• BIST 9915.62
  • Altın 2440.177
  • Dolar 32.4575
  • Euro 34.7559
  • Lefkoşa 16 °C
  • Mağusa 18 °C
  • Girne 18 °C
  • Güzelyurt 16 °C
  • İskele 18 °C
  • İstanbul 13 °C
  • Ankara 12 °C

Dalgalandık da durulduk mu?..

Hatice İNTAÇ

Gerçekten öyle mi oldu? Yani 28 Mayıs TC ikinci Tur Cumhurbaşkanı seçiminden önce umutla dalgalandık da seçimden sonra durulduk mu?   Yoksa hem TC,  hem de onun arka bahçesi haline getirilen KKTC halkı olarak yaşantımız ve duygularımızla birlikte kurtulması zor bir thusunamiye mi yakalandık?

Seçimin neticesi ve eski durumun daha da kötüleşerek devam edecek olması elbette ki bazıları için hiç önemli değil. Zamanında turnayı gözünden vurup Rumdan kalan malları aralarında bölüşen ve parsayı vuran bir eli yağda bir eli balda olan  uyanıklarla; 1974 ün akabinde define bulmuş gibi adaya koşturup o mallardan nemalandıktan sonra hava parasıyla  defalarca başkalarına satılan ve  kendi ülkelerinde bir somun ekmeğe muhtaç iken şimdi oralarda köy satın alanların neden umurunda olsun ki?. Onlar KKTC nde artık şalvar ve fistanla değil pahalı, şık kıyafetlerle kumarhanelerde ve lüks lokantalarda boy gösterirler ancak. Gıda maddelerine, benzine elektriğe, suya, yaşamak için gerekli olan her şeye her gün artarak yapılan zamlar bu grupları etkilemez. Onlar etraflarında olanlardan ya bihaberdirler, ya da servetlerini çoğaltmanın; vatandaşın ve dar gelirlinin son kuruşunu da cebinden çeke çeke almanın peşindedirler. Olan buranın yerli halkının çoğuna; memura, işciye, emekliye, serbest çalışana olur. Gaileyi çeken onlar.

Bütün bu olanlar karşısında hükümet ettiğini zannedenlerle muhalefet ne yapıyor? Artık haber dinlemekten vazgeçmiş olsam da bazen elim kayıyor yerli kanallara. Meclis boş gibi.. Kırmızı sandalyeler var ama üstünde oturan yok.. Bazen bir kişi kürsüden konuşuyor, salonda tek bir kişi var. Çoğalıyorlar bazen, ama bu sefer de birbirlerini suçluyor, el ve kollarını da devreye sokarak bağrışıyorlar. Sonra bir bakıyorsun dışarıda kucaklaşıyor, şakalaşıyor, birlikte objektiflere poz veriyorlar. Tabii ki düşman olacak halleri yok ama halk için yapılan hiçbir icraat yoksa eğer, ne mecliste yapılan kavgaların ve konuşmaların ne de sergilenen o muhabbetli kucaklaşmaların halk nazarında ne inandırıcılığı ne de güvenilirliği kalır. Gülmek ve ağlamak arasında bir ruh hali yaşarken ağzınızdan da istem dışı “bunlardan bir cacık olmaz” sözleri dökülür ve parmaklarınız komutada “ kapat” tuşuna gider.

Aklınız daha çok karışmadan, sinirleriniz iyice tavan yapmadan başka şeylerle meşgul olmak istersiniz. Belki bahçeye çıkar, biber, domates fidanlarının büyüyüp büyümediğine bakar, su verirsiniz onlara. (Toprak ve su en iyi yatıştırıcıdır) Tam da kendinizi daha iyi hissedersiniz ki yan komşu - sanki olanlar çok iyi işler yapıyor da eksik olan bir tanesini daha seçmek gerekliymiş gibi-   “oyunu kime vereceksin?” diye sorar. Bir kez daha anlarsınız ki bu küçük kara parçasında hep dalgalanacak ama hiç durulamayacağız.

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu yazıya henüz yorum eklenmemiştir.
Yazarın Diğer Yazıları