Kıbrıslı Türklerin seçilmiş 6. lideri Tufan Erhürman, “herkesin Cumhurbaşkanı” olma sözüyle yeni bir dönemin kapısını araladı.
Kıbrıslı Türk halkı sandıkta güçlü bir mesaj verdi.
Tufan Erhürman, yüzde 63’lük oy oranıyla Cumhurbaşkanlığına seçilerek ülkenin seçilmiş 6. lideri oldu. Bu sonuç toplumsal bir dönüşümün, yeniden birleşme arzusunun da ifadesi.
Erhürman, seçim gecesi yaptığı ilk konuşmada “Bana oy verenin de vermeyenin de Cumhurbaşkanı olacağım” diyerek, uzun süredir özlenen kapsayıcı siyasetin ilk adımını attı. Bu cümle, Kıbrıs Türk siyasetinde yeni bir dilin habercisi.
Bugün yolda sokakta toplumun farklı kesimlerinde bu birlik çağrısına duyulan güven açıkça hissediliyor.
İlk Sınav: 5+1 Gayri Resmî Görüşmeler
Kasım ayında yapılacak 5+1 gayri resmî Kıbrıs görüşmeleri, Erhürman’ın Cumhurbaşkanlığı dönemindeki ilk büyük sınavı olacak.
Tüm Kıbrıslıların gözü bu zirvede olacak. Çünkü yıllardır donmuş bir süreç olan Kıbrıs müzakereleri, Erhürman’ın diplomatik yaklaşımıyla yeniden umut kazanabilir.
Erhürman, müzakere masasını bir rekabet alanı değil, diyalog ve karşılıklı saygı zemini olarak görüyor. Bu bakış açısı, Kıbrıs Türk tarafını uluslararası arenada yeniden ciddiyetle dinlenen bir konuma taşıyabilir.
Güneyde Yeni Dönem: Schengen ve Fırsatlar
Kıbrıs’ın güneyinde ise Nikos Hristodulidis, Ocak 2026’da AB Dönem Başkanlığı görevini devralacak. Hedefi açık: Kıbrıs Cumhuriyeti’ni Schengen bölgesine dahil etmek.
Bu gelişme, Kıbrıslı Türkler için hem fırsatlar hem de yeni tartışmalar anlamına geliyor. Özellikle karma evliliklerden doğan çocuklar açısından, Erhürman’ın atacağı adımlar büyük önem taşıyor.
Artık bu konu, görmezden gelinemez bir toplumsal gerçek. Erhürman’ın kapsayıcı yaklaşımı, bu dinamiği de sürecin merkezine alabilir.
Erhürman’ın Yol Haritası: Diyalog ve Diplomasi
Erhürman, geçen yıl New York’taki Sosyalist Enternasyonal toplantısında yaptığı konuşmada “Çözümün yolu diyalog, diplomasi ve müzakeredir” demişti.
Bu sözler, bugün şekillenen yeni dönemin de temel ilkesine dönüştü.
O konuşmada Erhürman, Kıbrıs’ta çözüm sürecine dair dört net ilke ortaya koymuştu:
- Siyasi eşitlik, pazarlık konusu olmamalıdır. Dönüşümlü başkanlık ve tüm kararlarda en az bir olumlu oy ilkesi kabul edilmelidir.
- Crans-Montana sürecinde varılan mutabakatlara sadık kalınmalıdır.
- Sonuç odaklı ve takvime bağlı bir metodoloji izlenmelidir.
- Olası bir başarısızlık halinde, statükonun devamını önleyecek garantiler müzakere öncesinde sağlanmalıdır.
Bu dört madde, yeni Cumhurbaşkanının hem ilkeli hem de yapıcı bir vizyonla hareket edeceğinin göstergesi.
Toplumun Ortak Dili Umut
Kıbrıslı Türkler uzun süredir, aklı selim, uzlaşıyı önceleyen bir lider arayışındaydı.
Bugün o liderin adı Tufan Erhürman.
Yeni dönem başladı.
Bu dönem adalette, eşitlikte ve ortak gelecekte buluşmanın dönemi olabilir.
Yeni dönem hepimize hayırlı olsun.





















-001.gif)






































Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.