emekli gerek müşavir gerekse çalışan konusunda Uzman Ziraat Mühendislerinden oluşan ‘tarımda verimlilik komitesi’ kurulması ve komitenin ortaya koyacağı raporlar ışığında tarımsal üretimde kısa, orta ve uzun vade için yol haritası çizilmelidir.

Yukarıda bahsedilen konuların hepsi de bir bütün olarak ele alınması gerekir aksi takdirde birçok üretici üretimden vazgeçecektir. İthal edilen her bir tarımsal ürün nedeni ile yıllardır bu toprakları elinde tutan, koruyan ve sahiplenen üreticilerin topraklarını elden çıkarması ve bu toprakların yabancılara satılması kaçınılmazdır.”