Bir süredir hava sıcaklığı mevsim normallerinin üzerinde seyrediyor. Güneş taşı yakmasa da kemikleri olabildiğince ısıtıyor. Ancak amblemi ‘Güneş’ olan UBP’nin bu süreç içinde yaşadıkları sonrasında, ısındığını söylemek mümkün değil. Çünkü ısınan havanın, atmosfere çıkarken, yukarıda soğuyan hava ile yer değiştirmesi sonrasında, yarattığı fırtına gibi parti içerisindeki soğuk hava UBP’yi donma noktasına taşıdı.
Bir süredir UBP’de ‘Cadı Kazanı’ gözle görülür bir şekilde kaynamaya hatta fokurdamaya başladı. Sert esen rüzgâr, parti içerisinde kendini iyiden iyiye hissettirmeye başladı.
Nostalji yaparak biraz gerilere gidersek, sanırım rüzgârın sertçe esmeye başlaması Sunat Atun ile Resmiye Canaltay’ın, Ersin Tatar döneminde önce bakan olarak listeye alınıp bilahare listeden çıkartılmaları ile başlamıştı. Ersin Tatar, seçildikten sonra, rüzgâr dinmiş ancak, ağacın yapraklarını budamıştı. Derken, UBP’de genel kurulu sırasında, Hasan Taçoy ile Faiz Sucuoğlu’nun ikinci turun yarışmasında yaşananlar, bukez yapraklar yerine ‘Çınar’ın dallarını kırmıştı.
Kırılan ve kapı önüne düşen dallar, kapının kapanmasını engellediği için, Ersan Saner’e başkanlık kapısını gındırmıştı. Gındırık kapıdan giren ve genel kurulda görevi seçilen arkadaşıma devredeceğim diyen Ersan Saner, gücü eline geçirince, yüz seksen derece dönüş yaparak, eğreti oturduğu koltukta, vekâletlikten, Asaletliğe terfi ederek bukez, bende adayım demeye başladı.
Eğreti Başbakan olarak kurduğu hükümette, ilk iş olarak kendine rakip olarak gördüğü isimleri bildik nedenlerle kızağa çekmeye başladı. Girne’de, Lefkoşa’da, Mağusa’da kendine göre dengeler kurmaya çalışırken, gönlünü almaya çalıştıklarının yanı sıra kırdığı çok isimler oldu. Ünal Üstel’i ‘Özel Jet’ olayı krizinde, sanki tek suçlu oymuş gibi önce görevden aldı. Sonra tekrar bakan yaparak gönlünü almaya çalıştı. Keza ayni şeyi Kutlu Evren için de söylemek gerek. Bakanlık verilmediği için önce kırgın olduğu söylenen Kutlu Evren’i, Girne’de dengeleri kendi lehine çevirmek için önce Turizm Bakanı, sonra İçişleri Bakanı yaptı. Böylelikle Girne’de gücü genel kurulda yanında tutmaya çalıştı.
Tabi, Girne’de unutulmaması gereken birde İzlem Gürçağ Alptuğra gerçeği var. İki defa seni bakan yapıyoruz denilen. Hatta Halkın Partisi bir kadını bakan yaptı koskoca UBP bir kadını bakan niçin yapmasın denilerek vaatler verilen İzlem Gürçağ’ı, iki defa listeden silinerek kırıldı.
Tabi can malın yongasıysa, koltuk ta dondurmalı ekmek kadayıfıdır. Gücü eline geçiren Saner, o noktadan, seçilme şansı olan Faiz Sucuoğlu ile Hasan Taçoy’u, ekarte etmeye başladı. Azınlık hükümetinde bakanlık görevi vermeyerek, yapılacak genel kurulda bakanlık gücünü kullanmamalarını sağlayarak bir noktada onları pasifize etmeye çalıştı. Tabi bu durum parti içerisinde kırgınlıklara ve kızgınlıklara neden oldu.
Ardından Meclis Başkanlığı olayı patlak verdi. Resmiye hanımı, genel kurulda Derviş Eroğlu’nun desteğini almak için önce bakan yapılmak istenmesi, olmadı hadde Meclis Başkanı yapalım ısrarı, parti içerisinde tepkilere ve eleştirileri neden oldu. Bu tartışmalar ve eleştiriler hem Resmiye hanımın kariyerini erozyona uğrattı hemde, partiyi yönettiğini sananların güvenirliğini ‘Gutsilli’ (İzmarit) kadar bıraktı.
Son olarak, Resmiye hanıma yer açılması için Sağlık Bakanı Pilli’nin görevden alınmak istenmesi, mutedil esen rüzgârın tekrar 7 bufor şiddetinde esmesine ve Gutsillinin bile kül olmasına neden olacağını gösteriyor.
Güç bazen insanı yanıltır. Pilli’ye, bana zarar veriyorsun. İstifa et denilmesi bukez ters tepti. Üst Sağlık Kurulunun kararlarını uygulamaya koyamaya çalışırken, Başbakan Saner ile ters düşen Pilli’nin istifaya davet edilmesi, UBP’lileri kızdırdı. Pilli lehine oluşan kamuoyu sonrasında, sanırım UBP çınarının gövdesinde de derin yara oluşturdu.
Evkafın su meselesine gelirsek, UBP bu durumdan önce, tek başına iktidar olmaktan bahsediyordu. Geldiği noktada Karayip Denizinde, Kasırgaya tutulan yelkenlinin, yelkenleri ile kırılan direklerine dönüştü. Bu durumda tek başına iktidar olur diyen sanırım pek olmaz. Hatta 21 vekili bile zor çıkartır diyenler çoğunlukta.
Yelkenlinin direği ve yelkenleri gitti. Geminin gövdesi duruyor. Da, ufukta bir genel kurul fırtınası var. Bu fırtınanın geminin ana gövdesine ne kadar zarar vereceği de tartışma konusu oluyor.
Doktorun, hemşirenin, sağlık çalışanının tükendik, bittik dayanacak gücümüz kalmadı diye feryat ettiği noktada, Başbakan’ın, sağlıkçılara gerekli destek vereceği yerde, kulaklarına tıkaç koyması ve faturayı Ali Pilli’ye kesmesi sanırım geminin gövdesinde oluşan çatlaklardan gemiye su girmesine neden olacak..
Ayrıca, maaşlardan kesinti yapıp, özele dağıtılacak noktasında, gereğini yapmayan, geçen defa seçim kazanılsın diyerek fondaki paraları dağıtan ve bir kesimi memnun ederken, diğerini karşısına alan ve son olarak Özelin büyük tepkisini çeken UBP gemisinde, çatlaklar sanırım daha da büyüyor. Gemi batmaz, tamamda geminin alacağı su oranı ile muhtemel bir seçimde, limana salimen girmede sıkıntı yaşayabilir.
Kötü yönetim sonrasında, Tarım Bakanını, Maliye Bakanı, Eğitim Bakanını Tarım Bakanı, Maliye Bakanını Eğitim Bakanı yapma yanlışlığı, UBP’ye bonus olarak da dönebilir kanaatindeyim. Ve UBP 21 vekil hayaline yolcu gemisinin arkasından sallanan mendil gibi el sallayabilir. Net.
Rahmetli annem, eskiden iyi geçinmediği komşuları, söz düellosuna girdiğinde bize kıçınızı kaşıyın kavgaları büyüsün derdi. Şimdi o devir geçti el ovuşturma devri başladı. Sanırım CTP başta olmak üzere diğer partiler, UBP içindeki bu tartışmaları ve kavgaları gülümseyerek izlerken, ellerinin derisini de ovuşturmaktan soyuyor.
***
Fıkra
Akıllı bilgisayara
Adamın biri arkadaşıyla yemek yerken “kolumun ağrısından ölüyorum” diye dert yandı. Arkadaşı da “ilerde köşedeki marketin önüne yeni bir bilgisayarlı cihaz koydular.
Üç dolara bir jeton alıyorsun, yanında getirdiğin idrar örnegini açılan kapaktan içeri veriyorsun, on saniye sonra neticeyi ve tedavi için yapman gerekenleri ögreniyorsun”demiş.
Adam hemen idrarını bilgisayara vermiş.10 saniye sonra yazılı olarak cevap gelmiş: “Kolunuzda bir cins eklem agrisi olan Teniselbo oluşmuş.
Sıcak tutun, ağır işlerden kaçının, iki haftada düzelecek.”
Adam, muzurca bu akıllı cihazı nasıl aldatalabileceğini düşünmüş.
Bir miktar çesme suyuna köpek kılı, eski karısından kalan bir adet saç teli ve iki kızının idrar örneklerini eklemiş.,cihaza atmış.
10 saniye sonra yazılı yanıt gelmiş:
1. Çesme suyunuz çok kireçli. Bir filtre cihazi almayı düşünün.
2. Köpeğinizde kene var. Eczaneden özel bir şampuan alıp köpeğinizi yıkayın.
3. Eski eşiniz, evliliğiniz süresince sizi mütemadiyen aldatıyordu.
4. İkinci çocuğunuzun babası siz değilsiniz. DNA testi yaptırın.
5. Geceleri kolunuzun üzerine yatmaktan vazgeçmezseniz kolunuz iyileşmez. =)
GÜNÜN SÖZÜ
GÜNÜN FOTOSU
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.