• BIST 9693.46
  • Altın 2496.161
  • Dolar 32.4971
  • Euro 34.5977
  • Lefkoşa 25 °C
  • Mağusa 26 °C
  • Girne 23 °C
  • Güzelyurt 23 °C
  • İskele 26 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 9 °C

KURTARILMAK BU MU?

Arif Alasya

1974 öncesini yaşayanlar Kıbrıslının yaşam şeklini çok çok iyi anımsarlar.

1940’li 1950’lı yıllarda doğanlar o günlerde insanların yaşayış biçimini söyle anlatırlar.

‘’Bizim zamanımızda birçok köyümüzde eletirik yoktu akşamları hava kararınca ya gololambi ışğında bir müddet oturur sonra da yatar erken erken kalkardık.Ya tarlamızda işe ya da köy otobüsü ile dairemize veya okulumuza giderdik.Evlerimizin kapısında sadece mandal vardı.isteyen açıp girerdi tabi saygıdan kapının üzerindeki tokmağı da çalar aldığı sese göre davranırdı.Yazları evimizin damında yatardık.O zaöanda vantilatör gibi serinleticiler yoktu.Evler evlenecek çiftlere imece usulü yapılırdı.İş dönüşü okul dönüşü köy halkı hep birlikte kerpiç yoğurur,ono kuruturiköydeki inşaat ustaları da evi yapardı.Herkes hayatından mutlu ve sadece çocuklarının okuması sevdasını yaşardı.’’

‘’Şehirlerde daha farklı bir yaşam vardı.Genelde öğrenim yerleri büyük şehir lerimizde vardı ve civar köyler ya memuriyet ya da öğrenim için bu şehirlere ötobüslerle taşınırdı.Üzak köylerden geelen öğrenciler için yurtler vardı.Köyüne günlük dönemeyen öğrenciler bu yurtlarda kalır hafta sonu köylerine giderlerdi.Köylüler ürettiklerini şehir merkezisayılan,Lefkoşa,Girne,Mağusa,İskele,Leymosun ve Baf gibi merkezlere köy otobüsleri ile getirip satarlardı. Şehirlerde yaşayan insanımızın da evine mandallı kapılardan girilirdi.Yazın onlar da ya kapı ve pencereleri açık evlerde veya damlarında yatırlardı.’’

Tabi ki süreç içinde kerpiç evden,sarıtaş (Buri taşı)evlere,beton evlere ve tek tük olmasına rağmen apartmanlara geçiş olmuştur.

Bu yaşanan dönem içerisinde ben hırsızlık olayı,tecavüz olayı,yaralamaikurşunlama ,cinayet gibi olayları yaşamadım hatta hapishanede yatan tek kişi olarak ‘’Ahmet Mehmet DUBARRA’’yı hatırlarım.

Bizleri 1974’e getiren nesil işte bu nesildir.

1963 olayları meydana geldiğinde bu nesil mucahit olmuş.Gerek şehirlerde gerekse köylerde direniş hareketinin içinde olmuşlardır.Bu konuda en büyük zaafiyetimiz EOKA döneminde Liderlerimizin hatalı yönlendirmesi ile gençlerimizin İngiliz saflarında komando ve oksilyari polis olarak EOKA’ya karşı ön saflarda mücadelesi nedeniyle 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti kurulduğunda can korkusu ile adamızdan göç edip özellikle İngiltereye yerleşmeleri olmuştur.Nüfus olarak gücümüz azalmış ve Rum nufusun bize bu yönde egemen olması sonucunu doğurmuştur.

Buna rağmen bizler o güçlü nüfusa karşı mücadele ederek direndik.Bu direnen keim içinde benim gibi Lise öğrencisi iken mücadeleye başlamış ve ancak dört yıl ,üç yıl,iki yıl gibi öğenimine sara verdikten sonra yüksek öğrenime gitmiş bir gençlık da vardır.

1963-1974 arası yaşanan Kıbrıs işte böyle bir yerdi.Bu yıllar içinde Kıbrıs Türkü hep Türkiye’nin bir gün aday müdahele edip bizleri bu baskılardak kurtaracağını bekler ona bir sınır bekçiliği yapardık.O günlerde bizim için direnmek ve olduğumuz yeri savunmak önceliğimizdi.

İşte bu koşullarda 1974’ü yaşadık.Çok Çok sevindik mutlu olduk.

Bu kurtuluş galiba biz Kıbrıs Türk’ünün felekati oldu.Önce koltuğa,ganimete göre bölündük,Sonra milliyetçiler ve hainler olarak bölündük.daha sonra benden ondan diye bölündük.Nufusumuzun kat kat fazlası yeni nufus ile tanıştık.Onlara karşılıksız  ev,iş,tarla bahçe verdik velhasıl adanın kuzeyinin hem demokrafik hem de topografik yapısını değiştirdik.

Sonunda geldiğimiz noktada almamız gereke tedbirler:

Evlere ve dükkanlara çelik kapı --Pencere ve vitrinlere demir korkuluk….Dükkan ve evlere alarım ve kamera düzeni….Arabalara dingil kilit ve alarım…Hayvanlara bekaret kemeri……Kadınlara koruyucu gaz ve titreşimli koruma aleti…Erkeklere cop ve ateşli silah

Şimdi karar verin kurtukduk mu?

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları