• BIST 9645.02
  • Altın 2405.728
  • Dolar 32.594
  • Euro 34.7796
  • Lefkoşa 28 °C
  • Mağusa 29 °C
  • Girne 25 °C
  • Güzelyurt 29 °C
  • İskele 29 °C
  • İstanbul 20 °C
  • Ankara 23 °C

Taner Ulutaş yazdı... UBP ve YDP kaynıyor!..

Taner Ulutaş yazdı... UBP ve YDP kaynıyor!..
Taner Ulutaş yazdı...  UBP ve YDP kaynıyor!..

UBP ve YDP kaynıyor!..

 UBP’de yaşananların krize evirilmeye başladığını, özellikle Başbakan Ersan Saner’in kurultay hesapları ile kendine rakip olacakları ekarte etmeye başlamasının parti içerisinde ciddi rahatsızlığa neden olduğunu bir süre önce dile getirmiştim.

Genel kurul öncesinde, Derviş Eroğlu’nun desteğini sağlamak için bir türlü bakan koltuğuna oturtamadığı ve en son Meclis Başkanı seçtirtemediği Resmiye hanımı, bakan koltuğuna oturtmak için, Sağlık Bakanı Ali Pilli’yi görevden alması bardağı taşırdı. Pilli’yi yeme olayı, yalnız UBP’nin özelinde değil, halkın genelinde de pek tutmadı. Ve Sanırım bu görevden alma işi Ersan Saner’in başına çorap örmeyi geçtim, Şahurga kabacığını da patlatacak.

UBP Başkan adaylarından Hasan Taçoy, şimdilik sessiz kalırken, bölgesinde hatırı sayılır bir kitleye sahip olan Güzelyurt Milletvekili Menteş Gündüz’ün, Pilli’ye destek beyan eden açıklamasından sonra, bir başka aday Faiz Sucuoğlu’da erken genel kurul diyerek, Ali Pilli’ye dolaylı olarak destek beyan etti.

Saner ile bence, etleri ayni kazanda kaynamayan Sunat Atun, Frist Lady Sibel Siber’in eleştirel açıklamasından sonra, Ersin Tatar’a yakınlığı ile bilinen Aytaç Çaluda ve Girne Milletvekili İzlem Gürçağ Altuğra şimdilik beklemede. Bunun yanı sıra, parti içerisinde birçok vekilin bir araya gelerek toplantı yapmasından sonra tepkinin büyüyeceği artık çok bilinmeyenli bir denklem olmaktan çıktı.

UBP’de Kazan kaynamaya başlarken sanırım çanlar, Saner için çalmaya başladı. Da YDP’de kazandaki su olduğu gibi duruyor mu? Bence o kazandaki suda çoktan kaynamaya başladı.

Yeniden Doğuş Partisinde, Nisan ayında yapılacak olan başkanlık seçiminden sonra çok şeyin değişeceğine tanık olabiliriz. KKTC’nin kamu alanında, Türkiye kökenli birçok bakanın, Kaymakamın ve üst düzey bürokratın görev yapmasına karşın, kendilerini, ezilenler, hor görülenler ve yok sayılanlar olarak nitelendiren bir grup tarafından, 8 Ekim 2016 tarihinde, Demokrat Partinin önde gelen isimlerinden, Erhan Arıklı’nın başkanlığında, kurulan YDP’nin kuruluşunu ben Osmanlı Devletinin kuruluşuna benzetirim.

Osmanlı’nın, kurucusu Osman veya Avrupalıların dediği gibi Othaman tarafından kurulduğu zaman, bir kuruluş devri yaşadı. YDP’de bu durum günümüzde Erhan Arıklı ile yaşandı. Osman ile başlayan Osmanlı’nın kuruluş devri yükseliş devrine Osman’ın oğlu Orhan ile başlarken, aksine, YDP’de kuruluş devri de yükseliş devride Arıklı ile başladı.

Kuruluşu sonrasında bir yükseliş trendi yakalayan ve özellikle Türkiye kökenli insanlarımızın DP ile UBP’den ayrılarak, parti saflarına geçmesi sonrasında hızla yükselişe geçti. Birçok bölgelerde sabah kahvaltılarında veya öğle toplantılarında bile birçok partinden daha çok insanı bir araya getirdi.

Bu yükseliş sonrasında, ilk seçimde 2 Milletvekili ile parlamentodaki yerini aldı. Daha sonraki seçimde 7-8 Milletvekilinin yanı sıra daha çok vekil çıkartarak koalisyon ortağı olma hesapları yapılmaya başlandı. Kıbrıslı - Türkiyeli sözcüğünü de ortadan kaldırmak için halk arasında tanınan Ahmet Yönlüer gibi karizmatik bazı Kıbrıslı Türkler partiye dâhil edilerek görevler verildi.

Ancak siyasetin hastalığı koltuk aşkı hortlayınca, benim adamım onun adamı kavgası başladı. İlçelerde görev yapacak kişilerin bazılarının önüne set çekilmeye başlandığı iddiası, tartışmaları da beraberinde getirdi. Birçok istifa kâğıdı Sosyal Medyanın müdavimi oldu. İstifa ettiğini açıklayanları bir başka grup, ihanet ile suçlayarak partinin bütünlüğü ile dirliğini bozmakla suçlandı. Bir başka deyişle Osmanlı’nın ‘Lale Devri’ zamanında yaşanan Patrona Halil isyanı gibi bir isyanın fitili ateşlenmeye çalışıldı.

Kibir bele bağlanan taş gibidir. Onun ile ne yürünür nede yüzülür sözü Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendini göstertti. Ve YDP bu nedenle ne yüzebildi nede yürüyebildi. Ve malumun ilanı olarak, YDP adına seçime katılan Erhan Arıklı, 5.937 kişiden oy alarak %5,36 ile 11 aday arasında beşinci gelerek seçilemedi.

Şok etkisi yaratan bu durum bir başka anlamda, Yükseliş devrinin sona erdiğini ve Osmanlı’nın II. Selim ile başlayan  ‘Duraklama Devrine’ girildiğini göstertti. Sonrasında, azınlık hükümetinde ortaklık derken, Nisan ayı içerisinde yapılacak genel kurul geldi çattı. Buna paralel olarak da,  Erhan Arıklı ile Bertan Zartoğlu arasında başkanlık tartışması başladı.

YDP Başkanı Erhan Arıklı, Bertan Zaroğlu’nu işaret ederek, benim karşımdaki adayı destekliyorlar diyerek iki Başkan Yardımcısını görevden aldı. Görevden alma bir başka tartışmayı da gündeme taşıyarak, parti içerindeki ihanetçiler denilenler için Truva Atları’ imasında bulunuldu. Karşı grup ise diğer grubu, paraya doymama ve ihanet etmekle, hatta Yeni Doğuş zamanında partiyi Türkiye’ye şikâyet ederek bir anlamla partinin kapanmasına neden olmakla suçladı.

Geldiğimiz noktada YDP’de duraklama devrinden sonra gerileme devri başlar mı sorusu gündemdeki yerini aldı. Başkan Arıklı kaybedersem ben üniversitede akademisyenliğe yeniden başlayıp siyasi hayatıma nokta koyacağım dedi. Peki o noktada istifa edip, UBP veya DP’ye geçenler olur mu? O durum şimdili çok bilinmeyenli bir denklem.

Son günlerde cevahiri kurtarmak için yapılan açıklamalar var. Ama bardak kırıldı. UBP’de parçalar yapışmadı. Bence YDP’de de Zaroğlu ile Arıklı parçası eskisi gibi yapışmaz. Ve tartışma devam ederse, yıpranma dönemini, kapanma dönemi tamamlar.

GÜNÜN FIKRASI

Donumu bile çekemiyorum

 

Temel 4 katli bir apartmanda oturuyormuş. Apartmanın sifonlarıyla ilgili tesisatında bir sorun varmış ve bütün dairelerin sifonları bozukmuş. Yönetici yaptırmış sifonları ve apartman sakinlerinin sifonlarından memnun olup olmadığını sormaya gitmiş. 1. kata giden yönetici sormuş Sifonunuzdan memnun musunuz? Adam cevap vermiş Evet çok memnunum, her çektiğimde pop müzik çalıyor demiş.
Yönetici 2. kata çıkmış ve sormuş Sifonunuzdan memnun musunuz?". Adam cevaplamış
Evet çok memnunum her çektiğimde Türk sanat müziği çalıyor demiş Yönetici 3. kata çıkmış ve ayni soruyu ona da sormuş. Cevap vermiş adam Evet çok memnunum her çektiğimde Rock müzik çalıyor"
demiş.Yönetici, Temel'in oturduğu daireye çıkmış ve sormuş.
Sifonunuzdan memnun musunuz?" Temel "Hayır" demiş. Yönetici sormuş "Neden efendim yapılmadı mı sifonunuz?" demiş.
- Yapıldı yapılmasına da, her çektiğimde İstiklal Marşı çalıyor,
donu mu bile çekemiyorum.

GÜNÜN SÖZÜ

108056808_281140146294641_8253288603304716148_n-003.jpg

GÜNÜN FOTOSU

152102101_438584194114072_5258035861699476012_n.jpg152144254_984722278601895_1756287950157733673_n.jpg

  • Yorumlar 0
  • Facebook Yorumları 0
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler