• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Lefkoşa 18 °C
  • Mağusa 19 °C
  • Girne 19 °C
  • Güzelyurt 17 °C
  • İskele 19 °C
  • İstanbul 14 °C
  • Ankara 15 °C

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu ile ilgili tüm DETAY'lar...

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu saat 10.20’de Sibel Siber başkanlığında toplandı...
Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu ile ilgili tüm DETAY'lar...

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu saat 10.20’de Sibel Siber başkanlığında toplandı.

Genel Kurul’un gündeminde Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderilen Dernekler Yasası bulunuyor.

Gündemde ayrıca, Trafik Hizmetlerinin Planlaması Koordinasyonu ve Denetimi Yasa Tasarısı, Gelir ve Vergi Dairesi (Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları) (Değişiklik) Yasa Tasarısı, Bakanlıkların Kuruluş İlkeleri (Değişiklik) Yasa Tasarısı ile Dilekçe ve Ombudsman Komitesi’nin 28 Mart’ta yaptığı toplantıda aldığı kararları gösteren cetvel de yer alıyor.

Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ilk olarak Genel Kurul’a sunuşlar yapıldı.

 

Bu bölümde Danışma Kurulu’nun, Kıbrıs Türk Kooperatif Merkez Bankası’nın merkez şubesinden Güzelyurt şubesine para transferi sırasında meydana gelen soygun olayı hakkında oluşturulan araştırma komitesi başkanlığına CTP Milletvekili Özkan Yorgancıoğlu’nun Başkan Vekilliğine de DPUG Milletvekili Mustafa Arabacıoğlu’nun getirildiği bilgisi verildi.

Bu sırada TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı hükümetin bozulması konusunda söz aldı. Halkın hükümetin neden bozulduğunu bilmediğini söyleyen Çakıcı, istifa eden milletvekillerine değindi.

UBP’nin “hiçbir gerekçe göstermeden bir yola girdiğini” savunan Çakıcı, “Bu meclis aritmetiği bugünden itibaren değişmiştir ve bu aritmetikle herhangi bir senaryo, protokolün imzalanmasıyla ilgili bir film oynayamazsınız. Kimsenin bunu yapmaya hakkı yoktur. Erken seçimle bir hükümet gelir bunu imzalar, başkasının hakkı yoktur” dedi.

Çakıcı Başbakan Kalyoncu’yu hükümetin neden bozulduğunu açıklamaya çağırdı.

Hükümetin ne polisin sivile bağlanması, ne kamu reformu ne de sağlık reformu konusunda hiçbir yasayı geçirmediğini söyleyen Çakıcı, bu durumu eleştirdi.

Çakıcı Hüseyin Özgürgün’ün Meclis Genel Kurulu’nda bulunmamasını da eleştirerek, bunu Özgürgün’ün  “hesap vermekten korkmasıyla” açıkladı.

Dinçyürek: “Çakıcı her halde son zamanlarda hesap kitapla pek haşır neşir değil”

Bunun üzerine söz alan Hakan Dinçyürek, “Sayın Çakıcı her halde son zamanlarda hesap kitapla pek haşır neşir değil. Bizler partilerimizden neden istifa ettiğimizi açıkladık. Farz edin ki istifa etmedik, nerede duracaktık? Demokrat Parti’de. Yani olası bir durumda aritmetik yine değişmeyecekti. Biz istifa ettiğimizde bir makam alamayacağımızı bilerek istifa ettik. Benim DP’nin ne tabanı ne örgütleriyle bir sıkıntım yoktur olamaz da” diye konuştu.

Hükümet istifa ettiyse bunun muhatabının hükümet olduğunu dile getiren Dinçyürek, istifasının herhangi bir aritmetik değişikliğine yol açmadığını söyledi.

“Bağımsız milletvekillerinin menfaat elde etmesin ama meclisteki kürsüden konuşma hakları da teslim edilsin” diyen Dinçyürek, içtüzük yapılırken sanki hiç bağımsız milletvekili olmayacakmış gibi bağımsız milletvekilinin ne zaman söz alacağına dair hiçbir madde konmadığını belirtti. Dinçyürek bu konuda gereğinin yapılmasını istedi.

 

Kalyoncu: “UBP’deki muhalif kanat sürekli mecliste oldu, diğer kanat ise hiçbir şekilde mecliste olmadı”

 

Hükümeti bozan UBP’nin meclis oturumunda bulunmadığını kaydeden Başbakan Ömer Kalyoncu, “UBP’deki muhalif kanat sürekli mecliste oldu, diğer kanat ise hiçbir şekilde mecliste olmadı” diye konuştu.

 

Bunun nisaba etki ettiğini ifade eden Kalyoncu, bu durumun bile hükümetin kurulduğu ilk günden beri tartışıldığını söyledi.

 

“39 milletvekiliyle kurulan hükümetin başarısız olması için sanki gereken her şey yapıldı” diyen Kalyoncu, son maaşın ödeme konusunda yaşanacak sıkıntının önceden görülebilecek bir durum olduğunu anlattı.

 

Maaşların bir gerekçe olarak öne sürüldüğünü ancak hükümeti bozmaya önceden karar verildiğini anlatan Kalyoncu, “UBP yetkililerinin hiçbir zaman attıkları imzaların arkasında durmadığını, buna Türkiye ile imzalanan mali protokollerin de dahil olduğunu” belirtti.

 

Kalyoncu, “UBP’nin hükümet programının da arkasında durmadığını” ifade ederek, UBP’nin KKTC devletine saygı duymadığını ve ‘kendi kendimi yöneteceğim’ iddiasında olmadığını belirtti.

Reformlar konusuna da değinen Kalyoncu, komitelerde yaşanan sorunlardan bahsetti.

“Mali protokolden haberimiz yoktur diyenlere sesleniyorum. Bu protokol Bakanlar Kurulu’nda başbakan tarafından sunumu yapılmış bir protokoldür.

Nasıl olur da haberim yoktur diyorlar” diye konuşan Kalyoncu, “Yoksa burada kamuoyunda imaj oluşturma maksadı mı güdülüyor” diye sordu.

CTP’nin hükümetten gitme konusunda herhangi bir çekincesi olmadığını söyleyen Kalyoncu, “Biz su meselesinde önemli bir direnç gösterdik. Bundan rahatsız olanlar olabilir. Ama bu memlekette kendine güvenen politikacılar olduğunun görülmesi gerektiğine inanıyoruz” dedi.

Kendisinin hükümetin bozulduğu gün DNA farklılığı konusundan bahsettiğini hatırlatan Kalyoncu, “UBP’nin belirli sınavlar yapılmadan istihdam yapma taraftarı olduğunu” belirtti.

Daha sonra DP UG Genel Başkanı Serdar Denktaş, ekonomik protokolü kamuoyuyla paylaşmayı düşünüp düşünmediklerini sordu. Kalyoncu’nun bunu UBP’li bakanlarla paylaştıklarını söylemesi üzerine Denktaş kendileriyle de paylaşıp paylaşmayacaklarını sordu. Kalyoncu bunun üzerine “Neden hazırlık mı yapmak istiyorsunuz?” dedi.

Çavuşoğlu: “usulsüz şekilde istihdam yapıyorsunuz”

Daha sonra UBP Milletvekili Nazım Çavuşoğlu söz aldı. DNA konusunun ağırına gittiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Siz UBP’yi öyle bir pozisyona sokuyorsunuz ki sanki istihdam yapmaktan başka derdi olmayan bir anlayıştaymış gibi gösteriyorsunuz. Ama bunun tam aksine söz vermiş olmanıza rağmen, usulsüz şekilde istihdam yapıyorsunuz” dedi.

“Geçtiğimiz günlere kadar gazetelere hükümetten memnun olduğunuzu ifade ederken şimdi UBP’yi kötülüyorsunuz” diyen Çavuşoğlu, “Zor hedefler için zor bir dönemde bu hükümeti kurduk ancak işe yaramadı” dedi.

UBP’nin suçlu gösterilmesinin gerçeği değiştirmeyeceğini,  halkın gerçek durumun farkında olduğunu dile getiren Çavuşoğlu, usulen iddialara cevap vermek durumunda olduğunu belirtti.

CTP’li milletvekillerinin meclis oturumuna katılmadığını söyleyen Çavuşoğlu, Başbakan’ın UBP’li bakanların yurt dışında olduğu sürelerin incelenmesi çağrısı üzerine bakanların yurt dışına gitmesinin Başbakan’ın onayına bağlı olduğunu kaydetti.

Çavuşoğlu, “UBP’nin attığı imzaların arkasında durmadığı” eleştirisi üzerine ise, o dönemde hükümetin bozulduğu ve halkın sıkıntı içinde olduğunu, bu nedenle benimsemeseler de imza atmak durumunda kaldıklarını anlattı

Siyasette herkesin bir tavrı olduğunu, önemli olanın uzlaşı sağlamak olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, hükümet programına altı boş maddeler konduğunu bu nedenle yasaların bir türlü geçirilemediğini söyledi.

“Hiçbir hükümet bozulmak için kurulmaz” diyen Çavuşoğlu, “maalesef bu yolculuk kısa sürdü. Birbirimizi kırmaya gerek yok” dedi.

Meclis Genel Kurulu’nda daha sonra CTP Milletvekili Tufan Erhürman söz aldı.

Çavuşoğlu’nun konuşması sırasında en önemli noktanın, hükümet programının altının doldurulmasının zor olduğunu söylemesi olduğunu belirtti.

Bunu hükümet programı okunurken, UBP’li milletvekillerinin de ifade ettiğini anlatan Erhürman, “Ama o dönem UBP’nin kurultay dönemiydi belki bu parti içi çekişmelerin sonucuydu diye düşündük. Çünkü bu gibi bir eleştiri muhalefetten beklenirdi” dedi.

Özerkleştirme içeren DAÜ Yasa Tasarısı konusuna değinen Erhürman, bunun hükümet programında da yer aldığını ancak daha sonra UBP’nin farklı bir tavır geliştirdiğini dile getirdi.

Erhürman, “Her kim hükümete gelecekse bundan sonra, hükümet programına yazılan şeylerden çark edilmeyecek bir hükümet programı hazırlansın ya da çark edilecekse altına imza atılmasın” diye konuştu.

Sağlık bakanlığında yapılan istihdamların münhale çıkılarak yapıldığını anlatan Erhürman, bunun doğru bir hukuksal uygulama olmamasına rağmen münhale çıkılmış olmasının önemli olduğunu anlattı.

“Biz 9 aydır münhalsiz istihdam yapılmaması için elimizden geleni yaptık, engelli vatandaşlarımız konusunda bile bu ilkeden sapmadık” diyen Erhürman, yeni kurulacak hükümette tavırlarının net olduğunu; hassasiyetlerini taşımayan bir hükümette yer almalarının söz konusu olmadığını anlattı.

“Biz hükümette oluruz veya olmayız lütfen kim neyin altına imza attıysa hem arkasında durmalı hem de bunların bir an önce gerçekleşmesi için elinden geleni yapmalı” diyen Erhürman aksi halde siyasetçiye güvenin daha da aşınacağını anlattı.

Denktaş: “Buna kahkaha atmak meseleyi sadece bir koltuk derdi olarak”

Ardından DP-UG genel başkanı Denktaş söz aldı. Başbakana protokolü paylaşıp paylaşmayacağını sorması üzerine Başbakan’ın “hazırlık mı yapacaksınız” diye sorduğunu ve bazı milletvekillerinin güldüğünü anlattı ve bu durumu eleştirdi.

Ekonomik protokolün içinde ne olduğunu bilme hakları olduğunu anlatan Denktaş, protokolün bir tek bürokratın elinde olduğunu ve buna bir türlü ulaşamadıklarını dile getirdi.

“Buna kahkaha atmak meseleyi sadece bir koltuk derdi olarak görmektir” diyen Denktaş, “DP birkaç bakanlığa fit olacak ve başka hiç bir şeye karışmayacak sanıyorlarsa kapımızı çalmaya bile gelmesinler” dedi.

Denktaş bu protokolün son hali ne ise kendilerine bugün ulaştırılmasını talep ettiklerini dile getirerek, basında yer alan taleplerin doğru olup olmadığını sordu.

Meclis Genel Kurulu’nda daha sonra Cumhurbaşkanınca Bir Daha Görüşülmek Üzere Geri Gönderilen Dernekler Yasası’nın görüşülmesine geçildi.

Bu bölümde ilk olarak Avrupa Birliği Uyum Yasa Tasarılarını Görüşmek Üzere Oluşturulan Geçici ve Özel Komite Başkanı CTP Milletvekili Armağan Candan Yasa’ya ilişkin raporu okudu.

Oylamaya geçilmesinden önce nisap sayımı yapıldı. Nisap yetersiz bulundu.

Çakıcı: “Halkın yararına olacak yasalarda bile içeride yoksunuz”

Bunun üzerine söz alan TDP Milletvekili Mehmet Çakıcı,  UBP milletvekillerinin salonda olmamasını eleştirerek, UBP’yi kaosa oynamakla suçladı.

UBP’ye “Halkın yararına olacak yasalarda bile içeride yoksunuz” diyen Çakıcı, UBP’yi eleştirdi.

Çakıcı’nın UBP’yi “halk düşmanı” olarak suçlaması ve "dışarıda çay kahve içerler ama içeri gelmezler" demesi üzerine UBP Milletvekili Ersan Saner’le Çakıcı arasında gerginlik yaşandı.

Meclis Başkan Yardımcısı Hüseyin Avkıran Alanlı oturuma ara verdi.

Meclis Genel Kurul verilen ara sonrası yeniden toplandı.

Meclis Başkanı Sibel Siber’in, gruplar arası varılan mutabakat gereği bugünkü gündemin 11 Nisan Pazartesi gününe ertelendiğini açıklamasının ardından Genel Kurul bugünkü oturumunu tamamladı.
Sonraki toplantı 7 Nisan Perşembe günü yapılacak.

 

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler