Balık hafızama takılanlar…

Bizleri balık hafızalı olarak yorumladıkları için popülist politikalarla bizi yönetme erkine veya yönetilme erkine sahip olanlara bu gün birkaç hatırlatma istedim.
Yazacaklarım büyük ama sonuçsuz kalan hasıraltı edilen yapanın yanına kalan büyük işler..
1-      Mağusa Gümrük müdürü çok büyük bir yolsuzluk yaptı Fakat ne hikmetse yurt dışına kaçtı. Yıllar sonra adaya döndüğünde kıralar gibi karşılandı.
2-      Esrar ticareti yapan bir bayan milletvekili eşliğinde VİP salonundan geçirirken yakalandı.Ne hikmetse tutuklanan kadın karakol yerine otel odasında gözaltına alındı.Sabah odasına girildiğinde pencere açık çarşaflar birbirine bağlanmış ve aşağıya sarkıtılmış ve kadın kayıp.Acaba o mu çarşafla kaçtı yoksa öyle mi süz verildi.sonuç yok.
3-      Kıbrıslının bankalarda mevcut Kıbrıs Lirası mevduatlarının 1KL= 36TL’ye sabitlenmesi ile bir azınlığın köşe dönmesi
4-      Bankaların aile şirketlerinin kontrolüne geçişini engelleyen tüzüğün değiştirilerek Bankaların aile şirketlerine dönüştürülmesi. Aile şirketlerine dönüşen bankalarından aile şirketlerine para aktarılması yani hortumlanması. Merkez bankasının ve Maliye bakanlarının bunlara göz yumması ve sonuçta batan bankalar.Mudilerin Meclisi basıp talan etmesi.Ardından bu mudileri Hükümetlerin hortumlayanlardan tahsil edip ödemesi yerine devlet bütçesinden ödemesi.
5-      KTHY kurtarılması için gelen paranın seçim kazanmak için kullanılması.
6-      KTHY’nin Heatherow slotlarının satışlarından elde edilen paranın nereye gittiğinin belli olmaması
7-      Surlar içindeki ecza deposunun evrak bölümünün bilinmeyen nedenle yanması.
8-      İskan dairesinde çıkan yangın.Dairedeki usulsüzlükler,İskan müdürünün yurt dışına kaçışı.
9-      Kalkınma bankası,Vakıflar bankası ve Koopbank’ta geri dönmeyen krediler.
10-     Cumhurbaşkanlığındaki yolsuzluklar.
11-     Maliye bakanlığının yakaladığı kaçak sigara gemisinin akıbeti.
12-     Mağusa limanına gelen radyoaktif kumların akıbeti.
13-     Taş ocakları yasasına uyulmaması ile dağların yok edilişi.
14-     Denizlerin iz<insiz doldurulması.
15-     Antrepolardan çekilen kayıtsız ticari emtialar.
16-     İhracat fiilen olmadan ve para ülkeye gelmeden ödenen ihracat primleri.
17-     Üst kademe yöneticilerinin açıklanmayan mal bildirimleri.
18-     Seçim öncesi emekliden vergi alınmayacağını taahhüt ederek seçim kazananlar sonra vergi keserek büyük zevk almaları. Yargı kesintilerin usulsüz ve geri ödenmesi gerektiği yönünde hala daha hiçbir hükümetçe ödenmeyen yasa tanımaz hükümetler.
19-     Ayni görevi yapanların farklı maaş almasını sağlayan Göç yasasının yasalaştırılması ve gelen giden hiçbir hükümetin bu yasayı değiştirme yönünde girişimi olmaması
20-     Tüm KİT ve kurumların batırılması.
21-     Kıbrıslının üretimden koparılması.
22-     İhracatın nerdeyse ithalata göre sıfırlanması.
23-     Belediyelerin batırılması ve buralardaki yolsuzlukların sonuca vardırılamaması.
24-     Mali denetimden sorumlu Sayıştay’ın hazırladığı raporların işleme konulma yerine meslif raflarını süslemesi.
25-     Son zamanlarda Ombustman dosyalarının akıbeti da Sayıştay dosyaları gibi olması.
Daha yazacak o kadar şet var ki sayfalar yetmez.Bir çırpıda aklıma gelenler bunlar.Bunları yazmanın da zamanı olduğu kanaatindeyim.Çünkü hep bu kalemler yargı sorumluluğundadır.Şimdilerde yargının ciddi birkaç imtihanı daha var bunları hatırlamakta fayda gördüm.