• BIST 9915.62
  • Altın 2439.282
  • Dolar 32.4246
  • Euro 34.6533
  • Lefkoşa 20 °C
  • Mağusa 19 °C
  • Girne 20 °C
  • Güzelyurt 20 °C
  • İskele 19 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 15 °C

Uzm Dr. Neşe Akcan; Çocukları Güneşten Koruyun

Uzm Dr. Neşe Akcan; Çocukları Güneşten Koruyun

Güneşten korunma, deri kanserlerinin gelişmesi ve deri yaşlanmasının önlenmesinde en önemli faktördür. Yapılan araştırmalar yaşam boyu oluşan güneş hasarının %50-80’inin çocukluk ve adolesan döneminde oluştuğunu ortaya koymaktadır.

Yakın Doğu Üniversitesi Basın ve Halkla İlişkiler Dairesi Müdürlüğü'ne açıklamalarda bulunan YDÜ Hastanesi Çocuk Hastalıkları Uzm. Dr. Neşe Akcan ; "çocukluk çağında geçirilen güneş yanıklarının, sonraki yaşlarda deri kanserlerinin gelişmesindeki en önemli faktörlerden biri olduğu bilinmektedir. Yaşam boyu maruz kalınan güneşin %25-50’sinin, 18-21 yaş öncesi olduğuna inanılmaktadır ve 18 yaş altı düzenli güneş koruyucu önlemlerin alınmasının melanoma dışı cilt kanseri gelişme riskini %78 azalttığı bir çalışmada ortaya konmuştur. Yine çocukların erişkinlerden 3 kat daha fazla güneşe maruz kaldığı bilinmektedir. Çocukların açık havada daha çok vakit geçirmeleri ve erişkinlerin aksine güneşten koruyucu önlemleri kendi başlarına alamamaları nedeniyle güneşten korunmaları özellikle önemlidir. Tüm dünyada çocukların güneşten korunmaları ve güneşten korunma bilincinin erken yaşta oluşturulması için yoğun çalışmalar yürütülmektedir. Güneşten korunmaya bebeklik döneminde başlanmalı ve tüm yaşam boyu devam edilmelidir"dedi.

Çocuklar İçin Neden Özel Dikkat Gerekli?

  • Cilt olgunlaşmamıştır, yapısal gelişimini tamamlamamıştır.
  • Cilt daha ince, hassastır.
  • Koruyucu bariyer özelliği yetersizdir.
  • Dış saldırılara (UV) karşı cilt, olgunlaşmamış bağışıklık sistemi tarafından korunur.
  • Cildi korumak için tasarlanan pigmenter sistem tam gelişmemiştir.
  • Bebekler çok terleyemedikleri için ani sıcaklık değişikliklerine, güneş çarpması ve sıvı kaybına daha duyarlıdırlar.
  • Çocukların güneş ışınlarına maruziyeti daha fazladır.
  • Dolayısıyla UV’nin hasar yapıcı etkisine çocuklar daha hassastır.
  • Dikkatli olunmazsa kümülatif dozlar geridönüşümsüz hasarı başlatabilir.

UV ışını dalga boyuna göre üç kategoriye ayrılır. 200-290 nm dalga boyu UVC, 290-320 nm dalga boyundaki ışınlar UVB, 320-400 nm dalga boyu ışınlar da UVA olarak gruplandırılırlar. UVC ışını atmosferde absorbe edilir. UVB’nin bir kısmı ve UVA’nın tümü yeryüzüne ulaşır. UVA ultraviolenin yaklaşık %95’ini oluşturur. Güneş yanıklarının da %15-25’inden UVA sorumludur. UVB ise güneş yanıklarının %75-85’inden sorumludur. UVA yoğunluğu gün içinde ve yıl içinde oldukça sabittir. Enlem ve atmosfer koşullarından daha az etkilenir. Buna karşılık UVB ışını en çok gün ortasında yeryüzüne ulaşır, bahar ve yaz aylarında yoğunluğu artar. Yıllık UVB dozunun yaklaşık %72’si yaz aylarında alınmaktadır.

Yaşanılan iklim kuşaklarında en pratik temel kural; güneşin tepe noktasına ulaşmasından 2 saat öncesiyle iki saat sonrası arasında kalan zaman aralığının, UV-B ışınlarının tüm gün boyunca gösterdikleri zararlı etkinin %50’sini gösterdiği ve bu saatlerin kapalı mekanlarda geçirilmesi şartıdır. UV-A ışınlarının %80 kadarının yeryüzüne, bulutlu havalarda veya gölgede ulaşabildiği gerçeği de akılda tutulmalıdır. Açık havada yapılan aktivitelerde kum, beton, kar ve su gibi yüzeylerin güneş yanığı oluşturma riskinin daha yüksek olduğu da bilinmelidir.

Giysiler, derinin güneş ışınlarından korunmasını sağlayan bir diğer önlemdir; kolların ve bacakların alt bölümlerini de örten, hafif yazlık giysiler, bu bakımdan tercih edilmelidir. Giysilerin sıkı dokunmuş ve pamuklu kumaştan yapılmış olanları önerilmektedir. Nemli/ıslak giysilerin koruyucu fonksiyonlarını önemli ölçüde kaybetmesi, çocuklar açısından önemlidir. Ultraviyole ışınlarından korunma, şapka veya kep ve kapalı ayakkabılar giyilerek tamamlanmalı, bu tip giysilerden çocuklar için üretilenler seçilmelidir.

Bebeklerde güneşten korunmada izlenecek ilk yol uygun giysilerin seçimi ve/veya fiziksel güneşten koruyucuların kullanımıdır. Altı aydan küçük olan bebekler direkt güneş ışığına tutulmamalıdır. Birçok konsessusta uygun görülen güneşten koruyucu ürün kullanımına 6. aydan başlanmasıdır. Ancak 6 aydan küçük bebekleri güneşten koruyup gölgede tutamayacak aileler için de American Pediatri Akademisi küçük dozda sadece kıyafetten arda kalan bölgelere güneş koruyucu sürülebileceğini söylemektedir. Aşırı korunmanın D vitamini eksikliğine yol açabileceğini göz önüne alındığında ise çalışmalar anne sütü alan bir bebeğin sadece her gün yarım saat kol ve bacakları açıkta kalacak şekilde güneş görmesinin eksikliği önlemede yeterli olduğunu ortaya koymuştur.

Daha büyük ve aktif çocuklarda sık aralıklarla güneşten koruyucular kullanılmalıdır. Güneşe çıkmadan en az yarım saat önce, parmak uçları ile uygulanmalı, kulaklara, buruna ve dudaklara, göz etrafına uygulama unutulmamalıdır. 3 yaşın altındaki çocuklarda organik ve kimyasal filtre içeren kremler kullanılmamalı, yalnızca mineral filtre içeren kremler kullanılmalıdır. Ayrıca bu kremlerde parfüm, deodorant ve paraben gibi koruyucu madde olmamalıdır. Çocuklara dışarı çıkartılırken; ince açık renkli pamuklu giysiler giydirilmeli, giysiler vücudu sıkmamalı, yakaları, kol ve bacakları açık olmalıdır. Yüzü direkt güneş ışınlarından korumak için şapka kullanılmalı, gözleri için mutlaka ultraviyole koruyuculu bir güneş gözlüğü kullanılmalıdır.  Üç yaşın altındaki çocuklar hiçbir zaman çırılçıplak güneşin altında bırakılmamalıdır.

İlkokul çağından itibaren çocuklara güneşten korunmanın önemini anlatan programlar yapılmalı, okullar ve aileler bu konuda bilgilendirilmelidir. Oyun ve açık hava aktiviteleri sabah 10:00’dan önce ya da 16:00’den sonraya ayarlanmalıdır. Çocuklar en az 15 koruma faktörlü güneş koruyucu kullanmalıdır. Güneş koruyucu dışarıya çıkmadan 30 dk önce sürülmelidir. Açık havada kalınacaksa güneşten koruyucular 2 saatte bir yenilenmeli, bulutlu havalarda da kullanılmalıdır. Yüzme terleme sonrasında güneş koruyucuyu tekrarlamak gerektiği unutulmamalıdır.

KKTC, güneş ışınlarının yoğun ve dik olarak geldiği bir coğrafyada bulunmaktadır. Bu güneşli ülkede yaşayan ve yaşayacak olan genç nüfusun sağlıklı bireyler olarak yetişmeleri, erken dönemde alınacak önlemlerle, edindikleri doğru bilgi ve alışkanlıklara bağlıdır. Anne-babaların veya çocukların bakımından sorumlu olan insanların, örneğin çocuk yuvası personelinin, gerekli güneşten korunma önlemlerini kararlaştırıp, uygulayacak düzeyde bilgi sahibi olması özellikle önem taşımaktadır. Bebek ve çocukların güneşten korunabilmeleri için gerekli önlemler alınmalı ve aileler güneşten korunma davranışları ile çocuklarına örnek olmalıdır.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler